Ankara'da nereler gezilmeli? İşte Ankara'da gezilmesi gereken yerler!
Türkiye‘nin başkenti Ankara, devlet bürokrasinin merkezi olmasından dolayı seyahat ile ilgilenen birçok kişinin zihninde net bir yere sahip değil. Ankara denildiğinde bakanlıklar ve kamu kurumlarının sıralandığı ana caddeler ve gri bir görüntü akla gelse de şehre haksızlık yapıldığı kesin. Şehrin başkent olmasından kaynaklanan resmi görüntüsü yanıltıcı. Peki Ankara'da nereler gezilmeli? İşte Ankara'da gezilmesi gereken yerler!
İç Anadolu Bölgesinde, Orta Anadolu’nun kuzeybatısında yer alan Ankara’nın şehir merkezi Anadolu tarihinden esintiler taşıyan bir atmosfere sahip. Kentin çevresinde ise doğayla baş başa kalınacak onlarca farklı adres bulunuyor.
Ankara gezilecek yerler arasında Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Anıtkabir, Kızılay Meydanı, Ulucanlar Cezaevi Müzesi, Kurtuluş Savaşı Müzesi (I. TBMM Binası), Ankara Kalesi ve Augustus Tapınağı bulunuyor. Ankara’nın Gölbaşı, Beypazarı, Kızılcahamam, Nallıhan gibi ilçeleri kültür turları kapsamında her yıl binlerce ziyaretçi ağırlayan yerler.
1. ANITKABİR
Ankara demek, Anıtkabir demek aslında. Ankara’yı başkent yapan, kenti bozkır kasabasından ülke tarihini değiştiren bir merkeze dönüştüren Gazi Mustafa Kemal’in yattığı Anıtkabir, 1953’te açıldı. Atatürk’ün mozolesinin yanı sıra Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi’nin de bulunduğu yapı kente gelenlerin mutlaka ziyaret ettiği noktalardan.
2. ANKARA KALESİ
Kentin sembol yapılarından biri olan Ankara Kalesi, geçmişte şehre hayat veren Hatip ve İncesu nehirlerinin birleştiği noktaya hakim bir tepe üzerinde kurulu. Kalenin tarihi geçmişi MÖ 3. yüzyıla, Galatlara uzanıyor.
Ankara Kalesi çevresinde Selçuklu ve Osmanlı döneminden kalan çok sayıda cami ve hamam bulunuyor. Ankara’nın günümüze ulaşmayı başaran en eski camisi Alaaddin Camii, Aslanhane (Ahi Şerafeddin) ve Ahi Elvan camileri kale ziyareti sırasında görülebilecek camiler arasında.
3. PİRİNÇ HAN
Yüzlerce yıldır ayakta duran tarihi hanlar, günümüzde işlevleri değişse de Ankara’nın kent silüetinde önemli bir yere sahip. Ankara Kalesi çevresinde yer alan, 18. yüzyıl yapısı Pirinç Han, günümüzde turistik bir çarşı olarak hizmet veriyor. Kentin ilk ahşap hanı olarak bilinen Pirinç Han, Koyunpazarı’nda Pirinç Sokak’ta yer alıyor.
Antikacıların dükkanlarının bulunduğu Pirinç Han’da gramofon, pikap, bez ve keçe bebekler, geleneksel el işleri gibi ürünleri bulmak mümkün. Pirinç Han’ın yanı başındaki Ahiler Çarşısı’nda da Pirinç Han’daki gibi antika dükkanları var.
4. ATPAZARI, SAMANPAZARI VE KOYUNPAZARI
Ankara Kalesi’nin çevresinde yer alan, geçmişte Atpazarı, Koyunpazarı ve Samanpazarı isimleriyle anılan tarihi pazar yerleri günümüzde baharatçılar, hediyelik eşya satan dükkanlar ve geleneksel el işleri atölyeleri ile hareketli bir görünümde.
Atpazarı, Cumhuriyet öncesinde Ankara’nın ticari merkeziydi. Çukurhan, Pilavoğlu Hanı ve Çelgelhan gibi hanlar ticaret mallarının depolandığı ve İstanbul’a gönderildiği, tüccarların buluştuğu dükkanlardan oluşuyordu.
5. ÇENGELHAN RAHMİ M. KOÇ MÜZESİ
Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi, Ankara’nın ilk ve tek sanayi müzesi unvanına sahip. Müzede sanayi, ulaşım ve iletişim tarihine atıfta bulunan çok sayıda obje sergileniyor. Müze koleksiyonunda Mustafa Kemal Atatürk ve Ankara’nın tarihi geçmişi ile görsel bir arşiv de bulunuyor.
6. ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ
Türkiye’nin ve dünyanın en önemli arkeoloji müzeleri arasında yer alan Anadolu Medeniyetleri Müzesi, 1471’de inşa edilen Kurşunlu Han binasında bulunuyor. Anadolu’da iz bırakan farklı medeniyetlere ait eserlerin sergilendiği müze, Ulus semtinde.
Avrupa’da Yılın Müzesi ödülünü 1997’de 68 müze arasından seçilerek kazanan müzede tarih öncesi çağlardan günümüze Ankara ve Anadolu’nun farklı bölgelerinde elde edilen eserler kronolojik bir düzene göre sergileniyor.
7. KOCATEPE CAMİİ
Ankara’nın protokol camisi olarak 1987’de hizmete açılan Kocatepe Cami, adını bulunduğu semtten alıyor. 4,500 m²’lik bir alan üzerinde inşa edilen caminin alt katında konferans salonu, kütüphane, otopark ve idari birimler, üst katında ise ibadethane bulunuyor.
8. KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ
Ankara, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin sembol yapılarına ev sahipliği yapıyor. Cumhuriyet’in ilan edildiği ilk meclis binası (1920-1924), Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Ulus Meydanı’nda yer alan müzenin duvarlarında Ankara taşı (andezit) kullanılmış.
Millet Meclisi’nin yeni binasına geçmesinin ardından farklı amaçlarla kullanılan yapı, 1961’de müzeye dönüştürülmüş. Atatürk’ün doğumunun 100. yılı kutlamalarında ise Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yenilenen müze Kurtuluş Savaşı Müzesi adını alarak ziyaretçilerini ağırlamaya başlamış.
9. CUMHURİYET MÜZESİ
Ulus’ta, Kurtuluş Savaşı Müzesi’ne çok yakın bir konumda yer alan İkinci Meclis Binası, Cumhuriyet Müzesi olarak kullanılıyor. 1924-1960 yılları arasında TBMM’yi ağırlayan meclis binası, bir önceki binanın kapasitesinin yetersiz gelmesi nedeniyle 1924’te inşa edildi.
Cumhuriyeti Dönemi mimarisini yansıtan Cumhuriyet Müzesi’nin tam karşısında konumlanan, günümüzde Devlet Konukevi olarak kullanılan Ankara Palas ile Sümerbank, Türkiye İş Bankası ve Ziraat Bankası binaları da benzer dönemde inşa edilen yapılardan.
10. ETNOGRAFYA MÜZESİ
Ankara Etnografya Müzesi, Selçuklulardan günümüze Anadolu kültürünü yansıtan folklorik objeler, silahlar, ağaç işleri ve yöresel kıyafetlerin sergilendiği bir müze. Geçmişte hastane olarak kullanılan binada yer alan müze, 1984’ten bu yana ziyaretçilerini ağırlıyor.
11. ANKARA GARI
Mimar Şekip akalın tarafından 1937’de inşa edilen Ankara Garı, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli mimari yapılarından biri. Gar içerisinde Atatürk’ün yurt gezilerini yaptığı özel vagonu da sergileniyor. Gar peronlarının altından geçilerek ulaşılan TCDD Açık Hava Buharlı Lokomotif Müzesi, ülkemizde bir dönem kullanılan lokomotifleri görmek için büyüleyici bir durak.
12. ROMA HAMAMI
Ankara Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerini yansıtan tarihi bir geçmişe sahip. Ankara şehir merkezinin en hareketli bölgelerinden Ulus’ta Çankırı Caddesi’nde yer alan, Roma İmparatoru Caracalla tarafından yaptırılan Roma Hamamı 211’de inşa edilmiş.
Spor ve güreş alanı ile hamam olmak üzere iki ayrı bölümden oluşan Roma Hamamı’nın suyu 30 km uzaklıktaki Elmadağ’dan kiremit borularla getirilmiş. Hamamın çevresindeki duvar kalıntıları kentin üçüncü surları olarak nitelendiriliyor.
Roma Hamamı ile Ankara Kalesi arasında yer alan Antik Yol boyunca Roma Dönemi’nin en önemli yapılarından 3 bin seyirci kapasiteli antik tiyatro bulunuyor. Roma İmparatoru Julianus’un şehre gelişi onurlandırmak için inşa edilen Julianus Sütunu da bu güzergahta.
13. AGUSTUS TAPINAĞI
Ankara’da Roma Dönemi’nden kalan en önemli eserlerden biri olan Agustus Tapınağı, Hacı Bayram Veli’nin türbesinin bulunduğu aynı isimli caminin yanı başında. MÖ 25-20 yılları arasında inşa edilen tapınağın duvarlarındaki Latince ve Yunanca yazılarda Agustus’un yaptığı işler anlatılıyor.
14. YAHUDİ MAHALLESİ
Anafartalar Caddesi, Denizciler Caddesi ve Hacettepe’nin çevrelediği bölgede yer alan Yahudi Mahallesi, günümüzde terk edilmiş bir görüntüye sahip olsa da yılda bir kez ibadet için açılan sinagoguyla kentin hoşgörü iklimini yansıtıyor.
Yahudi Mahallesi’nin yanı başında yer alan, Ankara’da ayakta kalan tek Bizans eseri olan St. Klemens Kilisesi’nin kalıntıları, Ayasofya’nın küçük bir modeli olarak kabul ediliyor. Kilise, 4-5. yüzyıla uzanan tarihi geçmişi ile Ayasofya’dan daha eski bir yapı.
15. SELÇUKLU ESERİ AKKÖPRÜ
Ankara’da Varlık Mahallesi’nde yer alan Akköprü, 1222’de inşa edilen bir Selçuklu eseri. Çubuk Çayı üzerinde yer alan köprü, geçmişte hacdan dönenlerin karşılandığı, askere gidenlerin uğurlandığı bir yer olarak kentin belleğinde önemli bir yere sahip.
16. ATATÜRK ORMAN ÇİFTLİĞİ
Ankara’nın en büyük yeşil alanı olan Atatürk Orman Çiftliği, Cumhuriyet Dönemi eserlerinden. 1925’te kurulmaya başlanan ve Atatürk’ün Ankara’ya bağışladığı çiftlik, Ankara ile özdeşleşen yapılardan. Restoran olarak kullanılan ve Atatürk’ün Selanik’te doğduğu evin kopyası olan Gazi İstasyonu ile Anıtkabir’den sonra ilk anıt mezar olan Devlet Mezarlığı görülecekler arasında.
17. KIZILAY
Ankara’da uzun yıllar kentin kalbi olarak kabul edilen Ulus, yerini daha yakın dönemde Kızılay’a bıraktı. İşyerlerinin bulunduğu, günün her saati hareketli bir merkez olan Kızılay çevresinde Sakarya ve Yüksel caddeleri gibi sadece yaya trafiğine açık alanlar da var.
Adını geçmişte meydanda bulunan tarihi Kızılay binasından alan Kızılay’da kentin buluşma noktalarından Güven Park da yer alıyor. Ankara’nın merkezinde birçok kişinin bir yerden bir yere gitmek için aktarma merkezi olarak kullandığı meydanın adı, 2016’da 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı olarak değiştirildi.
18. ATAKULE
Ülkemizin ilk döner restoranın yer aldığı Atakule, 127 metrelik yüksekliği ile Ankara’nın en uzun yapılarından biri. Üzerinde yer alan seyir terasından Ankara’nın dört bir yanını 360 derecelik bir açıdan görme imkanı sunan Atakule’nin içerisinde bir alışveriş merkezi bulunuyor.
