Avrupa Günü’nde Türkiye-AB dayanışması vurgusu: “Gazze’deki acı da Ukrayna’daki savaş da bizim ortak sorumluluğumuz”
Avrupa Günü 2025 etkinliğinde konuşan AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Ossowski, “AB ve Türkiye yan yana duruyor” diyerek hem Gazze hem de Ukrayna krizine dikkat çekti. Mansur Yavaş ise Türkiye’nin vize sorununa ve sığınmacı yüküne vurgu yaptı: “AB avantajları olmadan bu yük sürdürülemez.”
Avrupa Birliği’nin (AB) temellerinin atıldığı tarih olan 9 Mayıs Avrupa Günü, bu yıl “Avrupa 75 Yaşında; Geleceği Birlikte Şekillendiriyoruz” temasıyla Ankara'da kutlandı. Resepsiyona, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas Hans Ossowski ev sahipliği yaptı. Etkinlikte, Avrupa kültürel mirasını dijital ortamda yaşatmayı amaçlayan Kültürel Miras Dijital Sergisi de katılımcıların ilgisine sunuldu.
Etkinliğe; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Dışişleri Bakan Yardımcısı Levent Gümrükçü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Adnan Ertem, çok sayıda büyükelçi, diplomat ve uluslararası kuruluş temsilcisi katıldı.
Ossowski: "AB ve Türkiye birlikte barışı şekillendiriyor"
Büyükelçi Thomas Hans Ossowski, yaptığı konuşmada AB-Türkiye ilişkileri, Avrupa’nın ortak mirası ve güncel küresel sorunlara dair çarpıcı mesajlar verdi. "75 yıl önce savaşın yıkımından doğan bir umutla yola çıkan Avrupa, bugün hala barış, ortaklık ve dayanışma fikrini yaşatıyor" diyen Ossowski, AB aday ülkeler arasında yer alan Türkiye’nin önemine dikkat çekti:
“Değişen ittifaklar ve artan belirsizlikler içinde, AB ve Türkiye ortaklığını seçtik. NATO müttefikiyiz. Barışı sadece izlemeyen, şekillendiren komşularız.”
Ossowski, özellikle Rusya'nın Ukrayna’ya yönelik saldırganlık savaşı ve Gazze’de yaşanan insani kriz üzerine net bir duruş sergiledi:
“Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı suç niteliğindeki saldırı sona ermeli. Gazze’deki korkunç acı bitmeli. Bu bizim ortak sorumluluğumuz.”
“AB ile ekonomik büyüme sürüyor, vize serbestisi mümkün”
Ossowski, ekonomik ilişkilerde Avrupa Birliği ve Türkiye’nin birlikte büyüdüğünü vurgulayarak; AB'nin Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı, doğrudan yabancı yatırımcısı ve finansal destek sağlayıcısı olduğunu aktardı. Ayrıca vize serbestisi sürecine de değinen Ossowski şu ifadeleri kullandı:
“Türk vatandaşları Çin’den sonra en fazla Schengen vizesi başvurusu yapan grup. Vizesiz seyahat, mutabık kalınan kriterler tamamlandığında gerçekleşebilir. Çünkü daha fazla öğrenci, araştırmacı ve iş insanını Avrupa’da görmek istiyoruz.”
Mansur Yavaş’tan vize ve sığınmacı yüküne dikkat: "Bu yük tek başına taşınamaz"
Etkinlikte söz alan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Türkiye’nin AB’ye adaylık sürecinin önemini vurguladı. Türkiye-AB ilişkileri kapsamında Avrupa'nın Türkiye’yi “kilit ortak” olarak tanımladığını hatırlatan Yavaş, sığınmacı politikası ve vize sorununa da değindi:
“Türkiye, 4 milyona yakın sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. Temel ihtiyaçlarını karşılıyor, sosyo-ekonomik destek sunuyor. Ancak AB avantajlarından faydalanmadan bu yük sürdürülebilir değil.”
Yavaş, Schengen vizesinde yaşanan sorunlara da dikkat çekerek şunları söyledi:
“Türkiye AB'nin 5. büyük ticaret ortağı. Sosyal, kültürel ve bilimsel bağlarımız güçlü. Ancak buna rağmen Türk vatandaşları vize engeliyle karşı karşıya. Bu durum ilişkilerimizin ruhuna aykırıdır.”
Ekrem İmamoğlu'na erişim engeli ve Ümit Özdağ tutukluluğu: “Yasaklar çözüm değil, hukuka aykırı”
Etkinlik sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yavaş, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun sosyal medya hesabına erişim engeli ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın tutukluluğu hakkında da konuştu. Bu durumu "hukuka aykırı" ve "siyasi baskı" olarak niteleyen Yavaş, şu ifadeleri kullandı:
“Sürekli yasaklar, ifade özgürlüğünü bastırmak anlamına gelir. Ortada mahkeme kararı yokken bir kişi suçlu ilan edilemez. Bu masumiyet karinesine aykırıdır. Ekrem Başkan’ın yargılanma isteğini TRT'den canlı yayınla iletmesi ise şeffaflığa olan inancını gösteriyor.”
Yavaş, adaletin hızlı ve adil bir şekilde gerçekleşmesi gerektiğini belirterek, Özdağ için de iddianamenin henüz hazırlanmadığını, tutukluluğun istisna olduğunu vurguladı.
AB-Türkiye ortaklığı: Geçmişten geleceğe
Avrupa Günü 2025 resepsiyonu, AB ile Türkiye'nin tarihsel ve kültürel bağlarının altını çizen bir buluşma oldu. Hem güncel krizlere dair ortak tutum hem de ekonomik, diplomatik ve insani konuların kapsamlı ele alındığı etkinlik, Avrupa’da Türkiye'nin vazgeçilmez rolünü yeniden hatırlattı.