Bu tarihlere dikkat

Bugün 1 Kasım.

1 Kasım 1922’de Saltanat kaldırıldı.

29 Ekim 1923’de Cumhuriyet kuruldu.

3 Mart 1924’de Hilafet kaldırıldı.

Şimdi bunu biraz açalım:

Demek ki 1 Kasım 1922 ile 29 Ekim 1923 arasında Padişah yok, Cumhurbaşkanı yok, Halife var.

29 Ekim 1923 ile 3 Mart 1924 arasında Padişah yok, Cumhurbaşkanı var, Halife de var.

3 Mart 1924’ten sonra ise Padişah yok, Halife de yok, Cumhurbaşkanı var.

Bunu niye biraz açtım? Şunun için:

Maalesef Milli Eğitim müfredatında ders konuları o kadar çok ve o kadar detaylı ki öğrencinin kafası allak bullak oluyor.

Pardon.. Du..

Milli Eğitim Bakanlığı geçen hafta açıkladı. Artık müfredatta çok fazla konu olmayacak, aşırı detaylı anlatımdan uzaklaşılacak.

Maalesef onlarca yıldır öğrenciye sadece kronolojik bilgi veriliyor ama metodolojik bir perspektif verilemiyor.

Bu da hadiseleri mukayeseli bir şekilde analiz etmenin önünü tıkıyor.

Saltanat niye kaldırıldı da mesela Hilafet hemen niye kaldırılmadı?

Bu soruya cevap vermeden önce kısa bir ön giriş yapayım:

30 Ekim 1918’de 1. Dünya Savaşını sona erdiren ateşkes yani mütareke kararı verildi.

Dolayısıyla 30 Ekim 1918’de Mondros Mütarekesi imzalandı.

Tam 3 gün sonra Devlet-i Aliye-i Osmaniyye’nin en kudretli 3 ismi, Sadrazam Talat Paşa, Harbiye Nazırı (Savaş Bakanı) Enver Paşa, Bahriye Nazırı (Denizler Bakanı) Cemal Paşa ülkeyi terk ettiler.

Aynı günlerde İngilizler, Fransızlar İstanbul’u fiilen işgal ettiler.

Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde Milli Mücadele başladı.

Milli Mücadele 30 Ağustos 1922’de sona erdi.

İzmir, 9 gün sonra kurtarıldı.

Ama heyhat, Payitaht İstanbul hâlâ işgal altındadır.

17 Ekim 1922’de Lozan görüşmeleri için hem İstanbul’daki hükümet hem de Ankara’daki hükümete çağrı yapıldı.

Tam 2 hafta sonra yani 1 Kasım 1922’de saltanat kaldırıldı.

Ve, artık saltanat yoktu ki Payitaht İstanbul’un hükümeti olsun.

Payitaht’ın hükümeti yoktu ki Lozan’a gitsin.

17 gün sonra Vahidettin Han, yurdu terk etti.

Yurdu terk ettikten 3 gün sonra Lozan görüşmeleri başladı.

Altını bir daha çizeyim: Saltanat 1 Kasım’da kaldırılmadan ve padişah 17 Kasım’da yurdu terk etmeden Lozan başlamadı.

Ama heyhat, Büyük Zafer’in üzerinden 2.5 yıl geçmesine rağmen ve İzmir işgalden kurtarılmasına rağmen Payitaht İstanbul, hâlâ işgal altındadır.

Lozan Antlaşması 23 Temmuz 1923’te imzalandı.

O gün itibariyle memlekette Padişahlık makamı yoktu,

Cumhurbaşkanlığı makamı da yoktu, çünkü Cumhuriyet ilan edilmemişti ama Halife Abdülmecit yerli yerinde duruyordu.

Bu arada, 23 Temmuz 1923’te İstanbul hâlâ işgal altındadır.

Meclisimiz Lozan’ı hemen onayladı. Ama İngiltere parlamentosu onaylamadı.

Lozan imzalanmasının üzerinden 1.5 ay geçtikten sonra yani 6 Ekim 1923’te İstanbul’da işgal sona erdi.

Yani Dumlupınar’da Milli Mücadele’yi sona erdiren Büyük Zafer’i kazanmamıza rağmen İngilizler tam 1 yıl boyunca İstanbul’u işgal altında tutmaya devam ettiler.

Bu arada, 23 Temmuz 1923’ün üzerinden Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık, Ocak, Şubat geçti. İngiltere Parlamentosu bir türlü onaylamıyordu.

İngiltere onaylamadığı için Lozan yürürlüğe giremedi.

Şubat 1924 itibariyle memleketimizde padişahlık makamı yoktu, Cumhurbaşkanlığı makamı vardı. Ama bir makam daha vardı: Halifelik.

İşte 3 Mart 1924’te Halifelik makamı da kaldırıldı.

Ki, aynı gün hanedan mensuplarının sürgüne gönderilmesine de karar verildi.

Ki, aynı gün tevhid-i tedrisat (öğretim birliği) kanunu çıkarıldı.

Ki, aynı gün Şer’iye ve Vakıflar Bakanlığı kaldırıldı.

3 Mart 1924’teki bu kanunların çıkmasından kısa bir süre sonra İngiltere Parlamentosu Lozan’ı onayladı ve metin yürürlüğe girmiş oldu.

Şimdi, bu kadar cümleyi ve Tarih’teki tarihleri niye yazdım?

Sadece kronoloji ile yetinilmemesi, analitik, metodolojik bir bakış açısına da ihtiyaç duyulması gerektiğini, naçizane bunu yapmaya çalıştığımı izah etmek için yazdım.

Küfür, hakaret var mı bu yazıda? Yok.

Bir şahsı, bu şahıs Atatürk gibi bu memlekete damgasını vurmuş bir lider de olsa, putlaştırmak var mı? Yok.

Peki ne var? Şu var:

İngiltere’yi yönetenler, Payitaht İstanbul’u işgal ettiler; çünkü ülkemizi parçalamak istediler.

Yani “çakal” idiler.

İngiltere’yi yönetenler, Saltanat kaldırılmadan Lozan’a çağırmadılar.

Sultan ülkeyi terk etmeden Lozan’ı başlatmadılar.

Musul’u almadan Lozan’ı imzalamadılar.

Biz Lozan’ı imzalamadan İstanbul’u terk etmediler.

Halifelik kaldırılmadan Lozan’ı onaylamadılar. Çünkü uyanıktılar.

Yani “tilki” idiler.

Milli Mücadele’nin muzaffer tüm ama tüm “aslan”larına selam olsun.

FİKRİ AKYÜZ

fikriakyuz99@gmail.com

Twitter/ fikriakyuz99

 

Diğer Yazıları