YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU?

 

2025’in “Aile Yılı” ilan edilmesinden sonra bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan X’te yaptığı açıklamada büyüyen sanal kumar tehlikesine dikkat çekti. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Yüksek İstişare Kurulu toplantısından sonra Nüfus Politikaları Kurulu, Aile Enstitüsü, Aile ve Gençlik Fonu gibi oluşumları hayata geçirmenin, Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı’nın hayata geçirileceği ilan edilirken toplantının ekseninde gençler arasında hızla yayılan yasal ve yasadışı sanal kumar konuldu.

YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU?

Cumhurbaşkanı Erdoğan X’te konuyla ilgili şu dikkat çekici ifadeleri kullandı;

“Yeşilayımızın son verileri, çevrimiçi kumar ve bahis bağımlılığının diğer bağımlılık türlerinin önüne geçtiğini gösteriyor. Hükûmet olarak ocakları söndüren, aileleri parçalayan, millî bünyemizi içeriden çökerten bu sorunun üzerine kararlılıkla gidiyoruz. Meselenin güvenlik boyutunda emniyet ve istihbarat birimlerimizin yanı sıra yargımız ve MASAK Başkanlığımız titizlikle çalışıyor. Sosyal ve sağlık boyutuyla ilgili olarak da Cumhurbaşkanı Yardımcımızın riyasetinde kapsamlı bir eylem planı hazırlanıyor. Hiçbir boşluk bırakmadan sorunu çok yönlü bir şekilde ele alıyoruz. Daha fazla can yanmadan devlet, sivil toplum, siyaset el ele vererek bu illetin önünü kesmemiz gerekiyor. Temennimiz, dijital suçlarla ilgili attığımız her adıma özgürlük bahanesiyle karşı çıkanların en azından yasa dışı sanal kumar ve bahis musibetiyle mücadelede aynı yanlışa düşmemeleridir. Aksi takdirde, Allah korusun, bunun bedelini toplumca hep beraber öderiz.”

YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU? - Resim : 2

Gençler sanal kumarın pençesi altında

Türkiye’de şu an en büyük bağımlılık olarak kabul edilen sanal kumar ile ilgili hiçbir araştırma şirketinin ciddi bir çalışması bulunmamaktadır.

Konuyu kendi bireysel çabaları ile yürüten bazı uzmanların söyledikleri ise konunun ciddiyetini ortaya koyuyor. Prof. Dr. Nesrin Dilbaz’ın AA’ya verdiği röportaja göre yetişkinlerde %46, ergenlerde ise %18 oranında en az bir kez kumar oynama eğilimi olduğunu tespit ettiklerini belirtiyor.

Sanal kumar bağımlılığında en büyük tehlikeyi ise yasadışı bahis organizasyonları oluşturuyor. Kıbrıs, Karadağ ve Gürcistan gibi ülkelerde organize olan bu oluşumlar her şeyden önce basit bir domain satın alınmasıyla işe başlıyorlar.

Domain alınıp sistem kurulduktan sonra bu illeti Türkiye’de tanınır hale getirmek için bir kişi yetkilendiriliyor. Bu işin icrasında sabit bir mekâna ihtiyaç duyulmaması yapının merkezsiz hale gelmesini ve dolayısıyla rahat hareket alanı elde etmesiyle sonuçlanıyor.

Hemen hemen her yasadışı bahis sitesi özellikle gençleri kendi sistemine çekebilmek için komisyonlar dağıtarak işe başlıyor. Havuzda toplanan paraların dağıtılması ve aklanması için önce paravan şirketler kuruluyor. Bu paravan şirketlerin güvenliğini ve denetimini sağlayabilmek içinse “Yeni Nesil Mafya” örgütlenmelerinden destek sağlanıyor.

YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU? - Resim : 3

Paranın aklanması süreci

Yasadışı bahisten kazanılan paranın aklanması ise sürecin en zorlu bölümünü oluşturuyor. Sanal mafya çetesi bunun için birkaç strateji izliyor. Daha küçük ölçekli çalışan çete üyeleri çoğunlukla küçük komisyonlar karşılığında zor durumda olan ya da para kazanmaya çalışan vatandaşların banka hesaplarını kullanıyor.

Bu yöntem kısa sürede fark edilince emniyet tarafında onlarca hesaba el konuldu.

Son yıllarda bu bağımlılığın artmasıyla beraber çete mensupları parayı aklamak adına başka yollar geliştirmeye başladı. Bu anlamda tercih edilen yöntem sosyal medya fenomenleri olacaktı. Önceleri fenomenlerin yayınlarında sözde bağış adı altında büyük paralar bağışlayan çete üyeleri, iddialara göre fenomenlere çeşitli iş kolları kurdurtmak suretiyle paranın organizasyonunu gerçekleştirmeye başladı.

Bazı sanal kumar kartelleri öylesine büyük paraları yönetmeye başlamıştı ki fenomenler üzerinden bu süreci hayata geçirmek giderek zorlaşmaya başladı. Mayıs ayında gerçekleştirilen “Papara” operasyonunun merkezinde olan iddialar tamamen yasadışı sanal kumar iddialarına dayanıyordu.

YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU? - Resim : 4

Şirketin sahibi olan Ahmed Faruk Karslı tutuklanırken devletin tek kalemde el koyduğu para ve taşınmazların yaklaşık tutarı 5 Milyar TL’yi buluyordu.

MASAK raporuna göre yalnızca tespit edilen hesaplarda yasadışı sanal kumara aktarılan para ise 12 Milyar 879 Milyon 558 bin TL civarındaydı.

Aynı ay içerisinde MASAK’ın operasyon yaptığı Payfix uygulaması ise yine yalnızca tespit edilen hesaplardan yasadışı sanal kumara yaklaşık 4.5 Milyar TL para aktarmıştı. MASAK’ın yine raporundan öğrenebildiğimiz kadarıyla çete üyeleri devasa miktarlara ulaşan para trafiğini daha kolay yönetebilmek adına PozitifBank’ı bünyesine dâhil etmek suretiyle kara para sistemini daha da kurumsallaştıracaktı.

YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU? - Resim : 5

Bu operasyonda tutuklanan isimlerden Erkan Kork aynı zaman Flash Haber’in sahibi olması da dikkatlerden kaçmamıştı. Sanal kumar çeteleri fenomenler ve TV kanallarına özellikle ilgi duymasının ardında yatan bir sebep de şebekenin başında bulunan kişilerin imaj güvenliğini temin etmektir. Hatırlanacağı üzere TMSF yakın zamanda EkoTürk’e de benzer gerekçelerle el koymuştu.

YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU? - Resim : 6

Gönül coğrafyalarımızda imajımızı zedeliyorlar

Sanal Kumar organizasyonunda başı çeken kartellerin özellikle üs olarak seçtikleri ülkelerde son derece kritik.

Kıbrıs, Karadağ, Sırbistan ve Gürcistan gibi ülkeleri paravan olarak seçen çete mensupları burayı tercih etmelerindeki temel amaç öğrenci ve işçi geçişişinin de derece kolay olmasıdır. Şebeke mensupları burada okumak için gelen gençleri yazılımsal işlerden kuryeliğe varıncaya kadar farklı amaçlarla kullanmaları bahsi geçen ülkelerde Türkiye’nin imajına büyük zararlar veriyor.

Özellikle günden güne stratejik önemi artan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde yerel halk bu çetelerin pervasız büyümesinden son derece rahatsız bir noktaya gelmiş durumda.

YASA DIŞI DİJİTAL KUMAR NASIL MİLLİ GÜVENLİK SORUNU OLDU? - Resim : 7

İntihar ve boşanma oranlarının artması ile sanal kumar ilişkisi

TÜİK verilerine göre intihar neticesinde 2024 senesinde hayatını kaybeden kişi sayısı 4.460 gibi korkunç bir rakama ulaşmış durumda. Bu intihar rakamlarının içinde önemli bir kısmının gerekçesi “Geçim Sıkıntısı” olarak kaydedilse de 2024 yılı aslında sanal kumarın da Türkiye’de zirveye çıktığı yıllardan birisi olması tamamen tesadüf olamaz.

Binlerce kişi bankadan çektiği kredileri sanal kumar çetelerine kaptırırken devlet yetkilileri de bu durumun farkında olacaklar ki sanal kumar çetelerine başlatılan en sistematik operasyonlar 2024 yılının sonu ve 2025 yılının başında yer alıyordu.

Bir başka istatistik ise TÜİK verilerine göre intihar edenlerin yaklaşık %80’ini erkeklerden oluşurken bağımsız araştırmacıların iddiasına göre yasadışı sanal kumar oynayan kişilerin de yaklaşık %90’ına yakının erkeklerden oluşmasıdır.

Bir başka TÜİK verisi de yine sanal kumarın aileleri nasıl yıktığını ortaya koyuyor. Buna göre 2024 yılında Türkiye’de tam 184 bin çift boşandı. Bu boşanmaların ezici çoğunluğu ekonomik nedenler iken özelde ise birikimlerin sanal kumarda sıfırlanması ya da bankadan çekilen kredilerin yine buralarda heba edilmesi sonrası neden olduğu aile içi geçimsizlik olarak kaydedildi.

Bu boşanmalardan etkilenen yaklaşık çocuk sayısı ise yüz binlerle ifade ediliyor.

Şu anda bu çete mensupları korkunç rakamlara ulaşan sıcak para trafiği ve cezasızlık algısıyla günden güne güçlenirken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın X’ten yaptığı çağrı özellikle yasadışı sanal kumara yönelik mücadele için bir milat kabul edilmesi bekleniyor.

Diğer Yazıları