Talimat Cumhurbaşkanı'ndan geldi! Devlet Denetleme Kurulu sahte e-imza olayıyla ilgili kamu kurumlarını denetleyecek

Türkiye’nin gündemini uzun süre meşgul eden sahte e-İmza skandalında önemli bir gelişme yaşandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Devlet Denetleme Kurulu (DDK), sahte e-İmza olayını mercek altına aldı. Kamu hizmetlerinde güveni koruma ve hukuksuzlukla mücadele kapsamında başlatılan kapsamlı inceleme, suç örgütlerinin usulsüz faaliyetlerini ortaya çıkaracak.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sahte e-İmza ve diploma skandalının kamu güvenine zarar verdiğini vurgulayarak DDK’ya net bir talimat verdi.

Talimat Cumhurbaşkanı'ndan geldi! Devlet Denetleme Kurulu sahte e-imza olayıyla ilgili kamu kurumlarını denetleyecek

Erdoğan’ın talimatıyla harekete geçen DDK, elektronik imza süreçlerindeki güvenlik açıklarını, kamu kurumlarının bilgi sistemlerini ve usulsüz işlemlerin boyutlarını mercek altına alacak. Amaç, vatandaşların güvenini yeniden tesis etmek ve suistimalleri ortadan kaldırmak.

Erdoğan, daha önce yaptığı açıklamalarda, “Milletim bize güvensin, Allah’ın izniyle bu güveni boşa çıkarmayacağız” diyerek kararlılığını ortaya koymuştu.

DDK, söz konusu elektronik imza sürecinin ve ilgili kamu kurumlarının bilgi sistemlerinin güvenliğinin sağlanmasına yönelik alınan tedbirlerle yapılan işlemler hakkında kapsamlı inceleme ve araştırma görevini yerine getirecek.

Devlet Denetleme Kurumu'nun görevi nedir?

Devlet Denetleme Kurulu (DDK), Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak çalışan, yönetim işlerinin hukuka uygun, düzenli ve verimli bir şekilde yürütülüp, geliştirilmesi amacıyla kurulmuş denetim kurumudur.

Kurul, kendisine intikal eden konulardan gerekli görülenleri ilgili mercilere aktarır.

Bu durumda ilgili merciler yapılan iş ve işlemler hakkında kurulu bilgilendirir ve gerekli belgeleri gönderir.

NE OLMUŞTU?

Sahte e-imzalar ile ehliyet ve diploma üretildiğine yönelik haberler geçen aylarda Türkiye'nin gündemine oturmuştu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturmada 220 kişi hakkında işlem yapılmış, 199 şüpheli hakkında ise kamu davası açılmıştı.

Bazı akademisyenlerin sahte diploma aldığı öne sürülmüş ancak Türkiye'de görev yapan hiçbir akademisyenin veya Milli Eğitim Bakanlığı öğretmeninin bu kişiler arasında olmadığı belirtilmişti.

İKİ AYRI İDDİANAME HAZIRLANDI

İddialara yönelik iki ayrı iddianame hazırlanmıştı.

İlk iddianamede 134 sanık hakkında; ÖSYM Kanunu'na muhalefet, resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemine girme ve verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme iddiasıyla 6 yıldan 45 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti.

İkinci iddianamede ise 65 sanık hakkında aynı suçlardan 5 yıldan 50 yıla kadar değişen sürelerde hapis cezası istenmişti.

Hazırlanan iddianameler, Ankara 23'üncü Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti.

Talimat Cumhurbaşkanı'ndan geldi! Devlet Denetleme Kurulu sahte e-imza olayıyla ilgili kamu kurumlarını denetleyecek - Resim : 2

İDDİANAMELERDE NELER YER ALDI?

Hazırlanan iddianamede, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı, başkan yardımcıları, YÖK Eğitim Öğretim Daire Başkanı ile birlikte 14 üniversitenin öğrenci işleri daire başkanı ve personelinin elektronik imzalarının kopyalandığı belirtilmişti.

Bu yöntemle hukukçudan psikoloğa, öğretmenden eczacıya usulsüz işlemlerle doçentlik ya da profesörlük unvanı elde edildiği yer aldı.
Ayrıca soruşturmada, Osmanlı Padişahı ikinci Abdülhamid'in dördüncü kuşak torunu Abdülhamit Kayıhan Osmanoğlu'nun da yer aldığı ortaya çıkmıştı.

Osmanoğlu adına İnönü Üniversitesi Tarih Bölümü'nden yasa dışı mezuniyet kayıtları oluşturulduğu tespit edilmişti.

İddianamede, YÖK Başkanlığı tarafından gönderilen yazıda, şahsın herhangi bir mezuniyet yahut öğrenci kaydının bulunmadığı belirtildi.

İddiaların ardından sosyal medya hesabından paylaşım yapan Osmanoğlu ise şöyle demişti:

"Kişisel verilerimi kullanarak adımı taşıyan sahte belgeler üreten ve bu organizasyonun içinde yer alan herkes hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur."

GÜNÜN VİDEOSU

İsrail, Gazze’de masum sivilleri diri diri yaktı: Ateşkese rağmen katliam sürüyor

Gazze’de ateşkese rağmen katliam devam ediyor. İsrail’e ait İHA’lar Han Yunus’ta sivillerin kaldığı çadırları vurdu. Aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda masum insan diri diri yanarak can verdi. İsrail ordusu, “Sarı Hat” dışına geçerek hem Gazze’de hem Batı Şeria’da saldırıları tırmandırıyor. Filistin’de bilanço ağırlaşıyor.