Kürt siyasetçiden Papa'ya Öcalan mektubu

Katolik dünyasının ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Francis, 4 günlük tarihi ziyareti için Irak’a gitmişti. Bağdat’ta Türkmenler hariç Arap, Kürt, Ermeni, Süryani ve Museviler tarafından çoşkuyla karşılanan Papa’nın ziyaret sloganı, İncil'den alıntıyla "Hepiniz kardeşsiniz" olarak belirlenmişti. Papa Francesco'nun Irak ziyareti, 2013'te bu göreve gelmesinden bu yana 33'üncü, koronavirüs kısıtlamaları nedeniyle ise 15 aydır yaptığı ilk yurt dışı gezisi olmuştu.

TÜRKİYE’Yİ ŞİKAYET ETME VE KÖTÜLEME SIRASINA GİRDİLER!

Tüm bu gelişmeler yaşanırken, Papa Francis’in Erbil ziyareti öncesi bazı Kürt ve Ermeni liderler Türkiye’yi şikayet etme ve kötüleme sırasına girdi.

KÜRT AĞA’NIN TORUNLARI PAPA’NIN ŞÜKRAN MADALYASINI KORUYOR!

Irak’ta yayınlanan gazete, dergi, internet sitesi ve televizyonlara çıkan bazı Ermeni ve Kürt grupları liderleri, konuşmalarında, Papa ve Vatikan’ı överek, hem satır aralarında hem de açık açık Osmanlı İmparatorluğu ile Türkiye’yi kötülediler.

Onlardan biri de Zaho’nun tanınan isimlerinden Muhammed Şemdin Ağa’nın torunu Saed Muhammed Hacı Ağa oldu.Torun Hacı ağa konuşmasında dedesinin Osmanlı ordusundan kaçtığını iddia ettiği Ermenileri, kendi köyüne alarak koruduğu için 1925 yılında Papa XI. Pius tarafından ödüllendirildiğini ve bölgedeki Ermenilerin hala Muhammed Ağa’nın ailesine büyük saygı gösterdiğini ifade etti. Hacı Ağa, konuşmasının devamında ailesinin yaklaşık bir asırdır bu madalyayı koruduğunu da söyledi.

OHANYAN:TÜRKİYE’DE 70-80 BİN ERMENİ KALDI. DİYANET'TEN YARDIM YOK!

Öte yandan Kuzey Irak’ta yayınlanan bir televizyona çıkan Surp Gragos Ermeni Kilisesi Vakfı Yöneticisi Hovhannes Gafur Ohanyan, Papa Francis'in Irak ve Kürdistan Bölgesi ziyaretine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Ohanyan, Papa Franciscus’un Irak ziyaretinin uzun yıllardır özellikle Irak’ta yaşanmakta olan savaş ve kaos ortamını yumuşatması açısından çok önemli olduğunu belirterek, seçildiği günden bu yana Papa Franciscus’un ılımlı tavırlarının tüm kesimler tarafından olumlu karşılandığını aktardı. Ohanyan ayrıca ziyaretin heyecan yarattığını da söyledi. 

Türkiye ile Kürdistan Bölgesi’ndeki hoşgörü ortamını kıyaslayan Ohanyan, “Türkiye’de, Lozan Antlaşması çerçevesinde azınlıkların kendi dillerinde eğitim alma hakkı tanınmıştı. Ülkede yaşayan herkes kendi dilinde ve kültüründe eğitim alabilecekti. Sadece cemaatler tarafından finanse edilen özel okullar var. Türkiye’de kiliselerin giderleri cemaatler tarafında karşılanıyor. Diyanet’in hiçbir desteği yok. Türkiye’de ancak 70-80 bin civarında Ermeni ve bin 500 - 2 bin civarında Rum kaldı” dedi.

“PAPA’NIN ZİYARETİ AÇIK BİR MESAJDIR!”

Öte yandan Kuzey Iraklı Kürt siyasetçi Muhammed Emin Pencvini, bir gazeteye Papa Franciscus’un Irak ve Kürdistan Bölgesi’ne ziyaretini değerlendirdi. Pencvini, 1995 baharında Papa II. Jean Paul’u ziyaret ettiklerini anlatan Pencvini, “Türkiye’de Kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesi talebinde bulunduk. Bu Kürtler için manevi bir ziyaret anlamına geliyordu” dedi.

“ABDULLAH ÖCALAN’IN MEKTUBUNU PAPA’YA ULAŞTIRDIK!”

Muhammed Emin Pencvini, görüşme öncesinde Papa’ya bir mektup ulaştırdıklarını belirterek, “Mektupta, Mzopotanya kültürünün bir parçası ve İbrahimi dinlerin bir devamı olan Kürt kültürünün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu belirttik. Kürdistan’ın işgal altında olduğunu bu yüzden toprakları ile birlikte dili, inancı ve kültürünün de kaybolma tehlikesi altında olduğunu yazdık. Belgeleri ile Ortadoğu’da Kürt halkının yaşadığı mazlûmiyeti anlattık. Mektubumuzu Fransızca, İtalyanca ve İngilizce yazdık. Kendi mektubumuzun yanı sıra sayın Abdullah Öcalan’ın mektubunu da Papa Hazretlerine takdim ettik. Kendisinden, kendi kanalları ile Türkiye’de Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollarla çözülmesi için çaba sarfetmelerini istedik” ifadelerini kullandı.