YEDİLİ MASANIN ÜYESİ HDP’NİN ÖZERKLİK PLANININ DETAYLARI

Dünkü yazımızda Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığına destek vererek perde arkasındayken masanın artık resmi üyesi haline gelen HDP’nin ajandasının kapağını aralamıştık. Aralarken de, Yedili Masa’daki diğer ortaklarıyla HDP’nin uzlaştıkları veya müzakerede olmazsa, HDP açısından (kendi ifadeleriyle) mücadele ile kazanmayı planladığı hedefleri yazmıştık. (Buradan okuyabilirsiniz: https://www.superhaber.com/madde-madde-hdpnin-masadan-aldiklari-almayi-planladiklari-makale-452846 =

Yazımı bitirirken de “Ondan sonra ki aşamada bir başka plan daha var ki dudaklarınız uçuklayacak” diyerek özerklik kazanımını elde ederlerse neleri planladıklarını bugünkü yazıma bırakmıştım.

Evet, HDP, Kandil’deki terör baronlarıyla koordineli bir şekilde meseleye “Müzakere-Mücadele” aşamaları olarak bakıyor. Bu yüzden TBMM’de çok güçlü olarak Yasama’da, Kılıçdaroğlu ve Masa ile ortaklıklarından dolayı olası seçim galibiyetiyle Yürütme’de ve KHK’larla yeniden devlete sokmayı planladıkları FETÖ ve kendilerine müzahir isimler üzerinden de Yargı’da etkili olmak gibi bir düşünceleri var.

HDP, müzakere sürecini mevzi kazanma, güçlenme olarak görüyor. Müzakere sürecinde güçlendikten, yerel yönetimlerde gücünü tahkim ettikten sonraki aşamada özerkliği hayata geçirmek istiyor. Özerklik konusunda bir noktaya kadar ortaklarıyla uzlaşıyor.

CHP ile Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’ndaki çekincelerin kaldırılması, CHP-İyi Parti-Saadet Partisi ile de Türkiye’yi 20-25 bölgeye bölme konusunda uzlaşmışlardı. (İtiraz edenler çıkabilir. Bu partilerin HDP ile ortak Anayasa çalışma taslağını bu linkten okuyabilir: https://www.indyturk.com/sites/default/files/Anayasa%20Taslag%CC%86%C4%B1.pdf )

Ama diyelim ki, bir noktaya geldi ve ortakları HDP’nin taleplerini reddetti. İşte bu noktada “mücadele aşaması”na geçmeyi planlıyor. Burada Kandil’in de büyük desteği söz konusu. Muhtemelen beraber planlama yapıldı.

HDP ve ortakları özerkliği getirme uğruna üniter yapıyı çökertip, ortaklarıyla beraber Türkiye’de 20-25 bölgeli bir özerk sistem kurarlarsa neler yapılacağıyla ilgili de HDP’nin planlamaları, yol haritası var. İşte bu yazıda madde madde bu planın detaylarını yazacağım.

GÜVENLİĞİ PKK’LI TERÖRİSTLER SAĞLAYACAK

Planlamaya göre, müzakere sürecine Kandil ve İmralı dahil edilerek, elebaşları da dahil olmak üzere PKK’lı militanlar af çıkartılarak Türkiye’ye getirilecek. Bu militanlar daha sonra kurulacak sistemde, HDP kontrolündeki özerk bölgelerin güvenlik gücü haline getirilecek.

HDP ve KCK/PKK terör örgütünün planına göre Türk ordusu bölgeden çok büyük oranda çekilecek. Teröristbaşı Öcalan, Selahattin Demirtaş ve Pervin Buldan’dan oluşan BDP/HDP heyetiyle 21 Temmuz 2013’te yaptığı görüşmede, şu sistemi önermişti: “Yerel güvenlik yerele bırakılır. Türk ordusu makul düzeyde Kürdistan’da üslenebilir.

MALİ YAPI

HDP’nin kontrolündeki özerk bölgelerin tüm yeraltı ve yer üstü kaynakları HDP’li belediyelerin, yani PKK’nın kontrolüne geçecek. Bugün Suriye’nin kuzeyinde Deyrizor bölgesinde çıkan petrol, PYD/YPG, yani KCK terör örgütü tarafından kontrol ediliyor. Suriye tek bir damlasını bile alamıyor. HDP benzer bir modeli istiyor. 2014 yılında HDP’li Gültan Kışanak “Güneydoğu’daki petrolden pay istiyoruz” derken ve aynı yıl HDP milletvekili Ayla Akat Ata Petrol’den belediyelere pay verilmesini talebini içeren kanun teklifini bu amaçla hazırladı.

Yani HDP başarılı olursa, Gabar’da çıkardığımız olmak üzere bu yapının hakimiyet kazanacağı bölgelerdeki yerel kaynaklar örgüte akacak.

TBMM ORTADAN KALDIRILACAK, İKİ MECLİS OLACAK

HDP’nin, savunduğu sistem, Kandil’deki KCK terör örgütünün elebaşlarının savunduğu sistemin aynısı. Örneğin Mayıs 2012’de KCK terör örgütünün sözde Anayasa çalışması taslağında şu ifade yer alıyor: “Yasama; iki meclisli organ biçiminde yeniden örgütlenmelidir.”

İki Meclis’li organdan kasıt, bir Türkiye genelinde ikincisi de yerel olmak üzere iki tane Meclis oluşturmak. Tabii ki her bölgenin ayrı Meclisi olacağı için ulusal meclisin haricinde 20-25 yerel Meclis olacak.

Bu sistemi, teröristbaşı, 26 Nisan 2014’te görüştüğü Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder ve İdris Baluken’e, HDP kontrolündeki DTK’yı yerel parlamentonun prototipi olarak kurguladıklarını söyleyerek şu talimatı vermiş: “İki Meclis önereceğim. 100 kişilik Demokratik Ulus Meclisi. İkinci Meclis 25 bölgeye ayrılır. Botan bölgesi tek bölge olarak değerlendirilebilir. Tüm Türkiye’den bu şekilde bölgeler tespit edilir.”

Yani KCK/PKK elebaşlarının da aktardığı üzere TBMM ortadan kaldırılacak, federatif bir yapıya dönülecek ve hem ulusal hem de yerel bazda meclisler oluşturulacak.

Özetle HDP’nin planı bu.

Yasal anayasal zırh kazandıktan sonra bütün bunları yapabileceğini biliyor. Terörle mücadeleyi bu nedenle ısrarla “Kürt Sorunu” başlığı altında TBMM’ye taşımak istiyor. Zırh kazanınca da istediği adımları atacak.

Yani üniter yapı ortadan kaldırılacak ve Türkiye’nin direnci kırılacak.

Sonraki aşaması da var tabii. Federasyondan sonra gevşek bir konfederal yapı ve en sonunda dört ülkeyi parçalayıp sözde devleti ilan etmek.

Bunların hepsini aşama olarak görüyor.

Yedili Masa’daki ortaklarından da karşı çıkış görmediği için masadan tek kazançlı çıkan parti görüntüsünde.

Diğer Yazıları