Gülüşünü soldurduğunuz bu çocuğu unutmayın
FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe kalkışmasına direnirken şehit olan kahramanlardan biri de Halil Kantarcı'ydı. Bugün vefatının 4. yıl dönümü dolayısı ile anısına hatim ve dua programı gerçekleştirildi. Bir çocuk perdeye yansıtılan Halil Kantarcı'nın fotoğrafı görünce uzun uzun baktıktan sonra hıçkırıklara boğuldu. O çocuk FETÖ alçaklarının gülüşünü soldurduğu Kantarcı'nın büyük oğlu Ali Cihat'tan başkası değildi...
Bazı anlar vardır ki utancınızdan başınızı önüne eğer, yerin en dibine geçip kaybolmak istersiniz.
Bugün birçok kişi küçük bir çocuğun perdeye yansıyan fotoğraf karşısında nutku tutulup, gülüşü solup, hıçkıra hıçkıra ağladığı anlara tanık olduğunda tam da böylesi bir duyguya kapıldı.
Oysa hiçbirinin suçu değildi o gülüşün solması. Ama derinden sorumluluğunu hissettiler acıyı canlarının her parçasında, bedenlerinin her hücresinde hissettiler.
Küçük çocuk ağlarken çoğu o sele kapılıp gitti. Kimi gözlerini içlerine akıttı o an duydukları çaresizliği kimse görmesin diye.
O çocuk kim miydi? O çocuk 15 Temmuz darbe girimişinde FETÖ'cü alçaklara direnirken gece yarısı asker kıyafetine gizlenmiş hainlerin sıktığı kurşunlarla şehit olan Halil Kantarcı'nın büyük oğlu Ali Cihat'tı.
Bugün 4. şehadet yıl dönümü dolayısı ile Halil Kantarcı için hatim ve dua programı düzenlenmişti.
Çocukları da katıldı o programa Kantarcı'nın. Mekana gülücüklerle girdi her biri. Sonra Ali Cihat babasının perdeye yansıtılan fotoğrafını gördü. Önüne gitti. Önce başı önüne düştü. Elindeki bayrağı birkaç kez salladı. Sonra da yakındaki bir sandalyeye oturdu ve dizlerine kapanıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
Türkiye işte bu an ile yıkıldı bugün. Küçük bir çocuğun gülüşünü solduranlara lanet yağdı tüm dudaklardan ve yüreklerden.
