30 yaşındaki Rumen fotoğrafçı Mihaela Noroc, 3 yıldır dünyayı dolaşıyor ve dünya kadınlarının güzelliğini ‘The Atlas of Beauty’ adını verdiği projesi çerçevesinde fotoğraflayıp Facebook hesabında paylaşıyor. 27 yaşında olağan hayatını terk eden Mihaela Noroc, kültürel bir çalışma olan bu projede ülkelerin sıradan kadınlarını fotoğraflıyor. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu birçok ülkeden kadının fotoğrafının bulunduğu Facebook sayfasını ziyaret edenler, görüş ve yorumlarını yazıyor, beğenilerini sunuyor. İşte yabancı ziyaretçilerin, Türk kadıları için yaptığı ilgi çekici yorumlar ve fotoğraflardan bazıları…
İzmir'de sokakta gezerken görüntülenen kız dünya güzellik atlasına girdi..
Güzelliğin her yerde olduğunu kanıtlamak isteyen Romanyalı fotoğrafçı Mihaela Noroc, yıllardır "Güzellik Atlası" adını verdiği projesi için dünyayı gezerek her yaştan ve ırktan kadınları görüntüledi.
Projenin en çok beğeni alan fotoğraflarından biri. Beğenen kişi sayısı 12 bin 500’ün üzerinde. Fotoğraftaki kişiyi çok güzel bulduğunu söyleyen insanların dışında, bir süre ülkemizde yaşayıp şöyle bir analiz yapan da var: "Ben Türkiye'de yaşadım. Bu fotoğraf benim için ülkenin batısındaki şehirlerde yaşayan genç ve kentli kadınların sembolü niteliğinde. Genelde açık görüşlü, eğitimli, bilinçli, biraz 'çılgın' ama aynı zamanda 'saf'... Ve güzel demiş miydim? Daha doğrusu büyüleyici." Yorumu İngilizce yapan bu ziyaretçi, 'çılgın' ve 'saf' kelimelerini Türkçe yazmış.
İstanbul, Temmuz 2015 Fotoğraf için gelen yorumlar biri; -'Hermione'nin Türk versiyonu gibi!!" (Hermione Granger: Harry Potter serisinin karakterlerinden biri.)
Ayça, İzmir, Mayıs 2016 Proje sahibi fotoğrafçı Mihaela Noroc, akraba ziyareti için İzmir’e gelen Ayça ile tanışmış ve hikayesini şöyle anlatıyor: "Ayça'nın dedesi, 1960'lı yıllarda Almanya'ya göç eden ilk Türk işçilerinden biriymiş. 1970'te Almanya Cumhurbaşkanı Ayça'nın dedesini onurlandırmak için onu yeni yıl kutlama törenine davet etmiş. Tam 40 yıl sonra, bu kez Ayça'nın babası aynı törene davet edilmiş ve Alman kültürüne entegrasyon konusunda çok iyi bir örnek teşkil ettiği için onurlandırılmış. Almanya'ya hiç dil bilmeden gelen bir göçmen işçinin oğlu olmasına rağmen çok çalışıp tıp okumuş ve başarılı bir oftalmolog olmuş. Ayça Almanya'da sağlık ekonomisi okuyormuş ve hedefi bir yardım kuruluşunda çalışıp dünyanın her yerindeki insanlara yardım edebilmekmiş." Ayça'nın fotoğrafına ve hikâyesine yapılan yorumlardan biri, "Güzel, akıllı, ailesine saygılı - çok başarılı olacak." şeklinde.
İpek, Mayıs 2016 İpek’in bir ilkokul öğretmeni adayı olduğunu belirten Mihaela'nın fotoğrafla ilgili yorumu şöyle: "Bu fotoğrafta Türkiye'nin tipik unsurlarını görebiliriz. Bir çarşı, çay içen insanlar, bayraklar, Atatürk portresi. Türkiye'de tipik olmayan şeyse, insanların neye benzedikleridir. İskandinavlar’ın sarışın, mavi gözlü ve uzun boylu olduğunu, Türkler’in hepsinin koyu renk saçları ve gözleri olduğunu varsayarız. Bazen de ne yazık ki karşımızdakinin ülkesini veya ırkını baz alarak onun iyi veya kötü bir insan olduğu varsayımını yaparız. Ama dünyada hayal ettiğimizden daha çok çeşitlilik vardır ve her bir insan farklıdır." Yabancı ziyaretçilerin İpek ile ilgili yorumlarından ikisi ise şöyle: -"Türkiye'deki ten, saç ve göz rengi çeşitliliği beni çok şaşırtmıştı! Orada hiç bulunmamış olanlar bunu anlayamaz. Orada her şey çok çeşitli, özellikle de manzaraları. Çok güzel." -"Ten, göz, saç renkleri ne olursa olsun, Türk kadınları müthiş. Çok güzeller!"
Bir çay bahçesi. İstanbul Fotoğraf için gelen yorumlardan bazıları; -"Bu muhteşem! Hatta diyebilirim ki, Mona Lisa'nın 'gülüşünden' daha güçlü. Resmen gözlerinizi ondan alamıyorsunuz. Bu fotoğrafı salonuma asmak isterdim. Mükemmel bir iş!" -"Gerçekten bir melek gibi, gözleri resmen büyüleyici!"
Kıbrıslı bir Türk, İstanbul Fotoğraf için gelen yorumlardan biri; -"Aman tanrım! O bir model mi yoksa yoldan geçen sıradan vatandaşlardan biri mi? Ne kadar etkileyici bir ifade. Tebrikler Mihaela!"
Yine İstanbul’dan genç bir kadın Fotoğraf için gelen yorumlardan biri ise şöyle: -"Çok sade ve çok güzel. Evet, böyleler."
Oyuncu adayı, İstanbul, 2015 Fotoğrafçı bu genç kadın ile sokakta karşılaştığını ve onun oyuncu olmak için uğraştığını belirtiyor. Mihaela, fotoğrafını çektiği kişiyle tanışmadan önce şehrin huzurlu olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Geçen yıl İstanbul'da birçok terör saldırısı oldu ve aklım, bundan ve dünyanın her yerinde buna benzer saldırılardan etkilenen insanlara gitti. Karışıklıkların olduğu bölgeleri gezerken fark ettim ki, bunların asıl sebebi ne din, ne renk ne de ırk. Asıl sebepler, küçük grupların egoları ve açgözlülüğü. Bu gruplar, sıradan insanların arasına nefret salmak ve bizi savaşlarında taraf etmek için her şeyi yaparlar. Umarım bizim sevgimiz, onların hırsından daha güçlüdür." Yorumlardan biri ise şöyle: -"Atlas projesinde yayınladığın her kadına, hikâyeye ve manzaraya tek kelimeyle âşık oluyorum. Dünyada pek çok güzellik ve bizi şaşırtan pek çok insan var. Bunlar beni umutlandırıyor ve günüm bu sayede iyi geçiyor - ülkeler arasında bir sürü çatışmalar olmasına rağmen. Not: (Fotoğraftaki kadının) dudaklarına bayıldığımı söylemiş miydim?"
Noroc, İzmir'e gittiğinde ise Pınar Deniz'i de sokakta görüntüledi. Noroc, Deniz'in fotoğrafını Facebook sayfasında Aralık 2016'da paylaştı. Bu paylaşımın ardından da Noroc'un hem Türk hem de dünyanın dört bir yanındaki takipçilerinden yorumlar yağdı.
Jakarta, Indonesia
Maramures, Romania
Baltic Sea, Finland
hiraz, Iran
Valley, Ethiopia
Yangon, Myanmar
Rio de Janeiro, Brazil
Amazon Rainforest
Nasir al-Mulk, Iran
Riga, Latvia
Beijing, China
Mexico City, Mexico
Singapore
New York City, USA
Havana, Cuba
Colca Valley, Peru
Moscow, Russia
Khanom, Thailand
El Paico, Chile
Sydney, Australia
Vilnius, Lithuania
Havana, Cuba
Medellin, Colombia
San Francisco, USA
Tbilisi, Georgia
Otavalo, Ecuador
San Pedro de Atacama, Chile
Maori Temple, New Zealand