Beşir Atalay’ın ismi kampüsten silindi, AK Parti kurucularından peş peşe tepkiler geldi: Bu karar takiye kokuyor, vefasızlık örneği!
Kırıkkale Üniversitesi’nde Beşir Atalay’ın isminin kaldırılması AK Parti içindeki vefa tartışmalarını alevlendirdi. Bülent Arınç, Abdulhamit Gül ve Ayşe Böhürler art arda açıklamalar yaparak karara sert tepki gösterdi. Arınç, “Bu karar takiye kokuyor” derken; Gül, “Vefayı hiçe saymaktır” ifadesini kullandı. Ayşe Böhürler ise “Bu karar atasözlerine ilham olacak türden bir vefasızlıktır” dedi.
Kırıkkale Üniversitesi’nde “Beşir Atalay Kampüsü” olarak anılan yerleşkenin adının “Şehitler Kampüsü” olarak değiştirilmesi kararı, AK Parti içerisinde vefa krizini tetikledi.
REKTÖRLÜĞÜN DEĞİŞİKLİK KARARI AK PARTİ TABANINDA TEPKİ ÇEKTİ
Değişiklik kararının ardından önce sessizliğini koruyan Beşir Atalay, daha sonra kısa bir açıklama yaparak “Benim bir talebim olmadı, sonra duydum. Şimdi de konuşma niyetim yok. Kendi köşemde sakin bir hayat yaşıyorum” dedi.
BÜLENT ARINÇ’TAN ÇOK SERT AÇIKLAMA: TAKİYE KOKUYOR, SİYASİ ART NİYETLİ
AK Parti kurucularından ve eski Meclis Başkanı Bülent Arınç, kararın ardından çok sert bir açıklama yayımladı. Beşir Atalay ile 58 yıllık arkadaşlıklarına atıf yapan Arınç, şu ifadeleri kullandı:
“O, bu ülkenin en vefalı ve hizmet ehli devlet adamlarından biridir. Üniversite yönetiminin bu kararı, ne samimi ne de iyi niyetlidir. Aksine, takiye kokan, siyasi art niyet taşıyan ve saygısız bir uygulamadır.”
Arınç, ayrıca üniversitenin tamamına Beşir Atalay isminin verilmesi gerektiğini belirterek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi:
“Bu karar ancak Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından düzeltilebilir. Rektörü atayan da bu kararı geri alabilecek olan da kendisidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Atalay’a vefa göstereceğinden hiç şüphem yok.”
GÜL: VEFAYI HİÇE SAYMAKTIR, BU YANLIŞTAN DÖNÜLMELİ
AK Parti Grup Başkanvekili ve eski Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“Beşir Atalay Hoca, kurucu rektörlükten bakanlığa, ülkemize, milletimize, nesillerimize ve davamıza büyük emekler vermiştir. 28 Şubat’ın karanlığında bedel ödemiş, dik durmuştur. Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğünün aldığı bu kararı üzüntüyle öğrendim. Bu, geçmişi inkâr, vefayı hiçe saymaktır. Unutmayalım ki vefa, yolumuzun, mücadelemizin omurgasıdır.”
Beşir Atalay Hoca, kurucu rektörlükten bakanlığa ülkemize, milletimize, nesillerimize ve davamıza büyük emekler vermiştir. Birçok değerli akademisyen yetiştirmiştir.
— Abdulhamit Gül (@abdulhamitgul) August 3, 2025
28 Şubat’ın karanlığında bedel ödemiş, dik durmuştur.
Kırıkkale Üniversitesi Rektörlüğünün aldığı kararla Beşir…
AYŞE BÖHÜRLER: BU KARAR ATASÖZLERİNE İLHAM VERECEK BİR VEFASIZLIKTIR
AK Parti Kurucular Kurulu Üyesi Ayşe Böhürler ise köşe yazısında sert ifadeler kullandı:
“Beşir Hoca bizim aksaçlılarımızdandır. Kırıkkale’de bozkırda bir meslek okulundan üniversite çıkarmış bir isimdir. ‘İrticacı rektör’ başlıklarına aldırmadan, muhafazakâr akademisyenlerin hiçbir yerde yer bulamadığı dönemde onlara kapı açmış bir bilim insanıdır. O dönem üniversite adeta bir sığınaktı.”
“Kampüs adının değiştirilmesi kararının arkasında yerelde yazılan birkaç yazıdan başka hiçbir makul gerekçe yoktur. Üstelik bu kararı alan rektör, Beşir Hoca’yı kariyerine referans göstermiş, defalarca destek istemiş biridir. Bu karar tamamen şahsi bir PR çalışmasının ürünüdür.”
“Konuyu araştırdım; ne YÖK Başkanı ne de Cumhurbaşkanımızın bu karardan haberi varmış. Bu kararın tek sahibi rektördür. Atalay Hoca’ya karşı yapılan bu hareket atasözlerine ilham olacak düzeyde vefasızlıktır. Onca hizmetin ardından alınan bu kararın hiçbir mantığı yoktur.”
ATALAY YILLARCA HİZMET VERDİ, HAPİS YATTI, ÜNİVERSİTE KURDU
AK Parti’nin kurucu isimlerinden olan Beşir Atalay, 1992 yılında Kırıkkale Üniversitesi’ni kuran ilk rektördü.
12 Eylül döneminde öğrencilere burs veren bir vakıfla ilişkisi nedeniyle hapis yatan Atalay, üniversiteyi muhafazakâr akademisyenler için bir liman haline getirmişti. AK Parti’nin kuruluş sürecinde aktif rol alan Atalay, hem Devlet Bakanlığı hem İçişleri Bakanlığı yaptı. Ayrıca Millî Birlik ve Kardeşlik Projeleri’nde yer alan önemli bir devlet adamı olarak anıldı.
