Yeni kriz kapıda! CHP Kurultayında "usulsüzlük" iddiası Anayasa Mahkemesi’ne taşındı!
CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nda yaşanan usulsüzlük iddiaları, yargı krizine dönüştü! Aralarında Ekrem İmamoğlu'nun da bulunduğu 12 isim hakkındaki davada, mahkeme Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Yargı görev krizi, CHP içindeki siyasi hesaplaşmaları yeniden gündeme getirdi.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin 38. Olağan Kurultayı'nda yaşandığı öne sürülen seçim usulsüzlükleri ve oy manipülasyonlarına ilişkin dava, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülürken dikkat çeken bir gelişme yaşandı. Aralarında Ekrem İmamoğlu’nun da yer aldığı 12 sanıklı dosyada mahkeme, görevsizlik kararı vererek davanın ağır ceza mahkemesinde görülmesi gerektiğini belirtti.
Mahkemeler Arasında Görev Karmaşası
Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi de benzer şekilde "görevsizlik" kararı verdi. İki ayrı mahkemeden gelen bu kararlar sonrası, dava dosyası istinafa taşındı. Ancak Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi, davanın asliye cezada görülmesi gerektiğine karar vererek dosyayı tekrar Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.
Mahkemeden Anayasa Mahkemesi’ne Taşınan Başvuru
Bu gelişmeler üzerine Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 5/2. ve 161/9. maddelerinde yer alan “görevsizlik kararlarına itiraz” düzenlemelerinin Anayasa’ya aykırı olduğunu savunarak Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptı.
Hangi Maddeler Anayasa’ya Aykırı?
Mahkeme, düzenlemenin Anayasa'nın 2, 6, 9, 10, 13, 36, 37, 38, 138 ve 141/4. maddelerine aykırı olduğunu ileri sürdü. Kararda, ağır ceza mahkemesinin görevli olduğu iddiası tekrar vurgulandı ve davanın geri bırakılmasına karar verildi.
Dava 4 Kasım'a Ertelendi
Eğer Anayasa Mahkemesi düzenlemeyi iptal ederse, dosya Ankara Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilecek. AYM iptal başvurusunu reddederse, duruşmanın 4 Kasım 2025’te yeniden görülmesi bekleniyor.
CHP’de Yeni Bir Kriz mi?
Bu gelişme, CHP'de uzun süredir devam eden iç hesaplaşmalar ve kurultay tartışmalarının yargıya taşındığını gösteriyor. İmamoğlu ve kurultay ekibinin hedef alınması, "parti içi demokratik süreçlerin" yeniden sorgulanmasına neden oldu.
