Yeni bir F-35 krizi daha... Trump’ın ikiyüzlülüğü! Türkiye'ye başka Hindistan'a başka

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da gerçekleştirdiği basın toplantısında, Hindistan ile savunma işbirliğinin artacağını ve ülkeye F-35 savaş uçakları satışının önünü açacaklarını açıkladı. Bu hamle, Hindistan’ın daha önce Rusya’dan temin ettiği S-400 hava savunma sistemleri nedeniyle CAATSA yaptırımlarından muaf tutulmasıyla dikkat çekiyor. Ancak aynı sistemi satın alan Türkiye, yaptırımların hedefi haline gelmiş ve F-35 programından dışlanmıştı.

ABD'nin Yeni Hamlesi: Hindistan'a F-35 Satışı

Başkan Trump, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ile Beyaz Saray’da düzenlenen ortak basın toplantısında, “Bu yıldan itibaren Hindistan’a milyarlarca dolarlık askeri satış yapacak ve F-35 savaş uçaklarını sağlamanın önünü açmış olacağız” ifadelerini kullandı. ABD, Hindistan’ın stratejik konumunu ve Güneydoğu Asya’daki Çin dengesi konusundaki rolünü göz önünde bulundurarak, askeri işbirliğini artırmayı hedefliyor. Bu karar, Hindistan’ın Rusya’dan S-400 sistemi almasının yarattığı CAATSA tehdidi olmadan, ileri teknolojiye sahip F-35 uçaklarını temin edebilmesini sağlayacak.

CAATSA Uygulaması ve Çifte Standart Tartışması

Hindistan, Ekim 2018’de Moskova’dan 5,8 milyar dolarlık anlaşma kapsamında S-400 hava savunma sistemleri satın almış ve ilk teslimatı Aralık 2021’de gerçekleştirmişti. ABD, bu alım sırasında CAATSA yaptırımlarını uygulamayarak Hindistan’a muafiyet tanımıştı. Buna karşın, Türkiye’nin benzer bir sistem alımı nedeniyle F-35 programından men edilmesi, Ankara’nın tepkisini çekti. Yetkililer, ABD’nin uyguladığı bu farklı muameleyi “çifte standart” olarak nitelendirirken, uluslararası arenada savunma işbirliği ve stratejik ortaklık konularında soru işaretleri oluştu.

Ankara'nın Tepkisi ve Bölgesel Güvenlik Endişeleri

Türkiye, Rusya’dan S-400 alımı sonrasında ABD ile yaşadığı gerginlik çerçevesinde F-35 programına dahil edilmemekten duyduğu rahatsızlığı açıkça dile getirdi. Ankara, ABD’nin Hindistan’a uyguladığı yaptırım muafiyeti ve ileri teknoloji satış politikasını adil bulmadığını ifade etti. Bu durum, bölgedeki askeri ve stratejik dengeleri yeniden şekillendirebilecek nitelikte değerlendiriliyor. Gelişmelerin yakından takip edildiği bu süreçte, taraflar arasında yeni diplomatik atışmaların yaşanması bekleniyor.

Gelişmeler neticesinde, ABD’nin açıklamaları ve Türkiye’nin tepkisi uluslararası savunma ve dış politika gündeminde önemli bir tartışma konusu haline geldi. Anlaşmalar ve stratejik tercihler, bölgesel güvenlik dinamiklerini etkilemeye devam edecek.