Ayasofya’nın 1500 yıllık ana kubbesi, ilk kez bu kadar kapsamlı bir restorasyon ve güçlendirme sürecine giriyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün öncülüğünde, bilim insanları ve restorasyon uzmanlarının titiz çalışmalarıyla sürdürülen proje, kubbenin depreme karşı dayanıklılığını artırırken özgün dokusunu koruyor. Çalışmalar, kubbenin iç yüzeyindeki eşsiz mozaiklere zarar vermemek için dış yüzeyden yürütülüyor. Kurşun kaplamalar yenileniyor, kubbe özel bir çelik konstrüksiyon ve branda ile korunuyor.
Ayasofya’nın ana kubbesinde tarihi dönüşüm! Depreme dayanıklı restorasyon başladı
İstanbul’un simgesi Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nde, 1486 yıllık tarihine yakışır bir restorasyon hamlesi başladı. Ana kubbede tari19 ile tarihin en kapsamlı güçlendirme ve restorasyon çalışmaları, uzmanlar eşliğinde sürüyor. Dronla havadan görüntülenen bu tarihi süreç, ibadet ve ziyaretlere açık kalarak devam ediyor. İşte Ayasofya’nın yeniden doğuşunun detayları…


Restorasyon süresince Ayasofya, ibadete ve ziyarete açık kalmaya devam edecek. 43,5 metre yüksekliğinde dört ana kolon üzerine kurulan çelik platform, hem ibadeti hem de çalışmaları kesintisiz sürdürecek. Dron görüntüleri, restorasyonun büyüklüğünü ve Ayasofya’nın görkemini bir kez daha gözler önüne serdi.

Ayasofya Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Asnu Bilban Yalçın, çalışmaların önemini şöyle vurguladı: “Ayasofya, insanlığın en büyük miraslarından. Kubbe, tarihindeki zararları onarmak ve geleceğe taşımak için derin bir araştırmaya tabi tutuluyor. Bu, bizim için tarihi bir adım.”

Prof. Dr. Hasan Fırat Diker ise yenilikçi bir iskele sistemi kullanıldığını belirtti:
“Kubbe, hem alttan hem üstten kuşatılacak bir iskeleyle korunacak. İç yüzeydeki mozaiklere erişim sağlanarak onarımlar yapılacak. Kurşun örtüyü kaldırıp kubbenin yapısını ilk kez bilimsel olarak analiz edeceğiz.”