Sabah yazarı Faruk Erdem’in aktardığına göre, Türkiye’de emeklilik sisteminde 16 milyon dosya bulunurken, 1.8 çalışana 1 emekli düşüyor. İdeal oran ise 4 çalışana 1 emekli. Bu dengenin sağlanamaması, sosyal güvenlik sistemini zorlarken emekli maaşlarının yükselmesini de engelliyor.
Emeklilikte sistem değişiyor! Yüksek maaş almak isteyenler dikkat! Prim günü sayısı emekli maaşını artıracak
Emeklilik sisteminde heyecan verici bir değişim kapıda. Orta Vadeli Program (OVP) kapsamında açıklanan yeni düzenlemeler, çalışanların daha uzun süre sistemde kalarak hem daha yüksek maaş almasını hem de prim gün sayısına bağlı olarak emekli aylığının artmasını hedefliyor. Peki, bu yeni sistem neler getiriyor? Emekli maaşını artırmak isteyenler nelere dikkat etmeli? İşte 29 Mayıs 2025 tarihli güncel detaylar…
Yeni sistemle: Prim gün sayısı maaş hesaplamasında daha etkili olacak.
Yüksek prime esas kazanç (brüt maaş) ve uzun çalışma süresi, emekli aylığını artıracak.
Sistemde kalmayı teşvik eden düzenlemeler, çalışanları daha uzun süre sigortalı olmaya yönlendirecek.
Emekli maaşı nasıl hesaplanıyor?
Mevcut sistemde emekli maaşı, üç farklı dönem için hesaplanıyor:
1999 öncesi: Yüksek Aylık Bağlama Oranı (ABO) ile avantajlı.
2000-2008 arası: Orta seviye hesaplama.
2008 sonrası: Daha düşük ABO ve çarpanlar.
Hesaplamada kullanılan kriterler:
Prime Esas Kazanç (SPEK): Çalışırken ödenen primler.
Aylık Bağlama Oranı (ABO): Dönemlere göre değişiyor.
Güncelleme Katsayısı: Enflasyon ve büyüme oranlarına bağlı.
Yıllık enflasyon ve büyümenin %30’u.
Erdem, “1999 öncesi çalışması fazla olanlar daha avantajlı. Ayrıca, dilekçe verilen yıl maaşınızı etkileyebiliyor,” diyor.
2025’te emekli olmak avantajlı mı?
Güncelleme katsayısı, yıldan yıla maaş farkı yaratıyor. Örneğin, 2024’te emekli olanlar, 2023 enflasyon ve büyüme oranları sayesinde 2025’tekilere göre %30 daha yüksek maaş aldı. 2025-2026 arasında da benzer bir durum bekleniyor. Erdem, “Enflasyon düştükçe güncelleme katsayısı azalıyor. Bu nedenle 2025’te emekli olmak, 2026’ya kıyasla daha avantajlı olabilir,” diyor.
Sabit güncelleme katsayısı çözüm olabilir
Güncelleme katsayısındaki değişkenlik, yıllar arasında maaş farklarına neden oluyor. Erdem, “Sabit bir güncelleme katsayısı belirlenirse bu sorun ortadan kalkar. Kamu Denetçisi Abdullah Cengiz Makas, TBMM’ye bu yönde yasal düzenleme önerdi,” diyor. Sabit katsayı, emekli maaşlarındaki dalgalanmayı önleyebilir.
Çok çalışan az maaş mı alıyor?
Erdem, “Bu iddia doğru değil. Ne kadar çok prim ödenirse maaş o kadar artıyor,” diyor.
Ancak: Asgari ücretten prim ödeyenler (özellikle Bağ-Kur’lular) düşük maaş alıyor.
Yüksek prim ödeyip sonradan asgari ücrete düşenlerde maaş hesaplamasında kayıp yaşanıyor.
Yeni sistemde, çalışma gün sayısı ve yüksek prim ödemeleri maaş artışında kilit rol oynayacak.
Önerilen çözümler neler?
Erdem, emekli maaşlarındaki sorunları çözebilecek önerileri şöyle sıralıyor:
Karma sistemin sadeleştirilmesi: Üçlü yapı yerine tek ABO ve güncelleme katsayısı.
Çalışmayı teşvik: Yüksek prim ödeyenler daha yüksek maaş alacak.
Sabit güncelleme katsayısı: Yıllar arasındaki maaş farklarını ortadan kaldırır.
Aylık enflasyon artışı: 6 aylık zam yerine her ay enflasyon oranında artış, maaş erimesini önler ve refah payı tartışmalarını bitirir.
Taban maaş uygulaması devam edecek mi?
Taban maaş, düşük maaş alan emekliler için büyük bir avantaj. Örneğin, 8-9 bin TL maaş alan bir emekli, Hazine desteğiyle 14.469 TL alıyor. Temmuz 2025’te bu rakamın artması bekleniyor. Ancak taban maaşa yakın maaş alanlar için bazı sorunlar yaşanıyor. Erdem, “Taban maaşın geleceği henüz net değil,” diyor.