KRALLAR VE SOYTARILAR

Haber kanallarından birinde, adının altında "siyasal iletişim uzmanı" yazan bir hanımefendi "Siyasal iletişim kriz iletişimidir" dedi.

Uzman ya, yanlış mı duydum diye dikkat kesildim, aynı cümleyi üzerine basa basa tekrarladı.

Televizyonlar böyle uzmanlarla dolu.

Ekrem İmamoğlu davasından çıkan beklenmedik karar sonrasında olup bitenlerde, üç önemli siyasetçinin iletişim hatalarını izledik.

“Hapis cezası sevinçlerini” (!), çoğunluk merakla, ben ise gülerek izledim.

Güldüm çünkü, fırsatların ele yüze bulaştırıldığını görmek her zaman bulunmaz.

Yıllar önce. Erdoğan’ın gücünün zirvesi günlerde. Aktüel Dergisi “liderler ve imajlar” konusunda benimle bir söyleşi yapmıştı.

Söyleşide Bauman'ın "Günümüzdeki danışmanların işlevi saray soytarılarının işlevine benzer" sözlerini açmıştım. Krallar soytarılarıyla devlet işlerini konuşur gibi yapar son kertede eğlenir, rahatlardı.

Sonra da konu Erdoğan'ın danışmanlarına gelmişti.

"Onları danışman kategorisine alamayız onlar bir ekip olarak geldiler" demiş, anlatmıştım.

Gazeteci, bu söyleşideki bazı cümleleri çıkararak benim Başbakan Erdoğan'ın danışmanlarına “soytarı” dediğimi ima eden bir manşet çıkarmıştı!

Erdoğan ve danışmanların gücü o kadar büyüktü ki uydurulmuş o başlıktan epeyce ürkmüştüm.

Telefonum hiç susmadı, “nasıl dedin” şaşkınlıkları bitmedi. Dergiye açıklama gönderdim. Başıma gelecekleri düşünüp panikledim, daha küçüktüm çünkü.

Korktuğum olmadı, o söyleşiyle de Erdoğan'ın güçlü danışmanlarıyla tanışmış oldum.

Her siyasi görüşten o kadar çok danışmanı olmasıyla eleştirilen, neredeyse önüne gelene “seni danışman yaptım” diyen Kılıçdaroğlu'nun davanın karar gününde Berlin'de olması tuhaflığının nedeni danışmanlarıymış.

Ceza alacağını beklemiyorlarmış! Benim bildiğim, danışmanlar beklentiye göre hareket edemezler, her olasılığı öngörerek düşünce üretirler.

İmamoğlu'nun danışmanları ise fazla abartının ters tepebileceğini hiç hesap etmemiş görünüyorlar.

Aynı durum Meral Hanımın danışmanları için de geçerli. Gösterdiği tavırla CHP ile arasındaki mesafeyi açmış oldu.

Cumhurbaşkanının danışmanları da bir süredir reflekslerini yitirmiş görünüyorlar.

Siyasal iletişim danışmanları kuyumcu titizliğinde çalışan kişilerdir, öngörmezler, olasılıklara göre alternatifli tavırlar belirlerler.

Daha önemlisi siyasal iletişim danışmanı proaktif olmak zorundadır.

Başa dönersek, “siyasal iletişim kriz iletişimi yönetmek” değildir, kötü iletişimciler nedeniyle hep krizde yaşıyor olmanızdan bu sonucu çıkaramazsınız.

Hep krizde olmanın nedeni, kralların bilgi sahibi danışmanları değil, soytarıları tercih ettiği içindir.

Diğer Yazıları