Şantaj çeteleri tehdit ediyor! Görüntülü arama tuzakları ile itibar suikastina dikkat!
Türkiye'de son dönemde sosyal medya ve WhatsApp üzerinden yapılan görüntülü aramalar, ciddi bir dijital tehdit haline geldi. Özellikle sahte kadın profilleri aracılığıyla yapılan bu aramalarla erkek kullanıcılar hedef alınarak itibar suikastı, dijital şantaj ve ahlaki tuzaklar kuruluyor. Bu aramalarla genellikle kamuoyunca tanınan, saygın veya nüfuz sahibi kişiler hedef alınıyor.
MEVLÜT YÜKSEL / ÖZEL HABER
İletişim araçlarının gelişmesi ve internetin yaygınlaşması, insan hayatını oldukça kolaylaştırdı. İnsanlar binlerce kilometre uzaktaki kişilerle cep telefonları aracılığıyla mesajlaşabiliyor ve görüntülü konuşabiliyor.
ŞANTAJ ÇETELERİ TOPLUM GÜVENLİĞİNİ TEHDİT EDİYOR
Teknolojinin ve iletişimin yaygın kullanımı, çeşitli suç örgütlerini ve kötü niyetli kişileri de harekete geçirdi. Çeşitli sosyal medya hesaplarını ustaca kullanan suç örgütleri, teknolojiyi dolandırıcılık ve dijital şantaj gibi amaçlarla kullanıyor. Türkiye'de son dönemde sosyal medya ve WhatsApp üzerinden yapılan görüntülü aramaların ciddi bir dijital tehdit haline geldiği belirtiliyor. Özellikle sahte kadın profilleri aracılığıyla yapılan bu aramalarla erkek kullanıcılar hedef alınarak itibar suikastı, dijital şantaj ve ahlaki tuzaklar kuruluyor. Bu aramalarla genellikle kamuoyunca tanınan, saygın veya nüfuz sahibi kişiler hedef alınıyor.
GÖRÜNTÜLÜ ARAMALAR İLE İTİBAR SUİKASTLERİ YAPILIYOR
Belirledikleri kişilere sosyal medya üzerinden ulaşan şantaj çeteleri, kişisel verileri kullanarak görüntülü aramalarla tuzak kuruyor. Ardından itibar suikastı tehdidiyle para taleplerinde bulunarak mağdurları baskı altına alıyor. Son zamanlarda çok sayıda vatandaşın mağdur olduğu bu yöntem, organize dijital suç yapılarının yeni taktiği olarak dikkat çekiyor. Başta WhatsApp ve diğer sosyal medya platformları üzerinden yapılan görüntülü aramalarda, karşı taraf masumane bir sohbet veya tanışma amacı taşıyor gibi görünüyor. Buradaki asıl amaç, özel görüntülerin kaydedilmesi ve sonrasında bu görüntüler üzerinden şantaj yapılmasıyla devam ediyor. Bu yöntemle mağdur edilen kişiler, maddi taleplerle karşı karşıya kalabiliyor veya sosyal çevrelerine bu içeriklerin servis edilmesiyle tehdit ediliyor. Uzmanlar ve emniyet yetkilileri, bu tür tehditlerin karşılıksız bırakılmaması ve yasal yollara başvurulması gerektiğini önemle vurguluyor.
BİLİŞİM GÜVENLİĞİ UZMANI ERSİN TOPÇU DİJİTAL TUZAKLARA KARŞI UYARDI
Görüntülü arama ve şantaj çetelerine karşı açıklamalarda bulunan Bilişim Güvenliği Uzmanı Ersin Topçu, bu yöntemlerin dijital çağın en tehlikeli sosyal mühendislik saldırılarından biri olduğuna dikkat çekti. "İtibar suikastı artık fiziksel değil, dijital ortamda yapılır hale geldi" diyen Topçu, herkesin bu tür tuzaklara karşı bilinçli olması gerektiğini vurguladı. Bilişim uzmanı Ersin Topçu, dijital tuzaklara karşı şu uyarı ve tavsiyelerde bulundu:
- Bilinmeyen numaralardan gelen görüntülü aramaları kesinlikle açmayın.
- Sosyal medyada tanımadığınız kişilerle görüntülü konuşma yapmayın.
- Cep telefonu kameranız için fiziksel koruyucular kullanın.
- Hiçbir özel görüntünüzü veya yazışmanızı dijital ortama kaydetmeyin.
- Şantaj tehdidiyle karşılaşırsanız derhal emniyet birimlerine başvurun.
- Gizlilik ayarlarınızı sık sık gözden geçirin, iki faktörlü doğrulamayı aktif hale getirin.
Topçu ayrıca gençleri ve dijitalde yalnız vakit geçiren bireyleri hedef alan bu tarz tuzaklara karşı aileleri ve kurumları da duyarlı olmaya çağırarak, "Bir görüntülü arama, bir ömürlük zarar bırakabilir. Dijital dünyada dikkatli olun, her aramanın dostça olmadığını unutmayın" ifadelerini kullandı.
HUKUKÇULARDAN ÖNEMLİ UYARI: "MAĞDURLAR ŞİKAYETÇİ OLMALI"
SuperHaber, dijital tuzaklarla ilgili olarak hukuki destekleri de araştırdı. Çeşitli hukuk uzmanları, dijital tuzak çeteleri tarafından mağdur edilen kişilerin yapması gerekenleri şu şekilde açıkladı:
- TCK Madde 107 – Şantaj: Bir kişiye hukuka aykırı bir iş yaptırmak amacıyla tehdit eden kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- TCK Madde 134 – Özel Hayatın Gizliliğini İhlal: Kişisel görüntülerin izinsiz kaydedilmesi ve yayılması suçtur.
Türk Ceza Kanunu’na göre bu tür dijital şantajlar çok ciddi suçlar kapsamına giriyor. Bu suçlar TCK’nın 136. maddesine göre kişisel verileri hukuka aykırı olarak bir başkasına verme, yayma veya ele geçirme suçunu da içermektedir. Bu maddeye göre; kişisel verileri hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- TCK Madde 243 ve 245 – Bilişim Suçları: Dijital yollarla yapılan dolandırıcılık ve veri sızdırma suçları da ayrıca cezalandırılmaktadır.
Bu tür mağduriyet yaşayan kişiler, Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunarak şikayetçi olabilir.
Şikayet ve Başvuru Yolları:
- Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı
- Alo 112 – Polis İmdat
- CİMER (www.cimer.gov.tr) üzerinden dijital şikayet.
- Adliyelerde Cumhuriyet Savcılıklarına doğrudan başvuru.
Aynı hukukçular, bunun dışında toplumsal bilinçlenmenin de önemine vurgu yaparak, "Bu tür olaylar yalnızca bireysel değil, toplumsal tehditlerdir. Güvenli internet kullanımı ve kişisel verilerin korunması konusunda farkındalık artırılmalıdır. Özellikle kamuya açık kişilerin, iş insanlarının ve sosyal medyada etkin bireylerin bu konuda daha dikkatli olmaları gerekmektedir" dedi.