Bülbül Deresi Der ki Sel Yataklarına Üç Boyutlu Bak!
Osmaniye-Kadirli’de yaşanan sel felaketi, bize sadece “aşırı yağış”tan ibaret olmayan, bütüncül bir afet yönetimi anlayışının önemini bir kez daha gösterdi.
Taşkınları doğru yönetebilmek için üç temel boyutu göz önünde bulundurmalıyız:
1. Tehlike: Bülbül Deresi ve çevresindeki derelerin taşıdığı su miktarı, akış hızı ve taşkın riski
2. Maruziyet: Bu riskli alanlara yerleşmiş konutlar, işyerleri ve park etmiş araçlar
3. Etkilenebilirlik: Binaların zemin kotu, altyapının dayanıklılığı ve kurtarma kapasitesi
Bülbül Deresi’nin Uyarıları
• Taşkın yatağı olarak tanımlanan Bülbül Deresi hattı, geçmişte de birkaç kez taşarak çevresindekileri uyarmıştı.
• Ne var ki, dere taşkın yataklarına planlanmamış bir şekilde evler, işyerleri ve araç park alanları yerleşti; dolayısıyla maruziyet arttı.

Duvarla Çözüm Mü, Planlamayla Çözüm Mü?
• Duvar inşa etmek, su akışını hapseder; kısa vadede sahte bir güvenlik hissi oluşturur, ancak:
o Derenin dışındaki bölgelerde su birikmesine, yeni taşkın alanlarına
o Dere içindeki akış hızının artmasına ve altyapı zararına
o Ekolojik işlevlerin yitirilmesine (balık popülasyonları, suyun kendini arıtarak temizlemesi)
yol açar.
• Oysa taşkın yatağı ve çevresi; doğru planlama ile “yeşil kuşak”, rekreasyon ve su yönetimi alanı olarak değerlendirilebilir. Oy kaygısı ve fakirliğin gözü kör olsun!
Yapılması Gerekenler
1. Taşkın Tehlike Haritalarının Güncellenmesi:
— 100, 200 ve ideal olarak 500 yıllık yağış senaryolarına göre zemin kotu ve yapılaşma izinlerinin yeniden belirlenmesi. Yani subasman kavramına rant yerine su ilave edilmesi.
2. Maruziyeti Azaltacak Uygulamalar:
— Taşkın yatağına yerleşmeyi engelleyecek imar düzenlemeleri
— Dere ve taşkın yatağını park, bahçe ve sportif alan olarak tasarlamak
3. Etkilenebilirliği Düşürecek Önlemler:
— Mevcut yapılar için su basman seviyesini yükseltme, dönüştürme ve güçlendirme destekleri
4. İklim Değişikliğini Önceden Hatırlamak:
— Afet sonrası günah keçisi statüsünden çıkararak, Allah rızası için il risk azaltım stratejilerine entegre edin.
— İklim projeksiyonları ve modellerine dayanarak şehir ve altyapı planlamasında kullanın.
Karar Vericilere Çağrı
• Dere yataklarını “oy kaygısıyla” imara açmayın. Taşkın riski altındaki bölgelerde siyasi baskıya boyun eğmek, sel felaketlerini kaçınılmaz kılar.
• Kıyamet günü değil, bugün hatırlayın: İklim değişikliğini sadece afet sonrası suçlamak yerine, Allah rızası için afet öncesinde de anımsayın ve tedbir alın.
• Bu sorumluluğu üstlenemiyorsanız, devlet adamı kadrolarında yer almayın. Gerçek devlet adamı; kısa vadeli popülist çözümler yerine, bilimsel verilerle desteklenen, uzun vadeli kamu güvenliğini önceleyen politikalar üretir.
Sel, basit bir “doğa olayı” ya da “doğal bir afet” hiç değildir; arkasında tehlike, maruziyet ve etkilenebilirlik faktörlerinin birleşiminden doğan karmaşık bir risktir. Gerçekçi, adil ve sürdürülebilir çözümler ise bu üç boyutu — ve iklim değişikliğinin afet öncesinden hatırlanmasını — bir arada gözetmekten geçer. Anlamak isteyenlere tekrar arz ederim!..