Irak Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Eyüp Kerem, SuperHaber'e konuştu! “Irak'ta günümüzde 1 değil 50 Saddam var”
Irak Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Eyüp Kerem, SuperHaber Youtube kanalında Mevlüt Yüksel'in sorularını yanıtladı. 16 Ocak Türkmen katliamıyla ilgili konuşan Kerem, Türkmenlere zorluk çıkaran kürt Vali ve Türkmen Vali Yardımcısı ile ilgili görüşlerini de paylaştı. Kerem, Bafel Talabani'nin Mazlum Abdi ve İranlılarla Süleymaniye'de yaptığı görüşmeye de değindi. Baas rejiminin bitmesine rağmen bölücü terör örgütünün bölgede yaptığı katliamlarla ilgili düşüncelerini paylaştı.
Irak Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Eyüp Kerem, SuperHaber Youtube kanalında Mevlüt Yüksel'in sorularını yanıtladı. 16 Ocak Türkmen katliamıyla ilgili konuşan Kerem, Türkmenlere zorluk çıkaran kürt Vali ve Türkmen Vali Yardımcısı ile ilgili görüşlerini de paylaştı. Kerem, Bafel Talabani'nin Mazlum Abdi ve İranlılarla Süleymaniye'de yaptığı görüşmeye de değindi. Baas rejiminin bitmesine rağmen bölücü terör örgütünün bölgede yaptığı katliamlarla ilgili düşüncelerini paylaştı. İşte haberin detayları...
16 Ocak Türkmen katliamıyla ilgili neler söyleceksiniz?
16 Ocak 1980 tarihimizde kara bir leke. 45 yıl önce başta Necdet Koçak olmak üzere çok değerli dava insanlarımızı Saddam rejimi ve Baass rejimi tarafından şehit verdik. Onların anısını hala yaşatmaya devam ediyoruz. Onların izinden giden milyonlarca Türkmen bu uğurda mücadele etmeye devam ediyor.
Baas rejimi bitti ama bölücü terör örgütü hala katliamlarını sürdürüyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
Saddam döneminde 1 Saddam vardı, şimdi Irak'ta 10 Saddam var, 50 Saddam var. Ne yazık ki bu topraklarda Türkmenler huzura kavuşturulmuyor. Bugünde bölücü terör örgütünün hücre yapısından artık aktif olarak sahada bulunduğu yapıya dönüştüğünü gözlemliyoruz. Medyada Mazlum Abdi'nin Irak pasaportuna sahip olduğu ve Kerkük nüfusuna kayıtlı bir pasaportunun olduğu bilgisi var.
Neden Kerkük?
Kerkük, terör örgütü ve Irak Kürt Bölgesel yönetiminin ve beraber hareket eden gruplar tarafından seçilmiş simgesel bir yer. Kerkük'ün yer altı zenginlikleri bu grupları cezbediyor. Buna hakim olma talebi var. Sürekli bir Kerkük hayalini devam ettiriyorlar. Bu kimlik kamuoyuna ulaşınca Kerkük hükümeti tarafından 2023 yılının sonunda geri alındı. Ama bu demek değildir ki Irak'taki PKK varlığının sonu getirildi ya da bu mesele tarihe karıştı. Kerkük'te hala PKK terör faliyetlerini devam ettiriyor. Geçtiğimiz günlerde iki önemli çarşımızın yakılması planlı sitematik bir şekilde terör faaliyetlerinin yürütülmesi çok acıdır. Kırdar Çarşısı'nı yaktıklarında aynı şehirde 4 farklı yangın çıkarıyorlar ki bu yangınlara itfaiye güçleri yetişmesin. Ancak bu denli kötüye çalışan bir zihnin ürünüdür. Bu denli kaos üreten bir zihnin ürünüdür. Biz PKK/PYD'nin Kerkük'te ve Türkiye'nin hiçbir yerinde adı ne olursa olsun varlık göstermesine müsaade etmeyeceğiz. Yasal haklarımızı sonuna kadar kullanacağız.
Bir kürt Vali ve Türkmen Vali Yardımcısı Türkmenlere zorluk çıkarıyor. Bu konudaki görüşünüz ne?
Vali'nin seçiliş itibariyle kabul edilebilir bir yanının olmadığının defaatle altını çiziyorum. Bu konu hala hukuk gündeminde. Bu Vali'nin oldu bitti seçimiyle Bağdat'ta yapılan hiçbir kanun kural tanımaksızın yapılan seçimle göreve gelmesi zaten baştan başa kabul edilebilir süreç değil. KYB partisi ve taraftarları Türkiye'nin verdiği şansları defalarca elinin tersiyle itmiştir. Bununda bedelini Türkiye'nin bugünkü tutumuyla ödemektedirler.
Bafel Talabani, Mazlum Abdi ve İranlılarla Süleymaniye'de bir görüşme yaptı yani teröre destek veren bir unsur konumunda oldu. Bu da oradaki Türkmenleri rahatsız ediyor. Bu konudaki görüşünüz nedir?
Dünde aynı şeyi yapıyorlardı, bugünde aynı şeyi yapıyorlar. Türkiye'nin uzattığı eli görmezden gelip bu terör unsurlarıyla bölgede kaos yaratarak bir şeyler yapacağını ve istikrarlı bir süreç yöneteceğini zannediyorlarsa büyük bir yanılgı içindeler.
Bu topraklar Türkiye'nin doğrudan ilgilenmek zorunda olduğu topraklardır. Herşeyden önce burada bir imparatorluk bakiyesi var. İkincisi burada akrabaları ve Türkmenler ve birçok akraba topluluğu vardır. Türkiye güvenlik konusunda sınır komşusuyla ilgilenmek zorundadır. Burada Türkiye'nin terör örgütü olarak kabul ettiği gruplarla oturup pazarlık ve destek içine girdiği sürece bu grubun bu birliğin içine kim olursa olsun burada vakıf olma burada başarılı olma şansı yoktur. Bu toplantılar artarak devam edecektir. Belki batılı güçleride yanına alacaklardır. Belki zaman zaman aldılar da ama bir istikrar ve başarı sürdüremediler. Bugünkü gördüğümüz senaryoda bunun bir tezahürüdür. Artık köşeye sıkışmış pes etmek üzere olan bir PKK'dan ve PYD'den bahsediyoruz. Bu kaçışlarına çaresizce arayış içindeler, umut ışığı arayışı içindeler. Ama bu arayışları sonuçsuz kalacaktır.