Tanımsız ama bilmeliyiz

Dün gece helikopterlerden açılan ateş üzerine bir kez daha sormak gerek

İnsan denen canlı nasıl böyle bir şeyi yapar? diye.

Bildiğimiz gerçek insanın böyle bir varlığa dönüşmesinin mümkün olduğudur.

İlahi kelam öyle buyuruyor.

İnsanın eşrefi mahlukat olma kodlarında oynama olduğunda sayısız fesadın ortaya çıkacağı kesin.

Allah Adem’i yarattığında şeytan dahi melekler “yeryüzünde fesat çıkaracak birini mi yaratacaksın”diye bir bahis açarlar.

“Siz bilmezsiniz “cevabını alırlar.

İşte yeryüzünde fesat çıkaran bir yapılanma ülkemizde yaklaşık 40 yıldır çalışmakta.

Nedir bu yapılanma ve nasıl insanlar yetiştiriyor?

Önceleri,dinine bağlı,vatanını ve milletini seven başarılı öğrenciler olarak karşımıza çıktı.

Milletin isteyipte bulamadığı bir sunuma olabildiğince destek verdi,yardımcı oldu.

Yapı gittikçe genişledi,ticaret erbabı ile iletişim kurdu daha da büyüdü.Hangi alana girmek istese hemen başarılı ve hayırlı bir kadro görüntüsünü kullandı.

21.yüzyılda sahabe benzeri bir gençlik oluşturuluyordu,daha ne olsun!..

Sahabe yetiştirecek bir Peygamber vari adamda mevcuttu zaten.

Gel zaman git zaman siyasilerle siyasetle kurulan dolaylı ve ikircikli ilişki sayesinde bu günahsız mütebessim nur yüzlü gençler yargıdan,maliyeye,üniversiteden emniyete hatta özellikle askeriyeye kadar teşkilatlanmaya başladılar.

Dışarıya başka kendi aralarında başka davranan bu günahsız oldukları rüyalarla sabit ve bir çok vahye aykırı bu örgüt ve mensupları “en üstün kullar” olarak herşeyi kendilerine mübah gördüler.

Diğer insanlar yani bizler,günahkar,işe yaramaz,kafası çalışmazlardık.

Ontolojik sapkınlığı bünyesinde barındıran bu içi ve dışı başka yapı özellikle son on beş yılda iyice azgınlaştı.Siyasi iktidarı aldatarak inanılmaz bir iyi niyet ve yardımcı olan algısı üreterek tahkim etti.

Bir çalışmaya sığacak vakalar ve analizlerine girecek değilim.

Özetle neredeyse “Allah’ın yardımı ne zaman?”şeklindeki yakarışın süjesi durumuna geldiler.

İşte çok iman etmiş,günahsız olduklarına inanmalarından kaynaklanan sapkın kibirleri inanılmaz sapkın bir ihaneti beraberinde getirdi.

Suçlu suçsuz,haklı haksız demeden herkesin hakkına girdiler.

Zülmettikleri insanların uğramış oldukları zülümlerden dolayı cennete gideceklerini bile söylediler.

Mahremin evrensel ölçülerine bu kadar ihanet edilen bir dönem olmamıştır.

Hırs o kadar içlerine işlemiş hale geldiki akıl adına bir kırıntı bile kalmayıverdi.

1999 yılında bu yapı henüz bu kadar etkili değilken tespitim şuydu.

Bu yapıdaki insanların fıtrate aykırı zorlanmaları ve yetiştirilmeleri nedeniyle yapamayacakları yoktur.Gün gelir sokak ortasında cinayet bile işlerler.

Şimdi işte bu günleri de yaşamış olduk.

Ülkemiz ve milletimiz inanılmaz ekonomik imkanlarını bu yapıya kaptırdı.Yine anadolunun en zeki ve en temiz çocuklarını ihanet robotlarına dönüştürdü.

Ve son olarak ta dün alçakça ve insanlık dışı bir isyanla milletimizin ve devletimizin itibari ile oynadılar.Ekonomik kayba sebep oldular.

En önemlisi suçu günahı olmayan canlara kıydılar.

Hani bir masum için bin tane suçlu görmezden gelinirdi.

Ey gafil ve ihanet güruhu.

Allah sizi bildiği gibi yani bize de bildirdiği gibi yapsın.Yapacaktır da.