Ukrayna gerilimi! 'Putin'in Karadeniz'e atıfı boşa değil. Yarın Odessa ve Karadeniz'i konuşacağız'

Ceyhun Bozkurt ve Barış Özkan, ‘Haberin Olsun’un yeni bölümünde, gün geçtikte gerilimin tırmandığı Rusya - Ukrayna kriziyle 3. Dünya Savaşı tartışmalarını, Putin'in tarihi adımlarının sonuçlarını, Putin ile Aliyev'in müttefiklik anlaşmasını, krizin Türkiye'ye yansımalarını ve gerilim sonrası yeniden gündeme gelen Montrö Boğazlar Sözleşmesi tartışmalarını masaya yatırdı.

"3. DÜNYA SAVAŞI'NIN İÇİNDEYİZ"

Ceyhun Bozkurt, "Savaş aslında 2000'li yıllarla birlikte başladı. Şubat 2007'de bu dönemlerde Putin Münih Güvenlik Konferansı'nda 'Tek kutuplu dünya kabul edilemez' demişti. ABD ve NATO'ya meydan okudu. 3. Dünya Savaşı'nın içindeyiz. Irak'ın, Afganistan'ın işgali, terör örgütlerinin saldırıları, askeri mücadeleler 3. Dünya Savaşı'nın öncül çatışmaları. Putin'in konuşması çok ilginçti: Ukrayna'yı Rusya kurdu dedi, Lenin'den bahsetti. İlginç tarihsel atıflar yaptı. Putin iki imza attı, Ukrayna'yı böldü. Ukrayna kukla bir devlettir, bağımsız değildir dedi. Fiilen devlet olarak tanımadığını gösterdi. Bizimkilerin bilgisi dahilinde olduğunu, bu meselenin işgal boyutunda olmayacağını bildiklerini düşünüyorum. Putin, 'NATO ile ABD ağzımızla kuş tutsak bile bize düşmanlık edecek' dedi. Bunu göze aldıklarını, yeni dönemde aktif hareket edeceklerini gösteriyor. NATO, ABD politikaları çerçevesinde taarruz eden bir yapıya dönüştü. Şimdi adım adım NATO savunma pozisyonuna geçebilir. Rusya artık zararı ve yaptırımları göze alarak hamle yapıyor.

"ODESSA'YA KADAR UZANAN KARADENİZ KIYILARINDA BİR DURUM VE KİEV'DE BİR YÖNETİM DEĞİŞİKLİĞİ OLABİLİR. PUTİN'İN KARADENİZ'E ATIF YAPMASI BOŞA DEĞİL

Azerbaycan yeni dünyayı görüyor ve okuyor. Burada Rusya ile iletişimi olmazsa olmaz görüyor. Putin ile Aliyev'in vereceği fotoğrafın bir destek fotoğrafı olacağını düşünüyorum. Türkiye de Moskova ile kavga etmeyecek. Batı'ya güvendiniz, Donbass elinizden çıktı. Yarın öbür gün Odessa'ya kadar uzanan Karadeniz kıyılarında bir durum olabilir. Kiev'de bir yönetim değişikliği olabilir. Gayri hukuki şekilde Irak'ı, Afganistan'ı işgal eden, terörü destekleyen ABD mi uluslararası hukuku uygulayacak? Ukrayna'nın bu süreçte NATO'nun artık bir gücü olmadığı görülüyor. Kendi içinde çelişkiler yaşayan bir NATO var. Putin'in Karadeniz'e atıf yapması boşa değil. NATO sadece ABD ve İngiliz çıkarları için çalışan bir yapılanma. NATO'nun 5. maddesi birçok ülke saldırıya uğradığında devreye girmedi ama El-Kaide ABD'ye saldırdığında devreye sokuldu.

"RUSYA İLE GERİLİM NOKTASINDA TÜRKİYE'YE S-400 AÇISINDAN BASKIYI ARTIRABİLİRLER"

Rusya ile gerilim noktasında Türkiye'ye S-400 açısından baskıyı artırabilirler. Montrö'yü önceden ABD tartıştırmak istiyordu, şimdi Türkiye'ye 'Montrö'yü uygulayın, Rusları durdurun' diye baskı yapıyorlar. Kılıçdaroğlu bu zihniyetle Kurtuluş Savaşı döneminde yaşasaydı Kuvayı İnzibatiye'nin ve İngiliz Muhipleri Cemiyeti'nin savunuculuğunu yapardı. Kılıçdaroğlu aklımızla oynamasın, bugün NATO'yu savunmak, yüzyıl önceki 'Biz İngilizlerle anlaşalım' diyenlerin bugünkü versiyonudur." ifadelerini kullandı.

Ceyhun Bozkurt ve Barış Özkan ile ‘Haberin Olsun’un tamamını YouTube kanalımızda izleyebilirsiz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN