İYİ PARTİ’DE VİTRİN ÇÖKTÜ ARKADA FETÖ ORTAYA ÇIKTI

Ceyhun Bozkurt oceyhunb@gmail.com

Şu an Genel Başkan Yardımcısı olan Koray Aydın, İyi Parti henüz kurulmadan 16 Mayıs 2016 tarihinde Meral Akşener’in cemaat (FETÖ) tarafından desteklendiğini açıklamıştı.

2017 yılındaki parti kuruluş sürecinde bu söylem iyice arttı.

Bu söyleme karşı FETÖ karşıtlığı bilinen ve özellikle de kumpas mağduru olan (Yörük) Ali Aydın Paşa, Ali Türkşen, Fatih Eryılmaz, Vedat Yenerer gibi kişiler İyi Parti’nin vitrinine kondu.

Hatta reklam filmi bile çekildi.

“Ali buraya FETÖ girebilir mi” dedi Meral Akşener, Ali Türkşen de “sıkar abla” diye yanıt verdi.

Sonrası malum.

Hepsi zehir zemberek sözlerle istifa ettiler.

Fatih Eryılmaz’ın istifa ederken söylediği şu sözler aslında perde arkasındaki başka bir güce işaret ediyordu:

“Genel başkan çevresinde ve katında bulunan, resmî bir sıfatı olmayan, adını, sanını bilmediğimiz, ancak ortaya koydukları verilerden bizim dilimize yabancı olan ve dünya tasavvurumuzu paylaşmadıkları anlaşılan kişilerin söylemleri, erken seçim kararı alınmasından itibaren partiye hakim olmuş partiyi kendi doğal ve milli çizgisinden çıkarmış, üzerinde yükseldiği tabanına yabancılaştırmıştır. Kendileri sütre gerisinde olan ancak fikirleri partiye hakim olan bu muhayyel grup parti yetkili organlarını ve teşkilatlarını sadece bir fon olarak görmüşlerdir. Ne acıdır ki sorumluluk mevkiinde bulunanlar buna ses çıkarmadıkları gibi bu grupla yakınlaşmayı siyasi ikballerini garantiye almanın garantisi olarak görmüşlerdir.”

Bam teli burasıydı.

İyi Parti’yi perde arkasında yer alan, kamuoyunun bilmediği bazı isimler yönlendiriyordu. Ümit Özdağ’ın ayrılış sürecinde de Buğra Kavuncu üzerinden tartışmalar yaşandı. Bir anda ortaya çıkan ve paraşütle İstanbul İl Başkanlığına getirilen Kavuncu, şimdi yine Genel Başkan makamının hemen yanı başında bu partiye yön veriyor.

Geldik seçim sürecine ve listelere…

İyi Parti ile ilgili “İYİ PARTİ’DE KAZAN FENA KAYNAMIŞ: SUÇLANAN BEŞLİ ÇETE…” başlıklı ilk yazımda listelerin oluşması operasyonunda iki sac ayağı olduğu iddialarına dikkat çekmiştim. Bu ayaklar;

  • Ekonomik, finans ayağı,

  • İyi Parti içinde FETÖ bağlantılı bir yapı

(Yazımı okumak için bkz. https://www.superhaber.com/iyi-partide-kazan-fena-kaynamis-suclanan-besli-cete-makale-450073 )

Bu çerçevede önce finans ayağı ile ilgili bazı bilgiler aktardım. Sonra da FETÖ yapılanmasıyla ilgili “PENSİLVANYA’DAN İYİ PARTİ GENEL MERKEZİ’NE BİR PROFİL” başlıklı yazımda Meral Akşener’in danışmanı Yüksel Korkmaz ile ilgili bazı ulaştığım bilgileri yazdım. (Bkz. https://www.superhaber.com/pensilvanyadan-iyi-parti-genel-merkezine-bir-profil-makale-450492 )

Başka bazı isimler de vardı tabi.

Örneğin Akşener’in Özel Kalemi Esma Bekar ve eşiyle ilgili iddialar da çok ciddiydi. Zaten Esma Bekar 2016 yılı Eylül ayında TBMM’deki danışmanlara yönelik FETÖ soruşturması kapsamında KHK ile atılan 41 kişiden biriydi.

Bir dönem İyi Parti’de bulunmuş ama sonra yollarını ayırmış siyasiler ile ilgili sosyal medya üzerinden bazı bilgiler paylaşıldı. Örneğin TBMM İYİ Parti Grup Amiri Mustafa Tuna hakkında ciddi iddialar paylaşıldı. Bir dönem İyi Parti’de görev yapan Musa Uçan, Mustafa Tuna’nın 17-25 Aralık 2013 sonrasında FETÖ’ye destek verdiği sosyal medya mesajlarını paylaştı. (Bu linkin devamında sıralı twitlerde video çekimini görebilirsiniz: https://twitter.com/musaucan33/status/1646484295857369088 )

İyi Parti içinde durumdan rahatsız olanlarla sohbeti yoğunlaştırınca, bu partide perde arkasındaki FETÖ iddialarının görüntüsü daha da netleşmeye başladı.

Esma Bekar, Mustafa Tuna ve Yüksel Korkmaz ile ilgili ciddi iddialar ortada.

ANKARA İL KONGRESİNDEKİ KRİZİN PERDE ARKASINDA DA O İSİM ÇIKTI

Bu yazdıklarıma ek olarak 13 Ocak’ta yapılması planlanan ancak parti içi gerilim nedeniyle Meral Akşener’in hastaneye kaldırılmasına kadar varan krizli Ankara kongresinin perde arkasındaki gerçekleri öğrenince dudağınız uçuklayacak.

Malum kongre 13 Ocak’ta yapılacaktı. İki aday ortaya çıktı: Batuhan Yılmaz ve Serdar Tunç. Sonra bir baktık ki, Serdar Tunç’un 15 Temmuz gecesi FETÖ militanlarını öven twitleri ortaya çıktı.

Mevzuyu biraz daha derinleştirmek istedim.

İyi Parti içinde konuşulan iddialara bakınca meselenin göründüğünden çok daha komplike bir vaziyette olduğunu anladım. Basına Tunç’u Koray Aydın ve Şenol Sunat’ın desteklediği yansımıştı. Hatta Koray Aydın Serdar Tunç ile fotoğraf çektirmiş, destek mesajı vermişti. Birden fazla kaynağın aktardığına göre ise Sunat ve özellikle Aydın, bu işin perdelenmesi için kullanılmış. Serdar Tunç henüz il başkanlığına aday olmadan Keçiören İlçe Başkanlığı görevini yürütürken, onu koruyup kollayan, İl Başkanlığı’na hazırlayan, adaylık sürecinde bizzat Meral Akşener’in yanına çıkarak referans olan, kazanması en muhtemel ve en güvenilir aday olarak sunan kişi Yüksel Korkmaz’dan başkası değilmiş.

“AYDIN’I GÖREVDEN ALDIRAN DA KORKMAZ” İDDİASI

Yine ilginç bir bilgi daha paylaşayım: Yüksel Korkmaz İyi Parti’de göreve başladıktan kısa bir süre sonra Koray Aydın Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevinden alınmış.

Akşener Teşkilatları doğrudan kendisine bağlamış ve koordinatör olarak Süleyman Sırrı Özdolap’ı atamış. İddialara göre, olay ülkücülerin tasviyesi olarak yansıtılsa da amaç FETÖ yapılanması için yer açmakmış.

Yüksel Korkmaz her ne kadar siyaset akademisinden sorumlu olsa da teşkilatların dizayn edilmesinde büyük gayret göstermiş. Bunları yaparken de perdenin arkasında kalmaya özen göstermiş.

Akşener’in bu kadar ısrar ettiği, yanından ayırmadığı Korkmaz, bu çabasına rağmen parti içinde kabul görmemiş ve Ankara 2. Bölge temayül yoklamasında 8. sırada kalmış.

Öyle bir gariplik ki, teşkilatların kabul etmediği ancak Meral Akşener’in yanından ayırmadığı Yüksel Korkmaz halen İyi Parti içinde görevde.

Bu da akıllara en başta yazdığım Fatih Eryılmaz’ın istifa açıklamasındaki sözlerini yeniden getiriyor:

Genel başkan çevresinde ve katında bulunan, resmî bir sıfatı olmayan, adını, sanını bilmediğimiz, ancak ortaya koydukları verilerden bizim dilimize yabancı olan ve dünya tasavvurumuzu paylaşmadıkları anlaşılan kişiler…

“(…) sorumluluk mevkiinde bulunanlar buna ses çıkarmadıkları gibi bu gurupla yakınlaşmayı siyasi ikballerini garantiye almanın garantisi olarak görmüşlerdir.”

İyi Parti’nin tepesinin siyasi ikbali bu kişilerin elindeyse vay İyi Parti’ye oy vermeyi düşünen vatandaşların haline…

Tüm yazılarını göster