Sudan'da neler oluyor? Akademisyen İbrahim Nassır'dan SuperHaber'e özel açıklamalar: Bu savaş Sudan’da kalmayacak, Libya ve Çad'a sıçrayacak! Türkiye’ye de dokunacak...
Sudanlı akademisyen Dr. İbrahim Nassır, SuperHaber’e yaptığı özel açıklamalarda Sudan’da yaşananların “iki generalin savaşı” değil, dış aktörlerin ve etnik gerilimlerin körüklediği bir yıkım projesi olduğunu söyledi. Nassır, “Bu savaş sadece Sudan’da kalmayacak; Çad’a, Libya’ya, sahil hattına sıçrayacak. Türkiye’nin Afrika’daki etkisini ve Doğu Akdeniz politikasını da doğrudan etkileyecek” dedi.
Sudan’da ordu ile Birleşik Arap Emirlikleri destekli Hızlı Destek Kuvvetleri (RSF) arasında bir yılı aşkın süredir süren savaş, Darfur’un kalbi El Feşir’de tam bir soykırıma dönüştü.
Binlerce sivilin katledildiği şehirde, kadınlara ve çocuklara yönelik vahşi saldırılar yaşanıyor.
SuperHaber’e özel açıklamalarda bulunan Sudanlı akademisyen Dr. İbrahim Nassır, bu savaşın Afrika kıtasının tamamını sarsacak küresel bir krize dönüştüğünü söyledi.
“BU SAVAŞ SADECE SUDAN’IN DEĞİL, DIŞ AKTÖRLERİN DE SAVAŞI”
Dr. Nassır, çatışmaların temelde iki generalin mücadelesi gibi görünse de arkasında mezhepsel, etnik ve ideolojik çıkarların bulunduğunu belirtti:
“Sudan’daki savaş, iki generalin kavgası değil. Mezhepsel, etnik ve ideolojik hesapların bir sonucudur.
Birleşik Arap Emirlikleri bazı grupları destekleyerek, RSF’yi finanse ediyor ve Sudan’ı kendi çıkarları doğrultusunda dizayn etmeye çalışıyor.
Bu yüzden artık Sudan’daki savaş, sadece Sudanlıların değil, dış aktörlerin savaşı haline geldi.”
“BAE’DEN RSF’YE SİLAH VE PARA YAĞIYOR”
Nassır, Birleşik Arap Emirlikleri’nin RSF’ye silah ve paralı asker desteği verdiğine dair kanıtların bulunduğunu söyledi:
“BAE, savaşın sürmesinde en etkili aktörlerden biri.
Silah sevkiyatları BAE’nin gizli üslerinden RSF’ye ulaştırılıyor.
Somali, Libya ve Çad, bu silah akışının lojistik merkezleri haline geldi.
Aynı zamanda Kolombiya, Ukrayna, Sırbistan ve Güney Sudan’dan gelen paralı askerler RSF saflarında savaşıyor.”
“EL FAŞİR’DEKİ GÖRÜNTÜLER GERÇEĞİN YARISI BİLE DEĞİL”
Sudanlı akademisyen, Darfur’un merkezi El Faşir’deki katliamın boyutlarının uluslararası medyada yansıtılandan çok daha ağır olduğunu vurguladı:
“Medyaya yansıyan görüntüler, yaşananların çok küçük bir kısmı.
El Feşir’de aileler topluca tasfiye edildi, kadınlar ve gençler yaşlarına göre ayrılıp öldürüldü.
RSF mensupları, binlerce kişiyi katletmekle övünüyor. Bu bir savaş değil, bir etnik temizliktir.”
“SAVAŞ LİBYA VE ÇAD’A SIÇRAYACAK”
Dr. Nassır, çatışmaların Sudan sınırlarını aşacağı uyarısında bulundu:
“Bu savaş Sudan’la sınırlı kalmayacak.
Libya’ya, Çad’a ve Afrika’nın sahil bölgesine sıçrayacak.
Bu, Afrika genelinde büyük bir istikrarsızlık dalgasını başlatacak.”
“Türkiye, Afrika’da barış ve kalkınma için çaba gösteren bir ülke. Ancak bu savaş, Türkiye’nin Afrika politikasına zarar verecek.
BAE’nin amacı, Türkiye’nin Somali, Libya ve Kızıldeniz’deki etkisini kırmak. Bu da doğrudan Türkiye’nin Doğu Akdeniz stratejisini zayıflatacak.”
“KIZILDENİZ'DEKİ TÜRK ETKİSİ ZAYIFLATILMAK İSTENİYOR”
Sudanlı akademisyen, BAE’nin Afrika’daki vekalet savaşlarıyla Türkiye’nin bölgesel nüfuzunu hedef aldığını söyledi:
“Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye’nin Afrika’daki istikrar kurucu rolünü baltalamak istiyor.
Libya ve Somali’de Türkiye’nin desteğiyle yeniden inşa süreci başlamıştı, ama bu savaş bu çabaları sabote ediyor. Kızıldeniz’deki Türk etkisi zayıflatılmak isteniyor.”
“SUDAN’DAKİ KRİZ, BÖLGEYİ YENİDEN DİZAYN ETME PLANININ PARÇASI”
Nassır, Sudan’da yaşananları, küresel güçlerin Orta Doğu ve Afrika’yı yeniden şekillendirme stratejisinin bir parçası olarak değerlendirdi:
“Sudan’daki yıkım, bölgeyi istikrarsızlaştırmak isteyen güçlerin planıdır.
Siyonist ve Batılı çıkar çevreleri, Türkiye gibi yükselen ülkelerin Afrika’daki etkisini kırmak için Sudan’ı bir savaş laboratuvarına çevirdi.”