Kızıltaş: İlişkilerin daha dikkatli sürdürüleceği bir döneme giriyoruz! SuperHaber

Takvim Gazetesi Köşe Yazarı Ekrem Kızıltaş, ABD ile vize krizindeki süreci SuperHaber’e değerlendirdi.

ABD'yle yaşanan vize krizi sonrası ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir heyet Ankara’ya geldi. Diplomatik kaynaklar, Türkiye'nin ön şartları kabul etmediğini ve görüşmelerin ön şartsız başladığını aktardı. ABD heyetinin ise Türkiye ile vize krizinin bitmesi için 4 şart olduğunu açıkladığı belirtildi.

Şartlar arasında; “Metin Topuz ve Mete C. ile ilgili kanıtlar iletilmeli, temasların ABD'nin isteğiyle olup olmadığı sorulmalı, çalışan ABD'nin talebiyle temas yürüttüyse tutuklanmasın, çalışanlarına dair soruşturmada ABD'ye bilgi verilmeli” maddeleri yer aldı.

Bu şartlar ile ilgili SuperHaber’den Arzu Erdoğral’a konuşan Takvim Gazetesi Köşe Yazarı Ekrem Kızıltaş, “Türkiye’deki diplomatik kaynakların herhangi bir ön şart yok zaten böyle bir şeyi kabul etmiyoruz şu anda görüşmeler sürüyor açıklaması daha makule benziyor” dedi.

Kızıltaş şunları söyledi;

Bu açıklama belli ki Amerikalılar tarafından yapılmış fakat baktığımızda mesela Metin Topuz ve Metin C. ile ilgili kanıtlar gerekli diyor. Bu makul bir talebe benziyor. Eninde sonunda bir hukuki süreç yürütülüyorsa tabi ki bu hukuki süreçte gözaltına alınan sonra tutuklanan şahıslar ile alakalı mutlaka bir takım kanıtlar vardır. Bunlar onlara da verilebilir problem yok. Bu arada “çalışanlarına dair soruşturmada Amerikalılara bilgi verilmeli” diye bir şart var bu enteresan bir şart! Çünkü biliyorsunuz Metin Topuz isimli kişinin ABD konsolosluğunun deklare ettiği “çalışanlarımız” listesinde yeri olmayan bir isim. Bu kendisine sivil görevli denilen ya da yerel görevli denilen birisi. Dolayısıyla ABD konsolosluğu ile bağlantılı çalışsa da diplomatik herhangi bir statüsü yok. ABD çalışanlarımız diyorsa çalışanlarını deklare etmeleri lazım. Tabi ki bu konuda bir şey yapılacaksa onlara da en azından diyelim ki gözaltı gerekiyorsa bu noktada bazı gerekçeler ile bilgi verilebilir diplomatik nezaket gereğidir. Burada enteresan bir başka şeyde temasların Amerika’nın isteği ile olup olmadığı sorulmalı. Burada dışarıda sahada çalışan bir kişinin konsolosluğun diplomatik talebiyle bu ilişkiyi yürütüp yürütmediği önemli ama eğer ilişki yürütülen kişi Türkiye Cumhuriyeti aleyhine faaliyet gösteriyorsa terör ya da başka bağlantıları varsa böyle bir talebin bence dile getirilmesi bile çok anlamsız. Konsolos ya da büyükelçi o kişi üzerinden diyelim ki suç sayılan bir fiil yaptırıyorsa “efendim onlara bir şey yapılmamalı bize sorulmalı” bu saçma sapan bir şey. Zannediyorum pek diplomasiyle alakası yok eğer söylendiği gibiyse bu. Çalışan ABD’nin isteği ile temas yürüttüyse tutuklanmamalı sözüyse şöyle bir şey; Çalışan makul bir temas yürütüyorsa zaten tutuklanmaz. Ama çalışan diyelim ki bir terör örgütüyle Türkiye aleyhine bir takım şeyler yapılsın diye bir bağlantı yürütüyorsa bırakın çalışanı bu işi yürüten kişinin bile tutuklanması için gereken yapılır. Anlaşılan Türkiye’deki diplomatik kaynakların herhangi bir ön şart yok zaten böyle bir şeyi kabul etmiyoruz şu anda görüşmeler sürüyor açıklaması daha makule benziyor.

Görüşmelerin seyri hakkında görüşünü de sorduğumuz Kızıltaş şu şekilde yanıt verdi:

İki ülke arasında ABD’nin vizeleri askıya alma meselesi ve peşinden de Türkiye’nin diplomatik teamüller gereği diyelim ya da mukabeleyi bir misil olarak aldığı karar aslında uzun vadede yürümesi pek beklenmeyecek bir şey. Çünkü dünya çapında pek benzeri görülen bir durum değil. Bu tenvire kapılan büyükelçiliğin büyük ihtimalle ABD’yi de kanalize etmesi suretiyle gelinen bir durum. Bir şekilde mutlaka çözülecektir. Vize müracaatı nedir? Müracaatı yaparsınız verirse verir vermez ise vermez. Yani vize müracaatının yapılıyor olmasının herhangi bir getirdiği bir şey yok. Ama siz karşılıklı NATO üyesi olan müttefik olan bir takım bağlantıları olan her iki tarafta da Türkiye’de yatırımları olan Amerikalılar, Amerika’da yatırımı olan Türkler oldukça ciddi temasları olan iki ülkesiniz. Ben bunu kestim demekle kesilebilecek bir şey değil. Herhalde bir şekilde çare bulunacak ve ilişkiler en azında vize bazında eski hale gelecek. Ama tabi ki ABD Türkiye münasebetlerinin eski günlerine dönebileceğini söylemek biraz saflık olur. Çünkü son yaşadıklarımız mesela 15 Temmuz ve Amerika bağlantısı şimdi bu gözaltına alınan ve tutuklanan kişiler ile 17/25 Aralık’ta Amerika bağlantısı gibi ciddi mide bozucu şeyler çıkıyor ortaya. Bunlar herhalde ilişkilerin biraz daha dikkatli sürdürüleceği bir döneme giriyoruz demek olabilir.

Kızıltaş: İlişkilerin daha dikkatli sürdürüleceği bir döneme giriyoruz! SuperHaber ile ilgili etiketler Türkiye ABD Vize önşart ekrem kızıltaş
GÜNÜN VİDEOSU

İstanbul Boğazı köpürüyor! Korkutan görüntü...

İstanbul Boğazı'nın bir ucundan diğer ucuna doğru uzanan köpük yoğunluğu korkuttu. Havadan çekilen köpük yoğunluğu akıllara müsilajı getirdi.