Super Haber
İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
11 °
Son Dakika
Gündem
Ekonomi
Emlak
Otomobil
Kobi
Tarım
Kripto Para
Dünya
Spor
Teknoloji Youtube
    1. Haberler
    2. Foto Galeri
    3. Gündem
    4. Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu?
    05.07.2025 16:24 | Güncellenme: 05.07.2025 16:48

    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu?

    Mehmed Mazlum Çelik
    Mehmed Mazlum Çelik [email protected]

    Orman yangınları yurdun dört bir yanını kuşatmış durumda. Neredeyse her gün bir yangın haberi ile sarsılıyoruz. Dünyada ağaçla ünsiyeti en güçlü medeniyet İslam medeniyeti, millet ise Türkler iken bu tabloyu çaresizce izlememiz vicdanları kahrediyor.

    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu? - Sayfa 1

    Türk - İslam kültürü ve ağaç hassasiyeti

    İslam, yaratılışı bir ağaç ile başlatır;

    “Ey Âdem! Sen ve eşin cennette yerleşip dilediklerinizden yiyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın! Sonra zalimlerden olursunuz.” (Araf 19)

    Benzer şekilde İslam öncesinde Türk tarihi de ağaç kültü ile başlatılır. Bilge Kağan yazıtında Türklerin çıkış membaı olarak Ötüken gösterilir. Ötüken büyük ve gür bir orman anlamına gelmektedir.

    İslam Peygamberi kıyametin kopacağı aşikar olsa Müslüman’a son görev olarak ağaç dikilmesini emreder;

    “Kıyâmet kopuyor olsa ve birinizin elinde bir fide bulunsa, kıyâmet kopmadan onu dikebilirse bunu hemen yapsın!”

    17
    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu? - Sayfa 2

    İslam öncesi Türk tarihinde ağaç ana ve baba gibi kutsal kabul görülmektedir;

    “Çocuklar büyüyünce anne babalarını sordular. Onlar da o iki ağacı gösterdiler.”

    İslam’ın büyük halifesi Hazreti Ömer, kendisini ziyarete gelen Bizans elçisine Allah’ı gözüyle görmek isterse bir ağacın gölgesine bakmasını tavsiye eder;

    “Ağacın gölgesinde uyuyan Allah’ın gölgesini seyret.”

    Osmanlı Devleti kurulurken de hem Türk kültüründeki ağaç kültü hem de İslam’daki ehemmiyetine binaen bir ağaç teolojisi üzerine inşa edilmiştir. Osman Gazi’nin rüyasını tevil eden Şeyh Edebali, Osmanlı’nın kuruluşunu ağacın heybeti ve kutsiyeti üzerine inşa eder.

    Eyüp Sultan, Hayme Ana, Yunus Emre gibi manevi uluların mezarlarını heybetli kılan şey ağaçlardır. Bu yüzden bir mezarın etrafında ölene rahmeti mücessem hale getirmek için ulu ağaçlar dikilmektedir. Ziyaret enden kişinin huzurda, ağacın esintisi ve gölgesiyle huşu bulduğunu hangimiz inkar edebilir.

    Ağaca bu denli hassasiyetli olmamız bizi yanıltmasın. Tarihimiz kundakçılarla doludur.

    Bu yüzden tarihte ilk itfaiye teşkilatını kuran millet biziz.

    27
    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu? - Sayfa 3

    Yangın travmalarımız

    Türk’ün tarihinin bir diğer parçası da ne yazık ki yangınlardır; çünkü tarihimiz gösteriyor ki kundakçı zihniyet tarihin her döneminde bu millete büyük acılar çektirmişti.

    Yabancı seyyahların neredeyse tümünün eserlerinde ortak olan en önemli nokta yangınlardır.

    Örneğin Seyyah Tournefort da İstanbul’un kanayan yarası yangınları şu sözlerle dile getirecekti;

    “Karaya ayak bastığımız Galata'daki evler alçaktı, çoğu tahta ve kerpiçle yapılmıştı; böylece, yangın çıktığında, bir günde binlereesi yanıp kül oluyordu: Talan yapmak niyetinde olan askerler ya da yataklarında tütün içen Türkler burada bazen yangın çıkarıyorlardı; canlarını kurtarıp yalnızca evlerinden olanlar hemen teselli oluyorlardı; çünkü ev çok ucuza yapılabiliyordu.

    Karadeniz kıyıları gerektiğinde her yıl bütün İstanbul'un yeniden inşa edilebilmesine olanak verecek kadar kereste sağlayabilecek yetenekteydi; ne var ki, ailelerin çoğu mallarını yitirdikleri için bütünüyle perişan olmuşlardı.

    Eğer yanan iki ya da üç bin evden söz ediyorsak, bunun pek önemi yoktur: Yangın iki yüz adım kadar yaklaş tığında, hele de Türklerin karayel adını verdikleri kuzeydoğu rüzgârı kudurmuşçasına esiyorsa, kendi evinin yıkıldığını ve yağmalandığını görme acısı sık sık yaşanıyordu” (Tournefort Seyahatnamesi)

    37
    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu? - Sayfa 4

    Yeniçeriler, ganimet elde etmek için sık sık kazan kaldırıp padişah devirirdi; ama bundan daha sık yaptıkları cürüm yangın çıkartmaktı.

    Bilhassa gayrimüslim mahallelerini yağmalamak için işlenen bu cürüm hafızalarımızda yangınların büyük bir travmaya dönüşmesine neden olmuştur. Koca İstanbul neredeyse her elli senede bir baştan aşağı yanarak kıyamet adeta mütemadiyen payitahtta prova edilmekteydi.

    Bu soruna çözüm de bir Türk mucitten gelecekti.

    47
    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu? - Sayfa 5

    İtfaiye teşkilatını ilk kuran millet

    İtfaiye teşkilatını tarihte ilk kez kurumsal bir yapı ve modern teçhizatla kuran milletin Türkler olması da tesadüf olmasa gerek.

    İtfaiye teknolojisinin başlangıcı tulumbanın icat edilmesiyle başlar.

    Gerçek Ahmet isimli mucidin bulduğu teknolojiyi Nevşehirli İbrahim Paşa, padişaha şu sözlerle arz eder;

    “Tulumba îcâdı bir eser olup du‘â-yı hayra bâ‘is olacağı emr-i mukarrerdir. Tulumbacıbaşı Azeb Kapısı’nda olmayıp İstanbul yakasında olması suhûlet görünür. Karşı yakaların ihrâkı tez def‘ olup güçlük yokdur. Eğer Tersâne için ol tarafda bulunmaları münâsib görülmüş ise nitekim değildir”

    57
    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu? - Sayfa 6

    Mealen Tulumbacıların İstanbul’a huzur getireceğini belirten Sadrazam bu işle meşgul olan birliklerin ordunun içinde müstakil bir yapıya dönüştürülmesi için çabalar.

    Tulumbacılar ocağı kurulduktan sonra yine tarihteki ilk yangın yönetmeliğinin mucidi de biziz;

    “İstanbul’da yaşayan herkes, evinin üzerine çıkabilecek uzunlukta yeteri kadar merdiven bulundurmak zorundadır. Evlerde su dolu büyük bir fıçı her zaman hazır tutulacaktır.

    Yangın çıktığında hiç kimse, evim yanmaya başladı diye korkup yangın mahallini terk ederek kaçmamalıdır. Yakınları ve komşularıyla beraber, yeniçeriler yetişinceye kadar yangına müdahale etmeli, söndürmeye çalışmalıdırlar.

    İstanbul kadısı bu tedbirleri halka duyuracak; zaman zaman uyaracak ve çarşıya yakın, yangın riski taşıyan mahalleleri her iki-üç ayda bir kontrol edecek, varsa eksiklikler, kısa zamanda tamamlanması hususunda uyarıda bulunacaktır. Buna rağmen evlerinde merdiven ve su dolu fıçı bulundurmayan olursa cezalandırılacaktır.”

    67
    Büyük yangın travmamız! Tarihte ilk itfaiye teşkilatını neden Türkler kurdu? - Sayfa 7

    İlerleyen yıllarda alınan bir diğer önemli karar da İstanbul’da bitişik nizam evlerin yasaklanmasıydı; çünkü tulumbacıların yangınları söndürürken buldukları en önemli yöntemlerden birisi de yıkımdı. Yani yangın yayılmadan bir ev yangını durdurmak ve ateşin sıçramaması için yıkılırdı. Bu durumun acı tablolara neden olması sebebiyle bitişik nizam ev yapımı yasaklanmış ve bunun İslami ahlaka da aykırı olduğu ilan edilmişti.

    Velhasıl-ı kelam, ormanlarımız yanarken bir Müslüman ve Türk olarak bilinçli her insan tekinin vicdanı sızlamaktadır; çünkü ağaçlar en kutsal emanetimizken yangınlar toplumsal travmamızı teşkil etmektedir.

    Her sene THK Su söndürme uçaklarına yönelik getirilen eleştirilerin ne denli iki yüzlü bir yaklaşım olduğunu uçak fabrikalarımızın kapatılış sürecini ele alacağımız dosyamızda bilahare ayrıntılı bir şekilde ele alacağız.

    Mehmed Mazlum Çelik

    77
    SuperHaber
    Gizlilik İlkeleri Çerez Politikası Künye İletişim Hukuka Aykırılık Bildirimi Kullanım Şartları
    © 2025 SuperHaber. Tüm hakları saklıdır. Yazılım, Tasarım ve Sistem Yönetimi: Bilgin Pro iPhone uygulaması Android uygulaması
    • Super Haber

    • Anasayfa
    • Galeri
    • Video
    • Yazarlar
    • Yerel Haberler
    • Kategoriler
    • Gündem
    • Ekonomi
      • Emlak
      • Otomobil
      • Kobi
      • Tarım
      • Kripto para
    • Dünya
    • Spor
    • Magazin
    • Seyahat
    • Yaşam
      • Hava durumu
      • Yemek
      • Astroloji
      • Kim kimdir
      • Rüya tabirleri
      • Ramazan
    • Teknoloji
    • Sağlık
      • Koronavirüs
    • Kültür sanat
      • Tarihte bugün
    • Medya
      • Dizi
      • Reyting
      • Televizyon
    • Eğitim
    • Popüler haberler
      • Alışveriş
      • Sosyal yardımlar
      • Trend
    • Gözden kaçmasın
    • Kurumsal
    • Gizlilik ilkeleri
    • Çerez politikası
    • Künye
    • İletişim
    • Hukuka aykırılık bildirimi
    • Kullanım şartları
    • © 2025 superhaber.com - Tüm hakları saklıdır.