Osmanlı’dan günümüze geldi! Tarabya yalısı Rus elçilik çalışanının mirasçılarına verildi
İstanbul Boğazı’nın incisi Tarabya’da 17 yıldır süren tarihi dava sonuçlandı. Osmanlı arşivlerinden Fransız tapularına kadar uzanan süreçte mahkeme, 1,5 milyar lira değerindeki 200 yıllık yalıyı, Rus elçilik çalışanı Nikola İsveçin’in torunlarına verdi.
İstanbul’un en kıymetli bölgelerinden Tarabya’daki 200 yıllık tarihi yalı ve 10 dönümlük arazisiyle ilgili 17 yıl önce başlayan mülkiyet davası, Türk hukuk tarihinin en kapsamlı davalarından biri olarak kayda geçti.
Mahkeme, Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Rusya Federasyonu’nun taleplerini reddederek, mülkün 19. yüzyıldaki sahibi Rus elçilik çalışanı Nikola İsveçin’in mirasçılarına ait olduğuna hükmetti.
Osmanlı fermanlarından uluslararası belgelere uzanan süreç
Karar öncesinde mahkeme, Osmanlı fermanlarından uluslararası hukuk metinlerine, vakıf kayıtlarından tapu senetlerine kadar yüzlerce belgeyi inceledi.
Sabah’tan Atakan Irmak’ın haberine göre, davada Fransa’da ortaya çıkan İsveçin ailesine ait soy bağı belgeleri belirleyici oldu.
Mahkeme, İsveçin’in torunları Cedric ve Aurelie Lecomte İsveçin kardeşler ile Jean Ivan İsveçin’in soy bağını kabul ederek, yaklaşık 1,5 milyar lira değerindeki taşınmazın bu aileye ait olduğuna karar verdi.
Tarihi yalı 1868’de satın alındı
Tarabya sahilindeki yalı, 1868 yılında Rus elçilik çalışanı Nikola İsveçin (Nikolai Ivanovitch Swetchine) tarafından 400 bin kuruşa satın alınmıştı.
İsveçin’in 1903 yılında İstanbul’da vefat etmesinin ardından, mülk Rus temsilciliği tarafından kiralanarak kullanılmış, ancak hiçbir dönemde Rusya adına tescil edilmemişti.
“Mirasçısız öldü” kaydı, 100 yıl sonra bozuldu
O dönemki kayıtlarda “mirasçı bırakmadan öldü” şeklinde not düşülen İsveçin hakkında yapılan yeni incelemeler, bu bilginin gerçeği yansıtmadığını ortaya çıkardı.
Fransa’daki arşivlerde bulunan aile belgeleri ve soy kütüğü kayıtları, İsveçin’in torunlarının hâlâ hayatta olduğunu doğruladı.
Rusya’nın iddiası da reddedildi
Mahkeme, mülkün tarih boyunca yalnızca temsilcilik olarak tahsis edildiğini, hiçbir dönemde doğrudan Rusya Devleti’ne devredilmediğini tespit etti.
Rusya Federasyonu’nun “mülkün diplomatik mülk olduğu” yönündeki savunması da kabul görmedi.
Tarihi yalı, Boğaz’ın en değerli noktalarından biri
Yaklaşık 10 dönümlük arazide yer alan bu Boğaz yalısı, İstanbul’un en nadide taşınmazlarından biri olarak gösteriliyor.
Maddi değerinin 1,5 milyar lirayı aştığı belirtilen yalı, 19. yüzyıldan bu yana Osmanlı, Çarlık Rusyası ve Cumhuriyet arşivlerinde iz bırakmış durumda.
