İBB'de yolsuzluk itirafı! İmamoğlu İnşaat'a villa transferinin perde arkası ortaya çıktı
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni (İBB) hedef alan dev yolsuzluk soruşturmasında şok detaylar ortaya çıktı. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan iş insanı Ali Nuhoğlu, 2 villanın İmamoğlu İnşaat’a devredilme sürecini tüm ayrıntılarıyla anlattı. Paralar poşetlerle taşındı, milyonlarca dolar el değiştirdi. İşte skandalın tüm perde arkası...
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen kapsamlı yolsuzluk soruşturmasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu çok sayıda şüpheli hakkında ağır suçlamalar yöneltiliyor. "Suç örgütü yöneticiliği", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık" ve "ihaleye fesat karıştırma" gibi suçlamaların yer aldığı dosyada, etkin pişmanlıktan yararlanan iş insanı Ali Nuhoğlu'nun ifadeleri gündeme bomba gibi düştü.
Sarıyer'deki 2 Villa Nasıl El Değiştirdi?
Ali Nuhoğlu’nun ifadelerine göre, İBB'nin iştiraki olan İSKİ’den alacaklarını tahsil etmek için Güllüce Tarım adlı şirketi kurarak 2 adet lüks villayı bu şirket üzerinden satın aldı. Ancak villalar, daha sonra İmamoğlu İnşaat'a devredildi. Bu süreçte devre dair sözleşmelerde çeşitli oynama ve eklemelerin yapıldığı, ödeme vaatlerinin yerine getirilmediği iddia edildi.
Nuhoğlu’nun ifadesinden dikkat çeken bölümlerden biri şöyle:
“İSKİ’de yaklaşık 500 milyon liralık alacağım bulunuyordu. Nakit sıkışıklığı nedeniyle bu alacaklarımı tahsil edebilmek adına 2 villayı üzerime aldım. Ancak tüm muhasebe ve vergi işlemleri İmamoğlu İnşaat tarafından yürütüldü.”
"Tadilatları Ben Karşıladım, Çekleri Onlar Verdi"
Villaların tadilat giderlerinin de kendisi tarafından karşılandığını belirten Nuhoğlu, bu masraflar karşılığında kendisine toplamda 15 milyon lira değerinde 3 adet çek verildiğini söyledi. Bu çeklerin, söz konusu tadilat harcamalarına karşılık olduğu bildirildi.
"Komisyon Vermemiz Zorunlu Hale Getirildi"
İBB ve İSKİ'den alınan ihalelerle ilgili ödemelerin zamanında yapılmaması üzerine, kendilerine komisyon verme şartı koşulduğunu da iddia eden Nuhoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Ödemelerimizi alabilmek için bizden belli bir yüzdeyle komisyon alınacağı belirtildi. Başta bunu kabul etmesem de maddi zorluk nedeniyle şartları kabul ettim. Bu ödeme trafiğini, İmamoğlu adına Fatih Keleş yürütüyordu.”
Milyon Dolarlar Poşetlerle Taşındı
Nuhoğlu, verdiği ek ifadede ise paraların nasıl ve kimler aracılığıyla taşındığını detaylarıyla anlattı. Kendi çalışanlarının, şirket kasasından veya bankadan aldıkları paraları poşetlerle teslim ettiğini belirten iş insanı, bu işlemlerle ilgili şu bilgileri verdi:
-
28 Temmuz - 9 Ağustos 2022 tarihleri arasında 4 seferde toplam 1 milyon 836 bin dolar, Florya’daki ofiste Zafer Keleş’e teslim edildi.
-
28 Mart, 2 Ağustos ve 21 Kasım 2024 tarihlerinde, A. isimli şahsa toplam 3 milyon dolar elden verildi.
"Bu Sistemi Paralarla Döndürdüler"
Nuhoğlu, kendisinden alınan paraların hangi amaçla kullanıldığını bilmediğini ancak sistemi bu paralarla döndürdüklerini düşündüğünü belirterek şunları söyledi:
“Bu yapı kendi içinde kurumsallaşmıştı. Belli aralıklarla yapılan bu ödemeler, sistemin sürekliliği için gerekiyordu. Paralar, hak edişlerle bağlantılı olarak gönderiliyordu.”
İddiaların Merkezindeki İsimler: Fatih Keleş ve Zafer Keleş
İfadelerde, ödeme trafiğini yönettiği iddia edilen Fatih Keleş ve paraları teslim alan kardeşi Zafer Keleş öne çıkan isimler arasında. Ödemelerin büyük kısmının dolar cinsinden yapıldığı ve belirli lokasyonlarda elden teslim edildiği kaydedildi.
İtirafların Arkası Gelecek mi?
Cezaevinde bulunan Ali Nuhoğlu, sağlık durumu ve şirket hesaplarına erişememesi nedeniyle tüm detayları şimdilik açıklayamadığını, ancak tahliyesi halinde belgeleriyle konuşacağını söyledi. Bu açıklama, soruşturmanın derinleşebileceği ve yeni delillerin gün yüzüne çıkabileceği beklentisini doğurdu.