İmralı temasının ardından Kandil’den siyaset kulislerini sarsan çıkış! Mustafa Karasu’dan CHP’ye ağır ‘diyet’ hatırlatması...

Terörsüz Türkiye Komisyonu’nun İmralı’da Abdullah Öcalan’la yaptığı kritik görüşmenin ardından Kandil’den ilk açıklama geldi. PKK elebaşı Mustafa Karasu, “Bu görüşmeyle birlikte yeni bir sürece girilecek” sözleriyle örgütün yeni pazarlık arayışını açıkça ortaya koydu. Karasu’nun CHP’ye yönelttiği “diyet” hatırlatması ise siyasetin gündemine bomba gibi düştü.

Terörsüz Türkiye Komisyonu’nun İmralı’da Abdullah Öcalan’la yaptığı kritik temasların ardından, Kandil ilk kez sessizliğini bozdu.

PKK elebaşı Mustafa Karasu, “Bu görüşme yeni bir sürecin kapısını açar” diyerek pazarlık zeminini işaret ederken, en sert sözlerini CHP’ye yöneltti. “Kent Uzlaşısı’nı unutmayın. Seçimlerde en yüksek oyu biz verdik” ifadeleriyle açık açık “diyet” hatırlatması yaptı.

CHP’nin İmralı’ya gitmemesini “siyasi körlük” olarak nitelendiren Karasu, “Selahattin Demirtaş’ın adını ağızlarına almasınlar” çıkışıyla muhalefetteki gerilimi daha da tırmandırdı.

İMRALI TEMASI, SÜRECİ YENİ BİR EŞİĞE TAŞIDI

TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı’ya gerçekleştirdiği ziyaret, Türkiye’nin terörle mücadele politikasında uzun süredir görülmeyen bir diplomasiyi yeniden gündeme taşıdı.

MHP, AK Parti ve DEM Parti temsilcilerinden oluşan heyetin Öcalan ile yaptığı görüşmede:

Suriye sahası ve YPG’nin geleceği,
PKK’nın silahsızlanma tartışmaları,
10 Mart mutabakatı,
örgütün kendini fesih süreci
ele alındı.

Komisyon, görüşmeyi “toplumsal bütünleşme açısından pozitif bir adım” olarak tanımladı.

İmralı temasının ardından Kandil’den siyaset kulislerini sarsan çıkış! Mustafa Karasu’dan CHP’ye ağır ‘diyet’ hatırlatması...


KANDİL’DEN JET HIZIYLA AÇIKLAMA: ESKİ SÜREÇ ARTIK GERİ GELMEZ

Beklenen açıklama kısa sürede geldi. PKK’nın sözde Yürütme Konseyi üyesi Mustafa Karasu, televizyon aracılığıyla duyurduğu mesajda, ziyaretin örgüt tarafından “olumlu” karşılandığını söyledi.

Karasu’nun sözleri örgütün ne istediğini açık biçimde ortaya koydu:

“Apo ile görüşüldüyse artık eski süreç tekrar edemez. Yasa değişiklikleri, yeni adımlar, yeni koşullar gerekir.”

Karasu ayrıca Öcalan’ın:

daha fazla kişiyle görüşmesi,
“toplumu ikna edecek” pozisyona geçirilmesi
gerektiğini savunarak örgütün masaya hangi taleplerle oturmak istediğini dolaylı biçimde ilan etti.

CHP’YE SERT ÇIKIŞ: DİYETİNİZ VAR, UNUTMAYIN

Karasu’nun açıklamalarında en dikkat çekici bölüm CHP’ye ayrıldı.
CHP’nin İmralı’ya temsilci göndermeme kararını küçümseyerek başlayan Karasu, ardından çok tartışılacak bir ifadeye imza attı:

“Birkaç seçimde CHP’yi başarılı kılan Kürtlerdi. En yüksek oyu biz verdik. Kent Uzlaşısı’nı unutmasınlar.”

Bu sözler, Kandil’in CHP’den “siyasi karşılık” beklediğini ilk kez bu kadar açık dile getirdiği bir çıkış oldu.

“CHP SELAHATTİN DEMİRTAŞ’IN ADINI AĞZINA ALMASIN”

Karasu’nun hedefindeki tek başlık İmralı ziyareti değildi.
CHP’nin zaman zaman Selahattin Demirtaş üzerinden yürüttüğü siyaseti de sert biçimde eleştirdi:

“CHP, Demirtaş’ın adını ağzına almasın.”
“Bu, Selahattin’e saygısızlıktır.”
“Demirtaş da Öcalan’ı Kürt halkının lideri ve başmüzakereci olarak görüyor.”

Bu çıkış, hem CHP içinde hem de muhalefet cephesinde uzun süredir var olan HDP/DEM gerilimini yeniden ateşledi.

KANDİL: ÖCALAN TOPLUMU İKNA ETMELİ

Karasu, Öcalan’ın Türkiye’de “çözüm arayışının merkezine yeniden alınması” gerektiğini savundu ve ekledi:

“Devlet dinledi, komisyon dinledi; ancak toplum da dinlemeli. Bu bir toplumsal sorundur.”

Özetle Kandil, Öcalan’ın:

yeniden müzakere zeminine
yeniden kamuoyu etkisine
yeniden arabulucu role
getirilmesini talep etti.

Bu mesaj, PKK’nın mevcut gelişmeleri seçim arifesinde “siyasi pazarlık” alanına dönüştürmeye çalıştığı şeklinde yorumlandı.

İşte Karasu'nun sözleri: 

“Olumlu gördüklerini” belirtip “Eğer Kürt sorunu çözülecekse, Türkiye demokratikleşecekse bu adım atılması gerekiyordu. Adım atılmıştır. Bu yönüyle biz olumlu görüyoruz. Hayırlara vesile olacağına inanıyoruz”

“Bu görüşmeyle birlikte yeni bir sürece girilecek.”

“Apo ile görüşmeden sonra artık eski süreç tekrar edemez. Tekrar etmesi söz konusu olamaz. Herkes dinlendi, önderlik dinlendi. O zaman artık bu tartışmaların, bu değerlendirmelerin sonucu olacak yasa değişiklikleri ve bazı adımların atılması gerekiyor. Yoksa havanda su dövmek olur.”

“En başta önderliğin özgürlük koşullarının sağlanması lazım. Özgür ve sağlıklı çalışır konumda olması gerekiyor. Böyle bir tarihi sorun çözülecekse tabii ki Apo'nun çeşitli kişilerle, çevrelerle görüşmesi gerekir. Yoksa nasıl olacak? Şimdiye kadar devlet, komisyon görüştü, dinledi.”

“Artık Önderlik devletle görüşüyor, görüştü söylüyor ama topluma da söylemesi gerekiyor. Bir toplumsal sorundur. Topluma da anlatması, toplumun da ikna edilmesinde Önderliğin rol alması gerekiyor.”

“CHP İmralı'ya gitmeme kararı aldı. Tabii böyle yaklaşırsa CHP Kürt sorununda ciddi bir rol oynayamaz.”

“Birkaç seçimde de Kürtler yaklaşım nedeniyle CHP'yi başarılı kıldı. Belediye başkanlığı seçimlerini kazandı, cumhurbaşkanlığı seçiminde en yüksek oyu Kürtlerden aldı.”

“CHP Selahattin Demirtaş'ın adını ağzına almasın.”

“İşte Selahattin'i dillendiriyorlar. Selahattin şimdi gülüyordur bunlara. O tutum en başta Selahattin'e saygısızlıktır yani. Gitsinler sorsunlar bakayım Selahattin kabul eder mi? Onların bu tutumunu.”

“Selahattin Demirtaş da herkesten daha fazla o heyetin Önder'in yanına gitmesini ister. Kendi yanına değil, Önderliğin yanına gitmesini ister.”

“Bu bakımdan Selahattin lafını da ismini de dillerine almasınlar. Selahattin de bu halkın parçası, bu halkın içinden çıkmış değerli bir siyasetçi. Ve o da bütün Kürtler gibi Önder Apo'yu, Kürt halkının lideri olarak görüyor, başmüzakereci olarak görüyor.”

Kaynak: Haber Merkezi

GÜNÜN VİDEOSU

İsrail, Gazze’de masum sivilleri diri diri yaktı: Ateşkese rağmen katliam sürüyor

Gazze’de ateşkese rağmen katliam devam ediyor. İsrail’e ait İHA’lar Han Yunus’ta sivillerin kaldığı çadırları vurdu. Aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda masum insan diri diri yanarak can verdi. İsrail ordusu, “Sarı Hat” dışına geçerek hem Gazze’de hem Batı Şeria’da saldırıları tırmandırıyor. Filistin’de bilanço ağırlaşıyor.