Katil zanlısı öyle iddialarda bulundu ki nutkunuz tutulacak!

Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan sanık Cemal Metin Avcı ile kardeşi Mertcan Avcı'nın yargılanmasına başlandı. Gültekin’in katil zanlısı Cemal Metin Avcı’nın ilk duruşmasında ek ifade verdiği ortaya çıkarken, iki erkek tarafından Pınar Gültekin’in evinde kendisine cinsel istismarda bulunulduğunu, Pınar’ın kendisine bu fotoğraflar ile şantaj yaptığını ileri sürdü.

Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Cemal Metin Avcı ile kardeşi Mertcan Avcı, Gültekin'in yakınları, baro temsilcileri, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, kadın hakları derneği üyeleri ve taraf avukatları katıldı.

Katil zanlısı öyle iddialarda bulundu ki nutkunuz tutulacak!

Duruşmada jandarma ve polis ekipleri tarafından geniş güvenlik önlemi alındı. Davayı takip etmek isteyen Pınar Gültekin'in yakınları, okul arkadaşları ve çok sayıda kadın derneği üyesi de adliyeye geldi.

Duruşma öncesi bazı kadın dernekleri "Kadına şiddete son, Pınar için adalet" pankartı açtı.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyesi bir grup adliye önünde açıklama yaptı.

'FİZİK KURALLARINA AYKIRI'

Duruşma öncesi Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin ve annesi Şefika Gültekin'in avukatı Rezan Epözdemir açıklama yaptı.

Katil zanlısı öyle iddialarda bulundu ki nutkunuz tutulacak! - Resim : 2

Avukat Epözdemir, Avcı'nın anne, baba ve ortağının da cinayetin failleri arasında yer aldığını düşündüklerini belirterek, "Soruşturmanın başından bu yana cinayetin tek başına işlenemeyeceğini söyleyerek, soruşturmanın genişletilmesi gerektiğini savunuyorduk. Çünkü bu durum hayatın olağan akışına aykırı. Birçok talebimiz değerlendirildi ve Mertcan Avcı tutuklandı. Ancak cinayetin tek başına işlenemeyeceğini düşünüyoruz. 183 santimetre boyundaki maktul, cenin pozisyonunda varile yerleştirilmiş, boğazında ip var. Önce odunla sonra benzinle yakılmaya çalışıldıktan sonra üzerine beton dökülmüş. Bunu bir kişinin paletle dereye atması fizik kurallarına aykırı. Başka faillerin de olduğunu düşünüyoruz. Ayten ve Selim Avcı ile Gökhan Orhan'la ilgili şikayetçi olmuştuk ancak beklemediğimiz bir şekilde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi. Karara itiraz ettik ancak başvurumuz reddedildi. İç hukukumuzda başka bir mekanizma kalmadı. O yüzden Adalet Bakanlığı'na kanun yararına bozma başvurusu yaptık. Bakanlık bu başvuruyu yerinde görürse kararı Yargıtay'a taşıyacak. Eğer müspet bakılmazsa Anayasa Mahkemesi'ne başvurup sonrasında AİHM'e başvurmayı düşünüyoruz" diye konuştu.

'ARA KARARLAR DOSYAYA BİR ŞEY KATMAYACAKTIR'

Bugünkü çok önemli olduğunun altını çizen Epözdemir, "Bugün iki sanık dinlenecek. Çapraz sorgudan doğrudan sorular soracağız. Müştekiler ve 10 sanık dinlenecek. Ara kararlardan rücu isteyeceğiz. Çünkü dosyaya hiçbir şey katmayacağını düşünüyoruz. Başsavcılık makamından dosyanın tevdiini isteyeceğiz ve esas hakkında mütalaanın verilmesini isteyeceğiz. Bugün en önemli duruşma olacak. Adalet Bakanlığı talebimizi olumlu karşılarsa iki dosya birleşecektir. Sanıkların SEGBİS'le dinlenme talebini kabul etmedik. Çünkü sanıkların jest, mimik ve vücut dili çok önemlidir. Münevver Karabulut cinayetinde bile olağanüstü bir durum yaşarken Cem Garipoğlu salona geldi ve çapraz sorguda sorular sorduk. Umarım bugün adaletin tecellisine katkı sunacak karar verilir" diye konuştu.

KATİL ZANLISI AVCI'NIN İFADELERİ KAN DONDURDU

Muğla'nın Menteşe İlçesinde vahşice öldürülen Pınar Gültekin'in katil zanlısı Cemal Metin Avcı bugün hakim karşısına çıktı. 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya Cemal Metin Avcı'nın ek ifadesi damga vurdu.

Avcı ek ifadesinde, Akyaka'da Pınar Gültekin'in evinde iki erkek tarafından cinsel istismara uğradığını, o anların fotoğraflarının çekildiğini, Pınar Gültekin'in bu görüntüleri kullanarak kendisinden tehdit ve şantajla aylarca para istediğini iddia etti.

"VÜCUDUMDA ELLER HİSSETTİM"

Avcı ek ifadesinde şunları söyledi:

“İlk olarak anlattığım her şey doğru. Fakat anlatamadığım, daha doğrusu anlatmaya utandığım birçok eksik var. Hala utanıyorum yazarken. Çünkü namusum, şerefim söz konusu. Ama bunları size anlatmak zorundayım" diyerek Pınar'ın Akyaka'daki eve taşınma sürecini anlattı. Nakliyatçıya parayı kendisinin verdiğini söyleyen Avcı, "Beni sürekli Akyaka'daki eve çağırdı. Ben de en son tamam dedim ve gittim. Eve girdim. Amacım 30 dakika oturup gitmekti. Aldığım şarabı açmaya başladı. Bana 'evi gezsene' dedi. Dolaştım, üst kat balkon derken, 2 bardak şarabı koymuştu. 'Araba kullanacağım içemem' dedim. 'İç bir bardaktan bir şey olmaz' diye ısrar etti. İçmeye başladık. Hemen içip gideyim diye düşünürken, şarap bitmek üzereyken başım dönmeye başladı. Gözüm kararıyordu, hareketlerim ağırlaştı. Sanki nefes alamaz gibi oldum. Noluyor falan derken gitmişim, bayılmışım. Vücudumda eller hissediyordum" dedi.

"UYANDIĞIMDA TÜM VÜCUDUM AĞRIYORDU"

Avcı ek ifadesinde şunları söyledi: "Ameliyat olduğumdaki gibi bir histi. Baygındım, gözlerim açılmıyor, kendimde değilim. Kendime geldiğimde koltukta çırılçıplak yatıyordum. Pınar beni elleriyle sarıyor 'hadi uyan, karın arayıp duruyor telefonu' diyordu. Ayıldım, ama tüm vücudum ağrıyor. Hızlı tepki veremiyor, anlayamıyordum. Hadi diyor. Karın sürekli arıyor, kalk kalk hadi diyordu. Ben 'ne oldu' dedim. 'Bu halim ne' dedim. 'Seviştik, uyuyakaldın' diyordu. 'Ben asla uyuyakalmam ne oldu' diyordum. Saat olmuş 23:30 civarı. Neredeyse 3,5 saattir kendimde değildim. 'Ne yaptın ne içirdin bana, uyuşturucu mu hap mı' diyorum. 'Yok bir şey' diyor. Ama tüm vücudum ağrıyor. Söylemesi zor ama kalçamın arka bölgesi de ağrıyordu. Hesap soracaktım ama karım sürekli arıyor diye yola çıktım. Yolda karımla konuştum işle alakalı. 'Depodaydım telefonu duymadım' falan dedim. İşyerime gelerek Pınar'ı aradım. 'Ne oldu ne yaptın, ne içirdin, ne yaptın sen bana' diye. Ben yarın geleceğim uzatma yarın konuşuruz, şu bu diye telefonu kapattı. Tartıştık telefonda, telefonu yüzüme kapattı. Ben çırılçıplak sevişir gibi fotoğraf çektiğini düşünüyorum daha ötesini düşünemiyordum."

"FOTOĞRAFTA ÇIPLAK YÜZÜSTÜ YATIYORDUM"

"Ertesi gün işyerime geldi. 'Üst kata oturalım' dedim. Aşağıya, cam kenarına en kalabalık yere oturdu. 'Çabuk anlat' dedim. 'Önce bira söyle' dedi. Bira geldi. 'Bunu sen istedin, benimle birlikte olup kurtulabileceğini mi sandın, sen bunu istedin. Oysa okulum bitene kadar ben burada oldukça metresin olabilirdim. Daha güzel olabilirdi. Bana bakacaktın, güzellikle değilse şimdi zorla bakacaksın. Telefonu çıkardı bana 3 tane fotoğraf gösterdi. Ben çıplak yüzüstü yatıyorum. Arkamda bir erkek, yüzü fotoda gözükmüyor. Cinsel organı arka tarafımda. Diğeri ben yan şekilde ayaklarım ayrı arkamda yine erkek üzerime doğru. Diğer fotoğrafta ise hem o şahıs, hem erkek önümde, arkamda erkeğin yüzü gözükmeyecek şekilde. Şahıs esmerimsi gibiydi. Az tüylü göbek yok denecek kadar az. Tüm hatırladığım bu."

"300 BİN LİRADAN FAZLA VERDİM"

“Görür görmez elindeki telefona yapıştım, elini kıracaktım neredeyse sinirden. 'Bırak bağırırım' dedi. 'Fotoğraflar başkasında da var' dedi. Tartışıyoruz ama dükkan kalabalık olduğu için hiçbir şey yapamıyorum. Başımdan aşağıya kaynar sular inmişti. Şahıs bana bakacaksın okulum bitene kadar, yoksa bu fotoğrafları sosyal medyada yayınlarım, hem senin, hem babanın işyerine, eşinin işyerine bastırıp bastırıp dağıtırım. Tüm Muğla sokaklarının direklerine asarım' dedi" diyerek Pınar Gültekin'e bu süreçte 300 bin liradan fazla para verdiğini, bazı mafyatik grupların kendisini tehdit ettiğini ifade etti.

"PARAYI VERİP FOTOLARI ALMAK İÇİN YAYLA EVİNE GÖTÜRDÜM"

"Borç batağına girdim. Hala bir sürü borcum var. O yüzden son zamanlar iyi geçinmeye çalışıp fotoğrafları almak istiyordum. Benden telefon almamı istedi. 'Ben zaten Muğla'ya geleceğim, geldiğimde sana haber vereceğim' dedi. Bana telefonu ve her ihtimale karşı parayı hazırlamamı söyledi. Karım görmesin diye telefonu yayladaki eve bıraktım. Beni AVM'den al dedi. Yanıma 19-20 bin lira para aldım. Parayı verip fotoları alayım diye. Yayla evinde telefonu ve parayı vererek fotoları istedim. 'Çık hayatımdan' dedim. Bana ömür boyu bakacaksın diyerek bağırıp çağırdı. Çantasından bıçak çıkarıp boğazıma doğru salladı. Hiç beklemiyordum. Kurtulmak için dirseğimi siper etmeye çalışırken kolumu bıçak kesti" diyerek Pınar'ı öldürdüğü anları yeniden anlattı ve telefonu fotoğrafların görülmesini istemediği için kırdığını ekledi.

"BİR ERKEK İÇİN ÇOK ZOR"

"Ayrıca 19 Temmuz Pazar günü Pınar'ın kardeşi S. Gültekin beni aradığında WhatSapp'tan bir sürü cevapsız çağrı vardı. Sonra ben normalden aradım. İyi ki de normal aramışım. Kaydı çıkar. S. Gültekin, kardeşim seni sürekli tehdit edip para alıyordu. Tamam kardeşimin yaptığı doğru değil biliyoruz, ama kardeşime ulaşamıyoruz. Sen biliyor musun' dedi. Yani benden tehdit ve şantaj ile para aldığını tüm ailesi de biliyordu. Bu anlattıklarımı en başından anlatamadığım için çok özür dilerim. Her şeyi doğru ama eksik anlatmıştım. Çok utanıyorum anlatamadım. Hala utanıyorum. Bir erkek için çok zor" dedi.

OLAY

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz'da Akyaka Mahallesi'nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı.

Ailesinin, Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada Gültekin'i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.

Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de delilleri görünce bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin'i bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra varille Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmişti. Avcı, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.

AJANSLAR

Katil zanlısı öyle iddialarda bulundu ki nutkunuz tutulacak! ile ilgili etiketler pınar gültekin
GÜNÜN VİDEOSU

ABD polisi kampüse girdi... Filistin destekçisi üniversite öğrencilerine sert müdahale!

ABD polisi, Kaliforniya Üniversitesi’ndeki Filistin destekçisi göstericilerin kampına bariyerleri yıkarak ve ses bombası atarak girdi. Kampüste tansiyon giderek yükselirken polisin sert müdahalesi saniye saniye kamerada.