Sınırları aşan kadınlar: Tarihin unutmaması gereken kadın gezginler
Dünya haritalarında onların izleri silik, tarih kitaplarında isimleri gölgede kaldı. Oysa onlar, yasakları delerek, sınırları aşarak, bilinmeyene doğru yol aldılar. Kimi erkek kılığına girerek gemilere bindi, kimi çöllerin kavurucu sıcağında yalnız yürüdü, kimi gökyüzüne meydan okudu. İşte keşfetmenin yalnızca erkeklere ait olmadığını tüm dünyaya kanıtlayan, tarihin unutmaması gereken kadın gezginler….
Jeanne Baret (1740-1807)- Dünyayı turlayan ilk kadın
Dünyayı dolaşan ilk kadın olarak bilinen Fransız botanikçi Jeanne Baret, dünyayı dolaşmak için bir erkek kılığına girdi. 1766’da, dönemin ünlü kâşiflerinden Louis Antoine de Bougainville’in gemisine botanikçi sevgilisi Philibert Commerson ile birlikte bindi ve kendisini bir erkek olarak tanıttı. Yolculuk boyunca yeni bitki türleri keşfetti ve Bougainvillea çiçeğinin adının belirlenmesine katkı sağladı. Cinsiyeti ortaya çıktığında gemiden indirildi, ancak daha sonra Fransa’ya dönerek bilim dünyasında önemli bir figür hâline geldi.
Isabella Bird (1831-1904)- Dağları ve çölleri aşan gezgin yazar
İngiliz gezgin Isabella Bird, 19. yüzyılda yalnız başına Amerika’dan Asya’ya, Himalayalar’dan İran’a kadar birçok bölgeyi keşfetti. Özellikle Japonya ve Tibet üzerine yazdığı kitaplar, Batı dünyasında büyük ilgi gördü. Bird, yolculukları boyunca yerlilerle yakın ilişkiler kurarak kültürel gözlemlerini detaylıca aktardı ve gezginliğin sadece keşfetmek değil, aynı zamanda anlamak olduğunu gösterdi.
Gertrude Bell (1868-1926)- Çöl kraliçesi
Gertrude Bell, yalnızca bir gezgin değil, aynı zamanda bir arkeolog, yazar ve diplomattı. 20. yüzyılın başlarında Ortadoğu’nun keşfinde önemli bir rol oynadı ve Osmanlı topraklarında, özellikle Irak ve Suudi Arabistan’da birçok keşif yaptı. Arap halklarıyla kurduğu güçlü bağlar ve bölgeye dair derin bilgisi nedeniyle “Çöl Kraliçesi” olarak anıldı. Onun çalışmaları, modern Ortadoğu’nun şekillenmesinde etkili oldu ve bölgenin haritalandırılmasına katkıda bulundu.
Alexandra David-Néel (1868-1969)- Tibet’e giren ilk batılı kadın
Fransız maceraperest Alexandra David-Néel, Tibet’in yasaklı başkenti Lhasa’ya ulaşan ilk Batılı kadın olarak tarihe geçti. 1924 yılında, bir keşiş kılığına girerek Himalayalar’ı aşarak Tibet’e girdi. Doğu felsefesi ve Budizm hakkında derinlemesine araştırmalar yaptı, Tibet kültürüne dair önemli eserler yazdı. Seyahatleriyle sadece coğrafi sınırları değil, aynı zamanda kültürel engelleri de aştı.
Nellie Bly (1864-1922)- 72 günde dünya turu
Jules Verne’nin 80 Günde Devri Alem adlı romanından ilham alarak dünya turuna çıkan Amerikalı gazeteci Nellie Bly, bu yolculuğu 72 günde tamamladı. 1889 yılında, tek başına seyahat eden bir kadın olarak büyük bir cesaret gösterdi ve trenle, gemiyle ve farklı ulaşım araçlarıyla dünyanın dört bir yanını dolaştı. Her durağında gözlemlerini gazetesi için kaleme aldı. Cesareti ve gazeteciliğiyle, kadınların da dünyayı keşfedebileceğini kanıtladı.
Amelia Earhart (1897-1937)- Uçuşlarla sınırları aşan kadın
Havacılığın en ironik kadınlarından biri olarak tarihe geçen Amelia Earhart, 1932’de tek başına Atlantik Okyanusu’nu uçarak geçen ilk kadın oldu. Maceracı ruhu ve gökyüzüne olan tutkusu, kadınların havacılık alanında da var olabileceğini tüm dünyaya kanıtladı. 1937’de, dünyanın etrafını uçakla dolaşmaya çalışırken Pasifik Okyanusu üzerinde kayboldu. Onun kayboluşu hâlâ bir gizem olsa da, cesareti ve azmi birçok kadına ilham vermeye devam ediyor.
Annie Londonderry (1870-1947)- Bisikletle dünya turu
Annie Londonderry, 1894 yılında bisikletiyle dünyayı dolaşan ilk kadın oldu. O dönemde kadınların bisiklete binmesi bile tepki çekerken, Annie tüm engellere meydan okuyarak Amerika’dan Avrupa’ya, Asya’dan Afrika’ya uzanan bir rota çizdi. Yolculuğuna başladığında bisiklet sürmeyi yeni öğrenmiş olmasına rağmen, sponsorlar bulup yolculuğunu finanse etti ve cesaretiyle kadınlara ilham verdi.
Freya Stark (1898-1993)- Orta Doğu’nun kaşifi
Keşifleriyle adını tarihe yazdıran en önemli kadın gezginlerden biri de Freya Stark. 20. yüzyılın başlarında, çoğu insanın ayak basmaya cesaret edemediği Orta Doğu ve Asya’nın gizemli topraklarını keşfetti. Irak, İran, Afganistan ve Yemen gibi bölgeleri dolaştı, yerel halkla yakından ilişkiler kurdu ve gezi notlarını yayınladı.
Junko Tabei (1939-2016)- Everest’e tırmanan ilk kadın
Japon dağcı Junko Tabei, 1975 yılında Everest Dağı’na tırmanan ilk kadın oldu. O dönemde kadınların dağcılık yapması pek yaygın değildi, ancak Tabei tüm engellere rağmen zirveye ulaşmayı başardı. Ayrıca, dünyanın en yüksek dağlarını içeren Seven Summits (Yedi Zirve) rotasını tamamlayan ilk kadın olarak tarihe geçti. “Bir kadının cesareti ve kararlılığı, en yüksek dağları bile aşabilir” diyerek birçok genç kadına ilham verdi.