Uluslararası Sıfır Atık Forumu'nda Emine Erdoğan'dan çevre manifestosu: Gazze’deki eko-kırım insanlığın ortak utancıdır

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Sıfır Atık Vakfı öncülüğünde düzenlenen Uluslararası Sıfır Atık Forumu’nda yaptığı konuşmada, çevre bilincinin insanlık için “ortak bir vicdan meselesi” olduğunu vurguladı.

SIFIR ATIK, UMUT ÜRETTİĞİMİZ YENİ BİR DÖNEMİN ADI

Erdoğan, “Sıfır atık, umut ürettiğimiz, yepyeni bir dönemin adıdır. İnsanlık olarak umutsuzluğun değil, dönüşümün eşiğindeyiz” dedi.

Toplumun tüm kesimlerine çağrıda bulunan Erdoğan, çevre sorumluluğunun yalnızca hükümetlere veya çevre örgütlerine değil, bireylere de düştüğünü belirtti:

“Bizim sıfır atığı mükemmel şekilde uygulayan bir azınlığa değil; küçük adımları kararlılıkla atan, organik atıklarını kompost yapan, artan yemeğini yanında götürmekten çekinmeyen, elektrikli cihazını bekleme modunda bırakmayan milyonlara ihtiyacımız var.”

“TÜKETİYORUM, ÖYLEYSE VARIM” NOKTASINA SAVRULDUK

Modern dünyanın tüketim alışkanlıklarını eleştiren Emine Erdoğan, “İnsanlık, ‘Düşünüyorum, öyleyse varım’ anlayışından ‘Tüketiyorum, öyleyse varım’ noktasına savruldu” dedi.

Bir kot pantolonun üretimi için 3 bin 781 litre su harcandığını hatırlatan Erdoğan, “Ucuz üretim sanıldığı kadar ucuz değil. Her ürünün perde arkasında çok yüksek bir çevresel bedel var” ifadelerini kullandı.

Erdoğan ayrıca, Anadolu kültürünün doğaya saygılı bir yaşam biçimi sunduğunu hatırlatarak şu sözlerle devam etti:

“Anadolu’da ‘çöpe atmak’ kimsenin tanımadığı bir kavramdı. Kalan yemekler başka bir yemeğe dönüşür, kırılan ürünler tamir edilirdi. Eşyalar evladiyelikti, mobilyalar nesilden nesile geçerdi. Bu kültürel mirası yeniden canlandırmalıyız.”

“TÜRKİYE, ÇÖZÜMÜN PARÇASI OLMAK İÇİN ÇALIŞIYOR”

Emine Erdoğan, Türkiye’nin iklim krizindeki payının düşük olmasına rağmen “çözümün aktif bir parçası” olmak için çaba gösterdiğini söyledi:

“2017 yılında başlattığımız Sıfır Atık Hareketi, bu hedefin en net göstergesidir.
Geri kazanım oranımızı yüzde 13’ten yüzde 36’ya çıkardık. 74,5 milyon ton atığı geri kazandık, ekonomiye 256 milyar lira kazandırdık. 285 bin ton deniz çöpünü topladık.”

Erdoğan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile imzaladığı “İyi Niyet Beyanı” sayesinde sıfır atığın küresel bir harekete dönüştüğünü hatırlattı:

“BM Genel Kurulu’nda 105 ülkenin desteğiyle 30 Mart, ‘Uluslararası Sıfır Atık Günü’ ilan edildi. Artık bu hareket tüm insanlığın ortak sorumluluğudur.”

“İSRAİL, GAZZE’DE EKO-KIRIM YAPTI”

Konuşmasının en dikkat çekici bölümü, Gazze’deki çevre yıkımı hakkındaki açıklamasıydı.
Emine Erdoğan, savaşların sadece insanları değil doğayı da yok ettiğini vurguladı:

“İsrail, Gazze’de tarihin en vahşi soykırımını yaparken, bir yandan da ‘eko-kırım’ yaptı. Geri dönüştürülmesi belki bir asır sürecek 61 milyon ton enkaz kaldı.

Ağaç mahsullerinin yüzde 97’si, yıllık mahsulün yüzde 82’si, çalılık alanların yüzde 95’i yok oldu. Gazze’de yok olan çevre, tüm insanlığa aittir.”

Erdoğan, “Savaşlar durmadıkça, tabiatın yaralarını saramayız. Nesiller arası adaleti sağlayamayız” diyerek küresel barış çağrısı yaptı.

“GAZZE’NİN ÇORAKLAŞAN TOPRAKLARI BİZE DE UZANIR”

Ekosistemin bir bütün olduğunu hatırlatan Erdoğan, dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan çevre felaketinin herkesi etkilediğini söyledi:

“Gazze’nin çoraklaşan toprakları bize de uzanır. Başka bir kıtada yaşanan kuraklık, bizim soframızı da yoksullaştırır. O yüzden sıfır atık demek, küresel vicdan demektir.”

“SIFIR ATIK, KÜRESEL BİR VİCDAN HAREKETİDİR”

Forumda ayrıca Sıfır Atık Vakfı Başkanı Samed Ağırbaş, “Yusuf’un Gömleği” isimli eseri Emine Erdoğan’a hediye etti.

Emine Erdoğan, konuşmasının sonunda tüm katılımcılara seslenerek şunları söyledi:

“Gelin, iyi niyet beyanını imzalayarak küresel sıfır atık hareketinin bir parçası olun. Çünkü hayat devam eden bir hikâyedir. Bugün yazdığımız satırlarla insanlık için yeni bir sayfa açabiliriz.”