Çelişki düğümü... Rezan Epözdemir’in ifadesi ortaya çıktı! HTS, WhatsApp ve bonolar tartışması

stanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü iki soruşturmada gözaltına alınan avukat Rezan Epözdemir, “rüşvet vermeye aracılık etme” suçundan tutuklandı. Dosyada yer alan HTS/baz tespitleri, WhatsApp yazışmaları ve ofiste ele geçirilen bonolar tartışma yaratırken; Epözdemir’in savcılıktaki beyanı ile teknik tespitler arasındaki tarih ve ilişki çelişkilerine dikkat çekiliyor.

Rezan Epözdemir, savcılık ifadesinde Cengiz Çallı ile 2007’den beri tanıştıklarını, 2020’den itibaren vekâlet ilişkisi bulunduğunu, sosyal ilişkilerinin ise “nadir” olduğunu söylüyor.

2021 Haziran’dan sonra “iş yoğunluğu nedeniyle” Çallı ile görüşmediğini belirtiyor. Buna karşın 07–08 Temmuz 2021 tarihli WhatsApp ve baz/HTS tespitleri ile 09 Temmuz 2021 tarihli bono kaydı, “görüşmeme” beyanıyla çelişen bir tablo ortaya koyuyor.

ATALAY DEMİRBAŞ İDDİALARI

Epözdemir, Atalay Demirbaş’la 2018’de vekâlet ilişkisi kurduğunu, “dolandırıcı olduğunu öğrenip bıraktığını”, Demirbaş’ın kendisine “yıllardır şantaj yaptığını” savunuyor. Savcılık cephesinde ise Demirbaş beyanları; HTS ve WhatsApp kayıtlarıyla desteklenerek iddia makamına ek ağırlık kazandırıyor.

 

“MAKARON” DOSYASI VE RÜŞVET İDDİASI

İddia, 150 bin doların 75 bini tahliyeden önce, 75 bini tahliyeden sonra verilmek üzere planlandığı yönünde. Epözdemir, 07.07.2021 WhatsApp yazışmalarının rüşvetle ilgisi olmadığını, söz konusu paranın “borç-alacak” ilişkisi olduğunu ileri sürüyor; ancak resmî kayıt/ödeme planı sunmadığı vurgulanıyor. Yazışmalarda kendi isminin geçmesini de “tarih ve içerik uyuşmazlığı” ile açıklıyor.

BONOLAR VE YÜKSEK MEBLAĞLAR

Ofiste bulunan iki bono (toplam 2,49 milyon TL) için “hukuka aykırı delil” itirazı yapan Epözdemir, içerik hakkında konuşmuyor; fakat parantez içinde Çallı’nın gayrimenkul alım-satımlarından doğan borçlarını ödediğini belirtiyor.

Bir yandan “hukuka aykırı delil” diyerek susma, diğer yandan bonoları “alacak belgesi” sayma tavrı; zımnî kabul olarak yorumlanabilecek bir çelişki eleştirisine konu oluyor.

 

KİŞİSEL VERİ SORGULAMA VE TATİL MASRAFLARI

Kürşat Yılmaz ve Atalay Demirbaş’ın kişisel veri sorgulamalarına dair beyanlarını reddeden Epözdemir, “vekâletsiz de dosya incelenebilir” diyor. Tatil/lüks restoran iddialarını “hatırlamadığını” ve “hukuksuz delil” olduğunu belirterek geçiştiriyor.

ARAÇ TAHSİSİ

Epözdemir, kendi adına kayıtlı 34 EP 1313 plaka aracın, Çallı’nın koruma şerhi kapsamında kullanıldığını kabul ediyor; bunu “eşine tahsis” ya da “araç problemi” gerekçeleriyle açıklıyor.

 


İŞTE SAVCILIK İFADESİ

İfademe başlamadan önce...

"İfademe başlamadan önce bu soruşturmanın 2802 sayılı kanunun 86. Maddesi uyarınca HSK müfettişleri tarafından yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum. Buna ilişkin Yargıtay Genel Ceza Kurulunun ve Anayasa Mahkemesinin emsal kararlarını sunuyorum. Ayrıca Atalay DEMİRBAŞ isimli şahıs hakkındaki aynı eylem ile ilgili dosya bahsetmiş olduğum gerekçe ile Hakimler Savcılar Kuruluna gönderilmiştir. Buna ilişkin evrakı da dosyaya delil olarak sunuyorum. Bu sebeple dosya HSK'ya gönderilmeli ve kıymetli evrak olanlar tarafımıza iade edilmelidir. Özel hayata ilişkin dosya kapsamına giren evraklar ise imha edilmelidir. Soruşturma yetkisi olmayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının delil toplama yetkisi de bu sebeple yoktur. Ayrıca iddiaları kabul etmemekle birlikte Atalay DEMİRBAŞ isimli şahsın rüşvet olduğunu iddia ettiği paranın Cengiz ÇALLI tarafından Bakırköy İlçe sınırları içerisinde bulunan ikametinden alındığına dair iddia karşısında soruşturmanın Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu sebeple İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma işlemleri kapsamında elde edilen delillerin tamamı 'Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir' ilkesi gereği hukuka aykırıdır. Delil olarak kullanılamaz

Soru-1:Cengiz Çallı isimli şahsı tanıyıp tanımadığı, hangi yıllardan itibaren ne sıklıkla görüştükleri hususu soruldu:

Cengiz ÇALLI isimli şahıs 2007 yılında Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığında Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapmaktaydı. Ben de aynı dönem İstanbul Barosu'nun aynı bölgede temsilcisiydim. Tanışıklığımız burada başlamıştır. Ayrıca Cengiz'in 2020 yılından itibaren vekaleti bendedir. Bu vekaletlerin bir örneğini dosyaya sunuyorum. Cengiz ÇALLI isimli şahıs ile tatile ya da mesai dışında yemeğe gittiğimi hatırlamıyorum. Cengiz ÇALLI'nın soruşturmasını yürüttüğü hiçbir dosyaya vekalet sunmadım. 2021 yılı Nisan ayı sonrasında işlerimin çok yoğunlaşması sebebiyle Cengiz ÇALLI'yı makamında ziyaret etmedim. Ancak bu tarihin öncesinde adliyeye gittiğimde uzun süredir olan tanışıklığımız sebebiyle kendisini ziyaret ederdim. Ayrıca birlikte yapılan tatil ya da birlikte yenilen yemek taraflar arasında bir dosya ilişkisi yoksa hukuki bir sorun değildir.

Son olarak söyleyeceklerim şunlardır. Birinci olarak dosyanın yukarıda sebebini izah ettiğim üzere ivedilikle HSK'ya gönderilmesi gerekmektedir. İkinci olarak hukuksuz delil kısmına tekrar dikkat çekmek istiyorum. Elde edilen delillerin tamamı hukuksuzdur. Bu deliller ile başlatılan soruşturmalar da hukuksuzdur.Meskur delillerin tarafımıza iade edilmesini talep ediyorum. Ayrıca varsa hukuksuz deliller ile başlatılan diğer soruşturmaların da sona erdirilmesi gerekmektedir. CMK 141 uyarınca bu soruşturmaları yürüten makamların da rucuen tazminat sorumluluğu olduğunu hatırlatmak isterim.

Benim olay tarihi itibariyle delil karartma ve mevcut pozisyonum itibariyle kaçma şüphem yoktur. Aynı madde uyarınca açıkça yetkisiz adli kontrol ve arama işlemi sebebiyle tazminat hakkımı saklı tutuyorum. Oğlumun Londra'da dil eğitimi vardır. Soruşturma tarihinden çok önce olan 23 Temmuz tarihinde Londra biletleri gidiş dönüş şeklinde alınmıştır. Mevcut adli kontrolün daha fazla hak kaybı olmaması adına evveliyetle kaldırılması ve açıkladığım sebeplerle herhangi bir adli kontrol tedbiri uygulanmaksızın serbest bırakılmayı talep ediyorum. Uçak rezervasyonlarına ilişkin belgeleri de dosyaya sunuyorum. Aleyhimde beyanda bulunan şahıslar hakkında TCK'nın 267. Maddesi uyarınca iftira suçundan resen soruşturma başlatılmasını talep ediyorum."

 

SEVK YAZISI 

Sevk yazısı…

"Şüpheli Rezan EPÖZDEMİR'in Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/2561 soruşturma sayılı dosyasında tutuklu bulunan Zekeriye Yurtçak ve Ahmet Mesut Yurtçak isimli şahısların tahliyesi ve akabinde ev hapsi şeklinde uygulanan adli kontrol tedbirlerinin kaldırılması hususunda rüşvete aracılık ettiğine ve bu suretle de menfaat temin ettiğine ilişkin ihbar üzerine yürütülen soruşturma işlemleri kapsamında 07/07/2021 tarihli bir whatsapp konuşma kaydına ulaşıldığı, bu konuşma kaydının soruşturmayı yürüten ve daha sonra aynı olaydaki rüşvet eylemisebebiyle meslekten ihraç edilen Cengiz ÇALLI ile Atalay DEMİRBAŞ isimli şahıs arasında geçtiği, mesaj içeriklerinde rüşvet olarak alınan paranın "Rezan" isimli bir şahsa götürüleceğine dair ibarelerin bulunduğunun anlaşılması üzerine Atalay DEMİRBAŞ isimli şahsın aynı olaydaki eylemleri sebebiyle Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 2022/33 Esas sayılı dosyasında sanık sıfatıyla yargılanması sebebiyle mükerrer soruşturmaya sebebiyet vermemek adına tanık sıfatıyla celbinin sağlandığı, Atalay DEMİRBAŞ'ın tanık sıfatıyla alınan beyanlarında özetle; "Bu görüşmede Rezan olarak geçen kişi Rezan EPÖZDEMİR'dir.Nurbari ERŞAHİN ile Zekeriya YURTÇAK isimli şahıs Makaron dosyasında birlikte şüpheliydiler. Operasyon dosyası o dönem Bakırköy Adliyesinde savcı olarak görev yapan Cengiz ÇALLI'daydı.Dosyada yapılan ilk operasyonda Nurbari tutuklanmadı.

Zekeriya ise tutuklanmıştı. Nurbari ERŞAHİN bana senin Cengiz Çallı ve Rezan'la aran iyidir, görüş dosyada bize yardımcı olsunlar dedi. Bunun üzerine ben hem Rezan ile hem de Cengiz ÇALLI ile görüştüm. Cengiz ve Rezan bana 150.000 dolar rüşvet karşılığında tahliye yapabileceklerini söylediler. Durumu Nurbari ERŞAHİN'e ilettim. ", " 150.000 dolar rüşvet Zekeriya'nın tahliyesi karşılığında gayri resmi ortağı olan Nurbari ERŞAHİN tarafından bana getirildi. Bu paranın 75.000 dolarlık kısmı ise dosya kapsamında bulunan Rezan EPÖZDEMİR'in isminin geçtiği whatsapp kayıtlarının olduğu gün olan 07/07/2021 tarihinde ya da bir gün sonrasında Cengiz ÇALLI tarafından benim ikametimden alındı. Cengiz parayı alırken parayı Rezan'a vermek üzere ofisine götüreceğini söyledi. Ancak ayrıldıktan sonra Rezan ile buluşup dışarıda da vermiş olabilir. Nerede buluştuklarını bilmiyorum." şeklinde beyanda bulunduğunun anlaşıldığı, Atalay Demirbaş'ın iddialarının doğruluğunun tespiti amacıyla Rezan EPÖZDEMİR isimli şahıs ile Cengiz ÇALLI isimli şahsın HTS/BAZ kayıtları temin edilerek yapılan çalışmada 08/07/2021 tarihinde Cengiz ÇALLI'nın Atalay DEMİRBAŞ'ın iddia ettiği gibi Atalay'ın ikametine gittiği, akabinde aynı gece Rezan EPÖZDEMİR ile ortak BAZ verdiğine dair tespitin yapıldığı, her ne kadar şüpheli savunmasında beyanlardaki tarihin uyumsuz olduğunu belirtmiş ise de dosya kapsamında alınan olaya ilişkin diğer whatsapp kayıtlarında rüşvetin yanlızca tahliyeye değil, adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına da ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca yine diğer whatsapp mesaj kayıtları incelendiğinde Zekeriye YURTÇAK isimli şahsın tahliye tarihi olan 15/06/2021 tarihinden 2 gün sonrasına ait olan ve Atalay DEMİRBAŞ ile Nurbari ERŞAHİN, Selahattin GÜNDÜZ, Gökhan AYDENİZ arasında 17/06/2021 ve 18/06/2021 tarihlerinde yapılan yazışmalardan para konusunda sorun yaşandığını, istenilen paranın verilemeyeceği yönünde açıklamalar bulunduğu anlaşılmıştır.

Ayrıca Zekeriye YURTÇAK ve Ahmet Mesut YURTÇAK hakkındaki ev hapsi şeklinde verilen Adli Kontrol Kararının kaldırılması veya Adli Kontrol tedbirinin değiştirilmesi ile ilgili 16/07/2021 ve 23/08/2021 tarihlerinde itirazın reddine karar verilmesine rağmen 27/08/2021 tarihinde aynı konu hakkında tekrar talepte bulunulduğu, whatsapp yazışmaları ile HTS kayıtlarına göre o tarihlerde izinli olan Cengiz ÇALLI'nın süreci takip ettiğinin ve neticede talep doğrultusunda 29/08/2021 tarihinde karar verildiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla rüşvete konu anlaşmanın 29/08/2021 tarihinde tamamlandığı anlaşılmış olup açıklanan sebeplerle tarihler arasındaki uyumsuzluğun olağan olduğu değerlendirilmiştir.

Her ne kadar şüpheli Rezan EPÖZDEMİR ifadesinde Atalay DEMİRBAŞ'ın aynı dosya kapsamında HSK müfettişlerine, yargılandığı dosyalar kapsamında sorgularında verdiği beyanlar ile iş bu dosya kapsamında verdiği beyanların çelişkili olduğunu ifade etmiş ise de Atalay DEMİRBAŞ'ın bu dosyalarda şüpheli sıfatıyla ifade verdiği, dolayısıyla kendini suçlayıcı beyanlarda bulunmaktan kaçınmış olmasının olağan olduğu değerlendirilmiştir. Yapılan arama işleminde biri 01/04/2021 düzenleme tarihli 1.560.000 TL bono, diğeri ise 09/07/2021 düzenleme tarihli 930.000 TL bedelli borçlusu Cengiz ÇALLI, alacaklısı Rezan EPÖZDEMİR olan 2 adet bono ele geçirilmiştir. Cengiz ÇALLI ile şüpheli Rezan EPÖZDEMİR'in BAZ

kayıtlarına göre 08/07/2021 tarihinde gece saatlerinde ortak BAZ verdikleri hususu göz önüne alındığında bahse konu 09/07/2021 düzenleme tarihli bononun bu görüşmede düzenlendiğine ve rüşvet alınan paranın Cengiz ÇALLI'da kalması karşılığında Rezan EPÖZDEMİR'e bu bonoyu verdiğine dair kanaat oluşturmuştur. Bu husus şüpheliye sorulduğunda şüphelinin Cengiz ÇALLI'ya daha önce borç verdiğini, bu bonoların verdiği borç sebebiyle düzenlendiğini, ödeme sonrası yeni bir bono düzenlendiğini beyan etmiş ise de ne borç verildiğine ne de borcun geri ödendiğine dair delil niteliği taşıyan herhangi bir belgeyi ibraz edemediği anlaşılmıştır. Ele geçirilen bonoların toplam bedelinin 2.490.000 TL olduğu, bonoların düzenlendiği tarihte Hakim-Savcı maaşlarının ortalama 11-12 bin TL olduğu, kaba bir hesapla Cengiz Çallı'nın aldığı maaştan yaklaşık 18 yıl hiçbir harcama yapmadan ancak ödeyebileceği bir tutara tekabül ettiği, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, şüphelinin savunmalarının açıklanan sebeplerle suçtan kurtulmaya yönelik olduğu değerlendirilmiştir. Şüphelinin savunmasında 2021 yılı Haziran ayı itibariyle Cengiz ÇALLI'ya vermiş olduğu borcu ödemesi için baskı yaptığını beyan etmiş ise de 09/07/2021 tarihinde 930.000 TL bedelli bir bono ele geçirildiği, şüphelinin verdiği borcun iadesini istemesine rağmen tekrar borç vermesinin de hayatın olağan akışına aykırı olduğu değerlendirilmiştir.

Şüpheli savunmasında Cengiz ÇALLI isimli şahıs ile tatile ya da mesai dışında yemeğe gittiğini hatırlamadığını beyan etmiş ise de şüpheliden ele geçirilen dijital materyaller üzerinde yapılan incelemede birlikte birden fazla kez tatile gittiklerine ve tatil ücretlerinin Rezan EPÖZDEMİR'e fatura edildiğine dair belgelere ulaşılmıştır. Tatil ve yemek ücretlerinin Rezan EPÖZDEMİR tarafından ödendiğine dair tutarlı tanık beyanları da bulunmaktadır. Şüphelinin ifadesinde olay tarihinde Cengiz ÇALLI'nın katibi olarak görev yapan ve hakkında rüşvet eylemlerinde Cengiz Çallı tarafından Rezan EPÖZDEMİR ile irtibat kurmak için kullandığına dair iddialar bulunan Kürşat YILMAZ isimli şahsı sadece Cengiz ÇALLI'nın yanında gördüğüne, herhangi bir temasının olmadığına dair beyanı karşısında Kürşat YILMAZ isimli şahsın dijital materyallerinde Rezan EPÖZDEMİR ile olan Whatsapp mesaj kayıtları olduğu, ayrıca Rezan EPÖZDEMİR tarafından Kürşat YILMAZ'a bir adet imzalı forma hediye edildiğine dair tespitler de bir çelişki olarak ortaya çıkmaktadır.

Şüpheli her ne kadar ifadesinde kabul etmediğini beyan etmiş ise de Cengiz ÇALLI'nın UYAP üzerindeki savcılık rolü üzerinden vekaletle takip ettiği ya da vekalet sunmayı düşündüğü dosyalarda tarafların kişisel veri niteliğindeki adres, kimlik numarası, telefon numarası gibi bilgileri sorguladığına dair tutarlı tanık beyanlarının olduğu da anlaşılmıştır. Cengiz ÇALLI adına verilen koruma kararı kapsamında iki araçlık şerh hakkının birinin şüpheli

Rezan tarafından kullanıldığı iddiasına ilişkin yapılan araştırmada şüpheli Rezan EPÖZDEMİR adına kayıtlı 34 EP 1313 plaka sayılı aracın 12/06/2019 - 05/10/2021 tarihleri arasında Cengiz ÇALLI'ya verilen koruma kararı kapsamında şerh edildiğine dair tespitin yapıldığı, şüphelinin savunmasında tam olarak hatırlamamakla birlikte Cengiz'in eşinin kullanımı için ya da Cengiz'in aracında bir problem olduğu için ivazlı tahsis şeklinde bahse konu aracı Cengiz ÇALLI'ya verdiğini beyan etmiş ise de bu yönde bir belge sunamadığı gibi bedelin kendisine ne zaman ne şekilde ödendiğine dair de tutarlı bir savunma yapamadığı ve somut belgelere dayalı bir delil ibraz edemediği dolayısıyla bu beyanının da suçtan kurtulmaya yönelik olduğu anlaşılmış olup Cengiz ÇALLI ile Rezan EPÖZDEMİR arasındaki ilişkinin iddia edildiği gibi normal bir tanışıklıktan öte olduğunu ortaya koymaktadır. Şüphelinin yargı camiası içerisindeki başka şahıslar ile benzer irtibat ve eylemlerinin tespiti hususunda kapsamlı soruşturmalar devam etmektedir."

GÜNÜN VİDEOSU

İsrail, Gazze’de masum sivilleri diri diri yaktı: Ateşkese rağmen katliam sürüyor

Gazze’de ateşkese rağmen katliam devam ediyor. İsrail’e ait İHA’lar Han Yunus’ta sivillerin kaldığı çadırları vurdu. Aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda masum insan diri diri yanarak can verdi. İsrail ordusu, “Sarı Hat” dışına geçerek hem Gazze’de hem Batı Şeria’da saldırıları tırmandırıyor. Filistin’de bilanço ağırlaşıyor.