Tinder ile ilgili inanılmaz gerçekler!

Tinder, dünyada milyonlarca kişi tarafından kullanılan, hem en popüler hem de en çok kazanan buluşma uygulaması. 2012 yılında bir Amerikan üniversitesinin kampüsünde San Read, Jonathan Badeen ve Justin Mateen tarafından Matchbox uygulaması olarak bulundu. Kısa sürede milyonlarca kişinin kullandığı bir uygulama haline gelen Tinder’ın bugün 57 milyon civarında üyesi var, bunun 4.1 milyonu ücretli. Henüz açıklanmamış olmakla birlikte 2018 yılından 800 milyon USD gelir elde edilmiş olması hedefleniyor.

Thinkum’un son verilerine göre, Facebook üzerinden açılan Tinder hesapları Spotify’ı ve Candy Crush’ı yenerek ilk sıraya oturdu. Yani yeni birileriyle tanışmak şu an müzik dinlemekten ve oyun oynamaktan daha elzem. Gerçekten hayatımızın aşkını mı arıyoruz? Yoksa tek gecelik ilişkilerin mi peşindeyiz? Gelin Tinder’da neler döndüğüne bir göz atalım.

YAŞ ARTTIKÇA ÜCRET DE ARTIYOR

Öncelikle Tinder ücretsiz de kullanılabilen son derece basit bir uygulama. Belirtilen cinsiyet, yaş ve mesafe kriterlerine göre profilleri rastgele biçimde karşınıza çıkaran bir ortam. Bu algoritma elbette ki ruh eşinizi bulmaya olanak sağlayacak kadar sofistike değil. Üyeleri sola kaydırarak pas geçiyor, sağa kaydırarak ise beğeniyorsunuz. Karşı taraf da sizi beğendiyse veya beğeninizi görüp kabul ettiyse eşleşme tamam. Gelen beğenileri kaçırmak istemiyorsanız bir zahmet pamuk eller cebe. Üyelik paketine ve yaşınıza göre aylık 100 TL’leri geçebiliyor. Evet yanlış duymadınız, bu uygulama gençlere daha ekonomik fırsatlar sunarken, cirosunun büyük bir kısmını 30 yaş ve üzerinden kazanıyor. 

Facebook üzerinden oturum açılabileceği gibi, sadece telefon numarasıyla da hesap yaratarak kaydolmak mümkün. Gizli kalmak isteyenlerin çoğu bu seçeneği tercih ediyor. Telefon numarası kimseyle paylaşılmıyor, aynı numarayla bir önceki hesabı silmek kaydıyla sürekli yeni hesap açılabiliyor. Özellikle Türkiye’deki istatistiklere göre kadınların erkeklerden çok daha fazla sahte hesapla üye olduğu biliniyor.

Bu tip uygulamaları kullananların %13’ü nişanlanıp, evlenirlerken; %7’si 1 yıldan, %14,5’uğu da 6 aydan fazla ilişki yaşıyor. Yani %35’e yakın kısmı birliktelik kurabiliyor.

TINDER VE TÜRKİYE 

200’ün üzerinde ülkede 40 dilde, 30 milyara yakın kişiyi birbiriyle eşleştiren uygulama, tabiİ ki her ülkenin sosyo kültürel yapısına göre farklı amaçlara ve buna bağlı olarak sonuçlara hizmet ediyor. Türkiye deyince sokakta ne görüyorsak, Tinder’da da çok farklı bir manzara ile karşılaşmıyoruz. Tren makinistinden doktora, öğrencilerden expatlara, ünlülerden escortlara kadar geniş bir yelpaze var. Kendini pazarlamaya odaklı bir “et” pazarı olabildiği gibi, gizli profillerin ucunda “bahtına düşecekleri” bekleyen romantikler de var. Amacı çiğneyip tükürülen ilişkiler olmayanlar için Tinder cam kırıklarıyla dolu. Kalbinize bir yerlere batmadan üzerinde gezinmek cüret istiyor. Nihayetinde seçmek ve vazgeçmenin saniyeler aldığı bu ortamda Tinder’la gelen, yine Tinder’la gidiyor.