Super Haber
İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
10 °
Son Dakika
Gündem
Ekonomi
Emlak
Otomobil
Kobi
Tarım
Kripto Para
Dünya
Spor
Teknoloji Youtube
    1. Haberler
    2. Foto Galeri
    3. Dünya
    4. Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü!
    10.12.2021 22:08 | Güncellenme: 16.11.2022 16:36

    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü!

    Kaderin bir cilvesi olan birçok olayın sonucunda İtalya'daki bir köyü özgürleştiren ve onlara Türk kültürünü öğreten Osmanlı casusu, Moena ismindeki bu köyde hala saygıyla anılıyor. Köyün her yerinde Türk bayrakları ve Türk kültüründen parçalar bulunduruyorlar. Köydeki İtalyanların bir mehter takımı bile var. İşte bu sıradışı Osmanlı casusunun, okuyanı 'Bunun neden dizisi veya filmi yok?' sorgulamasına iten sürükleyici hikayesi!

    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 1

    İtalya-Avusturya sınırında yer alan Moena, bir İtalyan köyüdür. Alp dağlarının en ücra köşesinde, Avusturya sınırında yer alan köy, günümüzde bir kayak merkezi olarak tanınmaktadır

    İşte Moena köyü ve bu köydeki 323 yıldır süregelen Türk kültürünün öyküsü. Elbette akademik makaleleri kaynak alarak.

    112
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 2

    1. Köyün “Rione Turchia” (Türk Bölgesi) Adını Alışı
    Bu adlandırmanın şaşırtıcı öyküsü bundan tam 323 yıl önce başlar. II. Viyana kuşatması sonrası bir Osmanlı askeri, İtalya’da küçük bir kasabaya sığınır.

    Ölmek üzere olan bu Yeniçeri askeri, köylüler tarafından tedavi edilir. İyileşince de köyden bir kızla evlenir. Kasaba halkının ‘El Turco’ adını verdiği asker, o dönem dukalığın halktan istediği haksız vergilere karşı köyü ayaklandırır ve korur.

    Kendini ve Türk adetlerini bu yörenin insanlarına öyle sevdirir ki ölümünden sonra bile bu Türk gelenekleri yaşatılır

    212
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 3

    2. El Turco, Yani Hasan Kimdir?
    Yukarıda bahsi geçen bu olaylar Orhan Yeniaras'ın El Turco adlı belgesel romanında anlatılmaktadır. El Turco’nun asıl adı Hasan'dır. Fakat isminden çok lakabıyla anılır.

    'Akranlarına göre iri yarı ve mücadeleci olduğu için ona doğan ve şahingiller familyasından, avcı ve yırtıcı bir kuş olan Balaban lakabı verilmiştir.

    312
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 4

    3. Balaban, Aslında Bir İstihbarat Subayı


    Balaban, IV. Mehmet ve Merzifonlu Kara Mustafa zamanında yaşamış bir yeniçeridir. Sıradan bir yeniçeri olmayıp önemli başarılara imza atmış bir Osmanlı İstihbarat Subayı’dır.

    Köprülü döneminde keşfedilmiş ve II. Viyana Kuşatması sırasında orduya büyük yararı dokunmuştur. Bir nevi ajanlık yapan bu Türk subayı vatanını, milletini çok sevmektedir.

    412
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 5

    4. Birkaç Dil Konuşabiliyor


    Ayrıca pek çok yabancı dil bilen bu Türk'ün meziyetleri kitapta şöyle yer alır: 'Balaban, Devlet-i Âliye'ye çok yararlı hizmetlerde bulundu. Rusçadan başka Almanca ve İtalyanca da bildiğinden istihbarat toplamak için kılık değiştirerek Venedik, Viyana, Berlin ve Roma'ya defalarca girip çıkmıştı. Bu görevleri sırasında çoğunlukla rahip kılığına girerdi.

    512
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 6

    5. Balaban'a Verilen Gizli Görev
    Devlet-i Âliye’nin önemli bilgiler edinmesinde rolü olan Balaban'dan dönemin Sadrazamı ve ordunun Serdar-ı Ekremi olan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa bir hizmet ister.

    Balaban, Viyana'da bulunan on iki Türk ajanından haber alınamadığı için oraya giderek neler olup bittiğini bir an önce öğrenip gelmelidir. O büyük bir heyecanla bu görev için çalışırken hazırlıklar da tamamlanmaktadır. Kanuni'nin fethedemediği Viyana, bu sefer kuşatılacaktır.

    612
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 7

    6. Balaban'ın Ölümü Bile Göze Alarak Sadrazama Söylediği Tarihi Sözler


    Balaban bu duygularla görevini yerine Kara Mustafa Paşa, Viyana'yı kuşatma düşüncesini padişaha vakti zamanında açmadığı için bu harekâtın vicdan azabını çekmeye başlamıştır. Bu yüzden taarruzu ağırdan almaktadır.

    Balaban bu duruma dayanamaz ve haddini aştığını bile bile şunları söyler: 'Paşam, şu anki hâl ve şartlar kaleye hemen taarruzu gerekli kılmaktadır. Ok yaydan çıkmıştır bir kere, izin verin hedefini bulsun. Omzunuza konan zafer kuşunu göremiyorsunuz. Yüz binlerce askerin ve bir o kadar da şehidin beklediği zaferi murdar etme hakkına sahip değilsiniz. Son olarak demem o ki hemen hücuma geçmezseniz Allah sizi affetse bile şehitler affetmeyecektir!'

    712
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 8

    7. Tez Kellesi Vurula!


    Bu konuşmanın elbet bir bedeli olmalıdır. Zira sıradan bir yeniçerinin sadrazamla böyle konuşması o güne kadar görülmüş bir şey değildir.

    Sadrazam da bu duruma hiddetlenmiş ve Yeniçeri Ağası’na Balaban'ın kellesini vurmalarını söylemiştir. Yeniçeri Ağası ise bu konuda tıpkı Balaban gibi düşünmekte ve onun nasıl yürekli bir yiğit olduğunu bilmektedir.

    812
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 9

    8. Ve Kaçış...


    Bu yüzden olsa gerek Balaban'ı cellâda götürecek neferlere teslim ederken ellerini gevşek bağlar. Bağlar ki kaçsın! Bu kaçışa Sadrazam da göz yummuştur. Paşa’nın neden Balaban'ı takip ettirmediğini, neferleri ve Yeniçeri Ağası’nı neden sorgulamadığını hiç kimse, hiçbir zaman öğrenememiştir. Belki de II. Viyana bozgunu Balaban'ı haklı çıkarmıştır.

    912
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 10

    9. Bir Başına Savaşına Devam Ediyor

    Ordudan kovulan bu Türk askeri, elinden geldiğince vatanı için savaşmaya devam etmiş ve başarıları düşmanların da dikkatini çekmiştir. Düşmanlarıyla girdiği amansız bir mücadelede, düşmanları ölürken o yaralanmıştır. En son hatırladığı atının üstünde yaralı bir hâlde nereye gittiğini bilmeden kaçışıdır

    1012
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 11

    10. Köye Getirilişi


    El Turko romanına göre, Balaban’ı Moena'lı Mariana ve kardeşi dağda kuzularını otlatırken fark ederler. Çalılıkların arasında gördükleri yabancının ölmüş olduğunu düşünürler. Daha sonra dedeleri ve köy halkı yabancıyı köye getirir, iyileşmesi için uğraşırlar.

    Balaban kendine geldiğinde köy halkından olup biteni dinler. Bu küçük köyün kocaman yürekli insanları ona yardım edip iyileştirmiştir. Balaban artık gidebileceği bir yeri olmadığını bilmenin hüznüyle bu köyü kendi köyü beller.

    1112
    Bir Osmanlı casusunun özgürleştirdiği İtalyan köyünün öyküsü! - Sayfa 12

    11. Halk Onu, O da Halkı Çok Sever


    Zamanla hem köy halkı onu benimser hem de o bu köyü. Bilgisini, görgüsünü, her şeyini onlarla paylaşır. Bu İtalyan köyünde Türklüğü yaşatır. İtalyanca bildiğinden köylüyle rahatça anlaşabilmektedir.

    Gel zaman git zaman El Turco -köylüler ona bu adı koymuştur- köyde huzurlu ve sakin bir hayat yaşarken bir gün bir olumsuzlukla karşılaşır

    Alman derebeyleri köye gelir ve haraçlarını alıp, köyü yağmalayıp giderler. Özgürlüğüne düşkün Türk buna anlam veremez ve onlara savaşmayı öğretir.

    Ok ve yay yapımını, ateşli silahları velhasıl savaş tekniğiyle ilgili bildiği her şeyi öğretir. Moenalılar ona minnettardır. Çünkü özgürlük ve kahramanlık kavramlarını o benimsetmiştir onlara. El Turco'nun 323 yıl geçmesine rağmen hatırasının yaşatılmasını belki de buna borçludur..


    Moena’ya barış, huzur ve bolluk götüren soydaşımız, yani El Turco kendisini kurtaran Mariana ile evlenir ve ömrünün sonuna kadar bu şirin köyde yaşar. O günden bugüne Moena köyü La Turchia ya da Rione Turchia olarak anılmaktadır.

    Kaynak: http://turkcearastirmalari.gazi.edu.tr/dergi/yil-2/sayi-2/08-seloglu-aysegul.pdf ve Onedio

    1212
    SuperHaber
    Gizlilik İlkeleri Çerez Politikası Künye İletişim Hukuka Aykırılık Bildirimi Kullanım Şartları
    © 2025 SuperHaber. Tüm hakları saklıdır. Yazılım, Tasarım ve Sistem Yönetimi: Bilgin Pro iPhone uygulaması Android uygulaması
    • Super Haber

    • Anasayfa
    • Galeri
    • Video
    • Yazarlar
    • Yerel Haberler
    • Kategoriler
    • Gündem
    • Ekonomi
      • Emlak
      • Otomobil
      • Kobi
      • Tarım
      • Kripto para
    • Dünya
    • Spor
    • Magazin
    • Seyahat
    • Yaşam
      • Hava durumu
      • Yemek
      • Astroloji
      • Kim kimdir
      • Rüya tabirleri
      • Ramazan
    • Teknoloji
    • Sağlık
      • Koronavirüs
    • Kültür sanat
      • Tarihte bugün
    • Medya
      • Dizi
      • Reyting
      • Televizyon
    • Eğitim
    • Popüler haberler
      • Alışveriş
      • Sosyal yardımlar
      • Trend
    • Gözden kaçmasın
    • Kurumsal
    • Gizlilik ilkeleri
    • Çerez politikası
    • Künye
    • İletişim
    • Hukuka aykırılık bildirimi
    • Kullanım şartları
    • © 2025 superhaber.com - Tüm hakları saklıdır.