Katillerin uçağı Atina'da! Yunanistan karıştı! Muhalefet ayağa kalktı!
İsrail’in resmi uçağı "Wings of Zion" Yunanistan’a iniş yaptı. Muhalefet, Netanyahu yönetimini “devlet terörü”yle suçladı. Yunan hükümetinden açıklama isteniyor. Bu ziyaret, İran-İsrail geriliminin ardından diplomatik dengeleri sarsabilir.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un uluslararası resmi seyahatlerde kullandığı "Wings of Zion" adlı devlet uçağı, geçtiğimiz günlerde Yunanistan’ın başkenti Atina’ya iniş yaptı. Uçağın gelişi, ülke siyasetinde tartışmalara yol açtı. Özellikle muhalefetteki Yeni Sol Partisi, bu gelişmeye sert tepki gösterdi.
"Devlet Terörüyle Anılan Bir Rejimin Uçağı Yunan Topraklarında Ne Arıyor?"
Yeni Sol Partisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail hükümeti “devlet terörü uygulamakla” suçlanırken, Atina’ya iniş yapan resmi uçağın varlığı sert ifadelerle eleştirildi. Açıklamada, "Devlet terörüyle anılan bir yönetimin uçağı hangi gerekçeyle Yunan topraklarında barındırılıyor?" denilerek, Yunan hükümetinden kamuoyuna acilen açıklama yapılması istendi.
Yunanistan'ın Barışçıl Politikasıyla Çelişen Bir Adım mı?
Muhalefet, bu gelişmenin Yunanistan'ın bugüne kadar sürdürdüğü barışçıl dış politika çizgisiyle çeliştiğini öne sürerek, Miçotakis hükümetini izlenen dış politika konusunda şeffaf olmaya çağırdı. İsrail’in İran’a yönelik son saldırılarının ardından bölgesel tansiyon artarken, Atina’ya yapılan bu uçuşun zamanlaması dikkat çekti.
Uçakta Kim Vardı? İsrail Büyükelçisi Detayı Ortaya Çıktı
Yunan basınına göre, "Wings of Zion" uçağında İsrail’in Atina Büyükelçisi yer aldı. İddialara göre, Tel Aviv'den yapılan uçuşlar İran ile yaşanan gerilim sonrası askıya alınırken, Büyükelçi’nin dönüşü bu özel uçuşla gerçekleştirildi. Bu bilgi, uçuşun sadece sembolik değil, aynı zamanda diplomatik önemi olduğunu da gösterdi.
İran-İsrail Gerilimi Avrupa’ya Sıçradı mı?
İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının ardından Orta Doğu’da yükselen tansiyonun, Avrupa başkentlerine kadar etki ettiği görülüyor. Bu ziyaret, sadece bir diplomatik hareketlilik değil; aynı zamanda bölgesel güvenlik stratejilerinin yeniden şekillendiğinin sinyali olarak değerlendiriliyor.