Erdoğan'dan Alman gazeteciye tokat gibi cevap!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya Başbakanı Angela Merkel ile görüşmesi sonrası basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, bu toplantı için akredite olan ancak daha sonra katılmayacağını bildiren firari Can Dündar hakkındaki soruya, "Bu kişi ajandır, devletin sırlarını ifşa etmiştir. Hiçbir ülkede sırlar ifşa edilmez, bu suç teşkil eder. Biz Almanya ile suçluların iadesi anlaşması yaptık ve bu kişinin iadesini istedik." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Almanya'ya ilk devlet ziyaretini gerçekleştiriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'le bir araya geldi. Erdoğan ardından Almanya Başbakanı Angela Merkel'le görüştü. İkili çalışma yemeğinin ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, "Kalıcı bir ekonomik büyüme sağlayan Türkiye istiyoruz" dedi. Merkel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la yarın bir görüşme daha gerçekleştireceğini vurguladı.

MERKEL'İN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI:

"Bu görüşme öncesinde de Türk bakanlarla önemli konuları ele aldılar. Sayın Ekonomi Bakanı Peter Altmaier de Türkiye'ye gidecek. İşbirliğimizin arttırılması için bir ofis açılacak, çaba sarfedilecek. Göç konusunda büyük bir başarı sağladı. İdlib konusunu da konuştuk. Bu konuda Rus ve Fransız cumhurbaşkanlarıyla bir görüşme gerçekleştireceğiz. Avrupa Birliği'nin sığınmacılar için ayırdığı parayı da bürokratik engelllere takılmadan ihtiyacı olan yerlere gönderilmesi için çaba sarfedilecek. Türkiye'deki Alman okullları da görüşüldü. İyi ilişkilere sahip olmak ortak stratejik hedefimiz."

"Şunu söyleyebilirim PKK Almanya'da yasaklanmıştır. Bugün yapılan görüşmede ele alınmadı ama daha önceki toplantılarda ele alındı. FETÖ konusunu ciddiye alıyoruz ama daha çok bilgiye ihtiyacımız var. FETÖ'yü PKK'yla bir tutmak için daha fazla kanıta ihtiyacımız var. Bahsedilen bazı şahısların Almanya'da olup olmadığından bile emin değiliz."

"Şimdi ben aramızdaki nasıl konuştuğumuzu size tek tek anlatacak değilim. Bu konuları somut olarak tek tek ele alıyoruz. Bazı görüşmeler kısmen uzun ele alınıyor. Enver Altaylı bu vakalardan biri, toplamda beş vaka var. Titizlikle bu konuları ele alıyoruz."

"Belki tekrar bu somut vakalara dönebilirim. Şimdi mesela bazı vakalarda iddianamenin çok uzun süre hazırlanmamış olmasını konuştuk. Bundan ötürü çok muğlak bir durum ortaya çıkıyor. Yargının bağımsızlığına saygımız sonsuzdur ama bazı konuların farklı olmasını dilerdik. Darbeyi şiddetle kınıyoruz bu çok açık ifade ettiğimiz bir konudur. Kendim bizzat ziyaret ettim, Meclis'e gittim. Türkiye'nin tutumunu biliyoruz ama Gülen Hareketi'ni PKK'yla bir tutmak için daha çok bilgiye ihtiyacımız var."

ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIRBAŞLARI:

Merkel'in konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkel'le yarınki buluşmada etraflıca görüşme fırsatı bulacaklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Vize serbestisi konusundaki 6 kriteri en kısa zamanda yerine getirmeyi amaçlıyoruz" dedi.

"Tüm Alman makamlarına misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum. Merkel'le görüşmemmizde bir süredir çalışmayan işbirliği mekanizalarını işler kılma konusunda fikir birliğine vardık. İkili ilişkileri etraflıca ele alma fırsatı bulduk. Kendileri ile yarın sabah bir araya gelerek bu konuları görüşme fırsatı bulacağız."

"Milletimizin desteği ve direnişi sayesinde bir darbe girişimiyle hedeflerinden saptırıldık. Darbeciler güçlü demokrasiyi rafa kaldırmayı başaramadılar. Darbe girişimi sonrası FETÖ ve uzantılarıyla mücadele için OHAL uygulamasına gittik. 2 yıl boyunca yoğun bir çaba sarfettik, önemli başarı sağladık. 24 Haziran sonrası bu uygulamayı da kaldırdık. Ülkemiz yeniden reform ve ilerleme yoluna girmiştir."

"Vize serbestisi konusunda kalan 6 kriteri en kısa zamanda yerine getirmeyi planlıyoruz. Katılım müzakerelerinin canlandırılması hem Türkiye hem AB'nin faydasına olacaktır. Almanya'nın vereceği desteğe de büyük önem veriyoruz."

"Türkiye bölgesel konularda ciddi sorumluluk üstleniyor. Almanya ile benzer bir yaklaşıma sahibiz. Şu an itibariyle 3,5 milyon mülteci ülkemizde misafir edilmekte. Almanya'nın Suriye meselesinin insani boyutuna gösterdiği hassasiyet nedeniyle memnuniyetimi ifade etmek isterim. Türk ekonomisinin sağlam temeller üzerinde kurulu olduğunu Sayın Merkel'e izah ettim. Dönemsel dalgalanmaların yapısal tedbirler sayesinde sınırlı kaldığını tekrar ifade etmek isterim."

"Bizler Almanya ile derin ekonomik bağları önemsiyor. Kazan-kazan anlayışı içinde daha da gelişmesini istiyoruz. İki ülke ilişkilerini özel kılan en önemli unsurlardan biri. Almanya'da 3,5 milyona varan soydaşlarımızın varlığıdır. Eşit katılım temelinde entegrasyonlarını teşvik ediyoruz."

"Almanya'dan FETÖ ve PKK başta olmak üzere terör örgütleriyle daha güçlü beklentimizi Sayın Merkel'le görüşmemizde etraflıca ele aldık. Son dönemde yapılan açıklamalardan duyduğumuz memnuniyeti ifade ettim."

"Yargı bağımsızlığı konusundaki alınacak kararlara saygı duyulmasını ifade etmem demokrasiye inanmış ülkelerin en doğal hakkıdır."

"Binlerce PKK terör örgütü mensubu Almanya'da bulunuyor. FETÖ'nün de yine yüzlerce mensubu bulunuyor. Gerek istihbarat teşkilatlarının müşterek çalışmasıyla ve birbirimize özgüvenle bunu teslim etmemiz işimizi kolaylaştıracaktır. Aramızda suçluların iadesi anlaşması var. Bu türleri yakalayıp teslim etmek ülkelerimizin huzuru için güvenlik noktasında önem ifade ediyor."

"Ne ben Almanya'nın hukuk sistemini eleştirme hakkına sahibim ne de sizler. Türk yargı sistemini eleştirme hakkına sahipsiniz. Bizler de kendi ülkemde bile beğenmediğim kararlar olmuştur. Şu anda Türkiye'de yargı sisteminin Alman vatandaşları hakkında tutuksuzluk kararını aldığı kişiler olmuştur. Enver Altaylı'yı tanır mısınız? Geçmişinde bu kişinin neler olduğunu bilir misiniz? Türkiye'nin istihbarat sistemi içinde dolaylı yer aldığını bilir misiniz diye sorsam? Ne gibi işlevler görmüş, Türk yargısı bu kişiyi niçin tutuklamış. Biz yargıya saygı duymak durumundayız."

"Yarınki görüşmemizi Türkiye-Almanya arasındaki ekonomik ilişkiler noktasında önemsiyorum. Bu ilişkileri gündeme taşıyacağız. Bu sürecin çok önemli olduğuna inanıyorum. İleri teknoloji, dijital dönüşümde, savunma sanayiine yönelik atılacak adımlar var. Bu ortak adımlarla bölgede ciddi bir performansı sergileyecektir."

SORU-CEVAP

SORU: Siz buraya gelmeden önce bir makale kaleme almıştınız. Almanya’nın FETÖ’yü terör örgütü kabul etmesi ve PKK ile mücadelede destek konusunda… Almanya’da yaşayan FETÖ üyelerinin olduğu biliniyor. İadeleri konusunda nasıl bir yol izlenecek?

MERKEL:

Ben şunu söyleyebilirim PKK Almanya’da yasaklanmıştır. Bütün aktiviteleri de yasaklanmıştır. Bugün ayrıntıları ele almadık. Ama daha önceki görüşmelerde ele almıştık. FETÖ konusunda Türkiye’nin tabı ki savlarını son derece ciddiye alıyoruz ama daha çok bilgiye ihtiyacımız var, nesnel bulguya ihtiyacımız var. PKK ile aynı seviyede ele almamız için daha çok kanıta ihtiyacımız var. Almanya’da da aranan kişiler var. Henüz bazı vakalarda başarılı olamadık. Bazı insanların Almanya’da olup olmadığından da emin değiliz, araştırmalar devam ediyor.

ERDOĞAN:

Aslında tabi burada daha önce de benim isimlerine varıncaya kadar binlerce PKK terör örgütü mensubu Almanya’da bulunuyor. Dağınık olarak bunların bulunduğu bir vaka. FETÖ’ye gelince, FETÖ’nün de yüzlerce mensubu buralarda bulunuyor. Ve burada gerek bizim istihbarat teşkilatımızın, gerek Alman istihbaratının müşterek çalışmalarıyla birbirimize olan özgüvenle nerede kimi yakalıyorsak bunu tabi teslim etmemiz işimizi kolaylaştıracaktır diye düşünüyorum.

Kaldı ki PKK’nın bir terör örgütü olduğunu kabul eden bir Almanya’nın bunu yapmaktan daha kolay bir şey olamaz. Aramızda suçluların iadesi anlaşması var. bu türleri yakalayıp teslim etmek ülkemizin huzuru mutluluğu için çok büyük önem ifade ediyor.

SORU: Sayın Erdoğan ile tutuklu olanlar üzerine konuştuğunuzda bunu nasıl gözümüzde canlandırabiliriz? Bunları ne zaman tahliye edeceksiniz diye mi soruyorsunuz? Türkiye’deki yargının bağımsızlığına yönelik şüpheler var. Siz ısrarla tahliye edin mi diyorsunuz?

Sonra sayın cumhurbaşkanına sormak istiyorum. Enver Altaylı Türkiye’de de tanınan bir insani 14 aydır iddianame olmadan tutuklu kendisi. Siz de dindar bir insansınız. Merhamet duygusundan hareket ederek, böyle bir insanın tahliye olması makul olmaz mıdır?

MERKEL:

Ben tabi aramızda nasıl konuştuğumuzu tek tek anlatacak değilim. Ama somut olarak ele alıyoruz tabi ki. Ve uzun da görüşmeler oluyor. Mesela sizin adını verdiğiniz kişi şu anda işimizi zorlaştıran vakalardan biri. Toplam 5 vaka var. Kesinlikle son derece somut olarak bu konuları ele aldığımıza güvenebilirsiniz.

ERDOĞAN:

Bir defa şunu kabul etmek lazım. Yani ne ben Almanya’nın hukuk sistemini veya mahkemelerini eleştirme hakkına sahibim, ne de sizler Türk yargı sistemini eleştirme hakkına sahipsiniz. Yargılar bağımsızdır. Verdikleri karara saygı duyulur. Kendi ülkemde bile beğenmediğim kararların verildiği zamanlar olmuştur, uymak zorunda kalmışımdır. Bunları hep yaşadık, yaşıyoruz.

Şu anda Türk yargı sisteminin Alman vatandaşları hakkında mesela tutuksuzluk kararı aldığı kişiler olmuştur ve serbest bırakmıştır.

Enver Altaylı… Acaba ben sorsam Enver Altaylı’yı tanır mısınız diye… Geçmişinde bu kişinin neler olduğunu bilir misiniz diye. Türkiye’nin istihbarat sistemi içinde de dolaylı olarak yer aldığını bilir misiniz diye sorsam acaba siz bilir misiniz? Bu istihbarat sisteminde ne gibi işlevler görmüş? Türk yargısı bu kişiyi acaba niçin tutuklamış? Onun için biz yargıya saygı duymak zorundayız.

SORU: Bir anayasal hükümeti düşürmeye çalışan FETÖ’nün üyelerine Almanya’da barındırmak ve bilgileri olduğunu söylemiştiniz. Bu nasıl değerlendirilecek bir konu? Yeni normalleşme adımlarının atılacağını biliyoruz. Almanya’dan Türkiye’ye bir heyet verecek, ilk somut adımları ne zaman bekleyebiliriz?

MERKEL:

Belki tekrar bu somut vakalara dönebilirim. Mesela bazı vakalarda iddianamenin henüz hazırlanmamış olmasını konuştuk. Bundan ötürü çok muğlak bir durum ortaya çıkıyor. Ve tabi ki yargının bağımsızlığına karşı saygımız sonsuzdur. Ama bazı durumları, bazı süreçlerin farklı olmasını dilerdik. Bu da apaçık ortada. Darbe konusuna gelince kesinlikle şiddetle kınıyoruz. Kendim bizzat Türkiye’ye ziyarette bulundum, 200’den fazla insanın hayatından olduğunu biliyorum. Şimdi biz bu alanda daha çok bilgi edinmek için karşılıklı temasları sürdürüyoruz. Ama bu Gülen hareketini gerçekten PKK ile aynı seviyede değerlendirme açısından bu durumda değiliz, daha çok bilgiye ihtiyacımız var.

ERDOĞAN:

Ben de özellikle yarınki görüşmemizi ekonomik ilişkiler noktasında çok çok önemsiyorum. Yarın ekonomik ilişkilerimizi gündeme taşıyacağız. Bu sürecin Türkiye Almanya arasında çok önemli olduğuna, özellikle ileri teknolojide, dijital dönüşümde, daha önceden de planladığımız bir çok adım var. Almanya, Türkiye bu ortak adımlarla inanıyorum ki bölgede de ciddi bir performansı sergileyecektir.

SORU: Türkiye’de Alman vatandaşlarının tutuklu olmasını belirttiniz. Sayın cumhurbaşkanı umut vaat etti mi çözüm bulunacağına dair… Can Dündar’ın akredite olması ama sayın cumhurbaşkanını dikkate alarak kendisi gelmiş buraya, bu konuyu ele aldınız mı? Nazi serzenişlerinizden ötürü özür dilediniz mi? Sayın Dündar iade talebi varmış kendisiyle ilgili, bunu bir kışkırtma olarak mı görüyorsunuz? Dündar hâlbuki akredite olmuştu.

MERKEL:

Şimdi ben adli yardımlaşma ile ilgili söz konusu olan tek tek konuları ele almak istemiyorum. Gazeteci Dündar konusunda ihtilafların olduğu ortada. Kendisinin basın toplantısına katılmayacağına kendisi karar vermiştir. Yine yanlış anlaşılma olmasın diye şunu söylemek istiyorum. Burada herhangi bir şekilde iki sınıflı bir akreditasyon yoktur. Çok sayıda gazeteci burada bulunuyor, bundan ötürü herkes tek tek soru soramıyor. Ama eşitlik açısından bu hak tanınmıştır. Bunu açıklamak istedim. Can Dündar’ın kendisi katılmama kararı vermiştir. Kendisiyle ilgili sayın cumhurbaşkanı ile farklı görüşlerin olduğunu teyit edebilirim.

ERDOĞAN:

Bu samimi açıklaması için teşekkür ediyorum. Türk yargısı bırakılması gerekli olanları tutuksuz yargılanmak üzere de olsa bırakmıştır. Hiç ona gerek kalmadan bırakılması gerekeni de bırakmıştır, isim vermeyeceğim. Fakat son söylediğiniz kişiye gelince; önce Can Dündar’ın bir ajan olduğunu, devletin sırlarını ifşa etme durumunda olan bir kişi olduğunu ve bunun 5 yıl 10 aya mahkum edildiğini biliyorsunuzdur. 5 yıl 10 aya mahkum olan bir kişi, kaçarak Almanya’ya gelmiştir. Şu anda bu kişi Türk yargısına göre bir mahkumdur ve 5 yıl 10 ay mahkumiyeti vardır, ajandır. Devletin sırlarını ifşa etmiştir.

Hiçbir ülkede devletlerin sırları ifşa edilmez, suç teşkil eder. Bir diğer konu biz Almanya ile suçluların iadesi anlaşması yapmış bir ülkeyiz. Bizim böyle bir suçluyu iadesini istemek en doğal hakkımızdır. Bir Alman hakikaten burada yargılanmış mahkum olmuşsa, bizden Almanya isteyebilir. Biz de bunu vermek durumundayız. Böyle bir şey benim başıma gelse, ben veririm, hiç bakmam.

 

Erdoğan'dan Alman gazeteciye tokat gibi cevap! ile ilgili etiketler Recep Tayyip Erdoğan canlı yayın merkel
GÜNÜN VİDEOSU

İstanbul'da kızına şiddet uygulayan anneye vatandaşlardan tepki! Annenin cevabı pes dedirtti...

Küçükçekmece'de yolun ortasında kızına şiddet uygulayan anneye çevredekiler tepki gösterdi. Çevredekilere "Alın sizin olsun" diyen anne arkasını dönüp uzaklaştı. O anlar saniye saniye kameralara kaydedildi.