PKK geri adım attı: “Türkiye’den tüm güçlerimizi çekiyoruz”
PKK terör örgütü bugün yapılacağı duyurulan açıklamayı yayınladı. Terör örgütü yaptığı açıklamada "Türkiye’deki tüm güçlerimizi geri çekiyoruz" ifadelerini kullandı.
Terör örgütü PKK, Abdullah Öcalan’ın çağrısı ve 12. Kongre kararları doğrultusunda bugün yeni bir “tarihi adım” atacağını duyurdu. Örgütün, Türkiye sınır hattındaki tüm bölgelerden çekileceğini açıkladı.
ÖCALAN’IN ÇAĞRISIYLA YENİ DÖNEM
Silah bırakan ve kendisini fesheden terör örgütü PKK, elebaşı Abdullah Öcalan’ın çağrısı ve 12. Kongre’de alınan fesih kararı doğrultusunda bugün yeni bir “tarihi adım atacağını” açıkladı.
Örgüt, stratejik öneme sahip Gara Dağı dahil Türkiye sınır hattındaki bölgelerden tamamen çekilmeye hazırlanıyor. Kuzey Irak'ta yapılan açıklamaya göre, örgüt Türkiye'deki faaliyetlerine son verdiğini duyurdu.
PKK tarafından yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
“Ortadoğu’da yaşanan çatışma ve savaşların Türkiye’nin ve Kürtlerin geleceğini çok ciddi biçimde tehdit eder hale gelmesi üzerine; geçen yıl Cumhurbaşkanı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yle, Önder Abdullah Öcalan’ın açıklamalarıyla başlayan ve Önder Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025 tarihli ‘Barış ve Demokratik Toplum’ çağrısı ile kimlik kazanan süreç, son derece önemli ve kritik bir aşamadan geçmektedir.
Geçen 8 aylık süre içinde Kürt tarafı olarak biz, Barış ve Demokratik Toplum çağrısı temelinde tarihi öneme sahip büyük adımlar attık. Sakin ve rahat bir tartışma ortamı yaratabilmek için, çağrıdan hemen sonra 1 Mart günü ateşkes ilan ettik. Önder Abdullah Öcalan’ın uygun yöntemlerle gerçekleştirdiği yönlendirme temelinde 5-7 Mayıs tarihleri arasında PKK 12. Kongresini toplayarak PKK’nin örgütsel varlığını ve silahlı mücadele stratejisini sona erdirme kararlarını aldık ve bunların ancak Önder Abdullah Öcalan’ın doğrudan yürütmesi ile pratikleşebileceğini de bu kararlara ekledik. İki ay sonra 11 Temmuz günü ise, Önder Abdullah Öcalan’ın görüntülü çağrısı temelinde KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat yönetimindeki 30 kişilik Barış ve Demokratik Toplum Grubu, düzenlenen bir törenle silahlarını yakarak, silahlı mücadeleyi sona erdirme kararını uygulamadaki net ve kararlı tutumumuzu ortaya koydu.
Önder Abdullah Öcalan ve PKK öncülüğünde Kürt tarafının attığı bu tarihsel adımlar, Türkiye siyasi ve toplumsal ortamını derinden etkileyerek, barış ve demokratikleşme doğrultusunda yeni bir ruh ve irade ortaya çıkardı. Kürtlerin barış, demokratik ve özgürlükten yana olan bu cesur ve fedakar tutumu, Türkiye içinde ve dışında genel planda hep takdirle karşılanmıştır.
Türkiye’deki tüm güçlerimizi geri çekmeyi gerçekleştiriyoruz
Yaşanan yetersiz yaklaşımlara rağmen Önder Abdullah Öcalan ve Kürdistan Özgürlük Hareketi, Türkiye ve Kürtler üzerine gittikçe ağırlaşan tehlikeleri bertaraf edebilmek için gelecek yüzyılların özgür, demokratik ve kardeşçe yaşamının temellerini atabilmek için, Barış ve Demokratik Toplum sürecini ikinci bir aşamaya taşıyabilmek amacıyla ön açıcı yeni pratik adımlar atmaya çalışmaktadır. Bu doğrultuda, 12. Kongre Kararları temelinde planladığı Türkiye sınırları içinde çatışma riski oluşturan ve olası provokasyonlara açık olan Türkiye’deki tüm güçlerimizi Medya Savunma Alanlarına geri çekme işlemini Önder Abdullah Öcalan’ın da onayı temelinde gerçekleştirmekteyiz. Medya Savunma Alanlarına ulaşan gruplardan bir kısmı şu an burada bulunmakta ve bu açıklamaya bizzat katılmaktadır. Ayrıca sınır alanlarında da çatışma riski oluşturan olası provokasyonlara açık olan mevzilerde de benzer düzeltici tedbirler alınmaktadır.
Attığımız adımların etki düzeyini pratik gösterecektir
Kuşkusuz attığımız bu adımların etki düzeyini pratik gösterecektir. Ancak attığımız bu pratik adımlar da PKK’nin 12. Kongre Kararlarını uygulamadaki kararlılığı ve net tutumumuzu bir kez daha ortaya koymaktadır.
Hukuki ve siyasi yaklaşımlar gecikmeden gösterilmelidir. Çok açık ki biz 12. Kongre Kararlarına bağlıyız ve uygulamakta kararlıyız. Ama bunların pratikleşmesi için de yine PKK 12. Kongresinin aldığı kararlar doğrultusunda sürecin gerektirdiği hukuki ve siyasi yaklaşımlar gecikmeden gösterilmelidir. Bu çerçevede PKK’ye özgü Geçiş Hukuku esas alınmalı, demokratik siyasete katılabilmek için gerekli özgürlük ve demokratik entegrasyon yasaları gecikmeden çıkarılmalıdır.
Tüm halkımızı seferberlik düzeyinde mücadeleye çağırıyoruz
Son olarak çağrımız, başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halkımızadır. Süreç birilerinden bir şeyler bekleme değil, özgür ve demokratik yaşamı örgütlü mücadeleyle yaratma ve kazanma sürecidir. O halde kendini bu yaşamın içinde gören herkesin ‘Barış ve Demokratik Toplum Sürecinin’ başarısı için seferberlik düzeyinde mücadele etmesi gerekir.
Barış ve Demokratik Toplum Manifestosu mutlaka zafere ulaşacaktır.”
ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ ÖNCESİ ZAMANLAMA DİKKAT ÇEKTİ
PKK’nın çekilme adımı, DEM Parti İmralı heyetinden Pervin Buldan ve Mithat Sancar'ın 28 Ekim’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gerçekleştireceği görüşmeden hemen önce geldi. Bu zamanlama, sürecin siyasi ve diplomatik boyutuna ilişkin yeni değerlendirmeleri beraberinde getirdi.
PKK, SİLAHLARINI YAKARAK FESİH KARARI ALMIŞTI
Abdullah Öcalan’ın çağrısının ardından PKK, 11 Temmuz’da sembolik bir tören düzenlemiş; Bese Hozat kod adlı Hülya Oran’ın da aralarında bulunduğu bir grup örgüt mensubu, silahlarını ateşe atarak örgütün sona erdiğini ilan etmişti.
Bu gelişme, “Terörsüz Türkiye” sürecinde en somut adımlardan biri olarak değerlendirildi.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE” SÜRECİ ADIM ADIM İLERLİYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 30 Ekim’de yaptığı açıklamada Cumhur İttifakı’nın ortak siyasi vizyonla hareket ettiğini vurgulamış, “Terörsüz Türkiye” hedefine güçlü destek vermişti.
Bu açıklama, hem siyasi hem de güvenlik alanında yeni bir dönemin başlangıcı olarak yorumlanmıştı.
İMRALI GÖRÜŞMELERİ VE DEM PARTİ TRAFİĞİ
Süreç kapsamında DEM Parti heyeti, Adalet Bakanlığı’nın izniyle 28 Aralık’ta İmralı’ya giderek ilk görüşmeyi gerçekleştirdi.
Bu görüşmenin ardından heyet, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP lideri Devlet Bahçeli ile de temaslarda bulundu.
Ocak ve Şubat aylarında yapılan ikinci ve üçüncü İmralı görüşmeleri sonrası, Öcalan tarafından örgüte fesih çağrısı yapılmıştı.
31 Mart Ramazan Bayramı’nda ise siyasi partiler arasında dikkat çeken temaslar yaşandı: AK Parti 10 yıl aradan sonra, MHP ise ilk kez DEM Parti ile bayramlaştı.
BEŞTEPE’DE TARİHİ GÖRÜŞME
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Nisan’da DEM Parti milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’i Beştepe’de kabul etti.
Görüşme, sürecin dönüm noktası olarak kayıtlara geçti. Ancak sürecin önemli isimlerinden Sırrı Süreyya Önder, 3 Mayıs’ta geçirdiği kalp rahatsızlığı sonucu yaşamını yitirdi.
KONGREDE SİLAH BIRAKMA KARARI
PKK, 5-7 Mayıs tarihlerinde düzenlenen kongrede örgütün silahlı faaliyetlerine son verme kararı aldı. 12 Mayıs’ta ise resmi olarak “silah bırakma ve fesih” kararını açıkladı.
Devletin ilgili kurumları, sahadaki gelişmeleri yakından izlerken sürecin kesintisiz ilerlemesi için temaslar sürdürüldü.
CUMHURBAŞKANLIĞI VE MHP TEMASLARI
DEM Parti heyeti 18 Mayıs ve 6 Temmuz’da İmralı’ya iki ziyaret daha gerçekleştirdi.
7 Temmuz’da ise Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Temmuz’da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile bir araya gelerek sürecin son durumunu değerlendirdi.
TARİHİ EŞİK AŞILDI
Yaklaşık yarım asırdır süren terör sorununun ardından, Türkiye “Terörsüz Türkiye” hedefinde tarihi bir eşiği geride bıraktı.
PKK’nın silah bırakma ve fesih kararının ardından, sürecin kalıcı barış ve toplumsal bütünleşme yönünde ilerlemesi bekleniyor.