Kurtulmuş: O masa altılı değil yedili, birinin gölgesi hepsinin üstünde!
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, altı muhalefet partisi liderinin görüşmesine ilişkin konuştu. "O altılı masa var ya, aslında altılı masa değil o, yedili masa." diyen Kurtulmuş, "Bir tanesi görünmüyor ama gölgesi hepsinin üstünde. Masanın altında, perdenin arkasında çünkü biliyorlar ki HDP'nin desteğini almadıkları takdirde asla ve asla cumhurbaşkanlığı seçimine ortak olmaları mümkün değil" ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Kilis'teki temasları kapsamında partisinin Alaeddin Yavaşça Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katıldı.
Türkiye'nin her alanda güçlü olmak zorunda bulunduğunu dile getiren Kurtulmuş, bunun inanmış bir siyasi kadroyla mücadele etmekle mümkün olduğunu söyledi.
AK Parti'nin 4 özelliğinin bulunduğunu ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Gidişatımızı bilmek bakımından, istikametimizi kaybetmemek bakımından, nereden geldiğimizi unutmamak bakımından bu 4 temel özelliğimizi asla ve asla unutmayacağız ve bunları sürekli güçlendireceğiz. AK Parti, sadece bir siyasi parti değil, bir dava hareketidir. Türkiye'nin sadece bir kesiminin, bir çevresinin değil, 84 milyon yurttaşımızın ortak sesidir, ortak partisidir. Sadece yaptıklarını anlatan değil, Türkiye'nin geleceğini kurmak için mücadele eden bir siyasi harekettir ve nihayetinde devleti, milletten aldığı yetkiyle, millet için millete hizmet ederek yürüten bir siyasi kadrodur. Bu özelliklerimizi kaybetmediğimiz sürece bu millet asla ve asla elimizi bırakmayacak, bu millet asla ve asla Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarıyla birlikte yürümekten vazgeçmeyecek."
Türkiye'nin Rusya-Ukrayna geriliminin diplomasiyle çözülmesi için üzerine düşeni yapacağını belirten Kurtulmuş, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'in de en önemli ülkelerinden olduğunu dile getirdi.
"ALTILI DEĞİL YEDİLİ MASA, BİRİNİN GÖLGESİ HEPSİNİN ÜSTÜNDE"
Kurtulmuş, altı muhalefet partisi liderinin görüşmesine değinerek, "O altılı masa var ya, aslında altılı masa değil o, yedili masa. Bir tanesi görünmüyor ama gölgesi hepsinin üstünde. Masanın altında, perdenin arkasında çünkü biliyorlar ki HDP'nin desteğini almadıkları takdirde asla ve asla cumhurbaşkanlığı seçimine ortak olmaları mümkün değil, yarışa girmeleri mümkün değil. Bunu biliyorlar. Hem küstürmeyecekler hem de kendi tabanlarını da küstürmeyecekler, zor iş." ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 28 Şubat'la ilgili açıklamalarını hatırlatan Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Çok açık bir şekilde tavsiye ediyorum. 28 Şubat'ta bir toplantı yapacaklar ya 'Helalleşeceğiz.' diyorlar ya buyurun, 28 Şubat'ta öyle bir bildiri ortaya koyun ki geçmiş dönemlerde devlet partisi zihniyetinin Türkiye'de yaptığı bütün yanlışlıklardan dolayı özür dileyin. Örneğin, 28 Şubat'ın akıl hocası olan CHP'li milletvekilleri dolayısıyla milletten özür dileyin. Bir zamanlar CHP'nin en şanlı milletvekillerinden birisiydi. İstanbul Üniversitesi'ndeki ikna odalarının kurucusu olan o hanımefendi. Yakın zamanda hala eski bir bakanları, 'Başörtülü savcı hakim olursa ben o mahkemede beklemem, orada yargılanmak istemem.' dedi. Hadi oradan, bu memleketin kadınları, kızları savcı da olacak, hakim de olacak, başı açık da olacak, başörtülü de olacak."
"CHP HİÇBİR ŞEKİLDE DEĞİŞMEZ"
Merve Kavakcı'nın başörtüsü nedeniyle TBMM'den çıkarıldığını anımsatan Kurtulmuş, sözlerini şöyle tamamladı:
"O günü hatırlarsınız, koca koca adamlar sıralara vurarak 'Dışarı dışarı' diye bağırmaya başladılar. Bir tek başörtülü milletvekilini sokmamaya çalıştılar. Dönemin Başbakanı, ayağa kalkarak, 'Şu kadına haddini bildirin.' diyerek, bu memleketin insanlarına karşı nasıl bir hınç içerisinde olduklarını ifade ettiler. Buyur Sayın Kılıçdaroğlu, bunlardan dolayı da özür dileyin. 'Yanlış yaptık, özür diliyoruz.' deyin. 'Helalleşiyoruz.' demek öyle kuru kuruya olmaz. Kilis'te konuşuyoruz, 120 bin Suriyeliyi kendi evladı gibi, kendi akrabası gibi kabul eden Kilis halkının yanında konuşuyoruz, 3-5 bin mülteciyi gördüğü zaman, Suriyeliyi ya da yabancıyı gördüğü zaman 'Suyun fiyatını 10 kat arttıracağım, nikahlarını da bilmem kaç dolara kıyacağım.' diyen CHP’li ya da Cumhuriyet Halk Fırkası zihniyetli belediye başkanınız dolayısıyla özür dileyin. Eğer 28 Şubat sürecinden özür dileyecekseniz bütün o geçmiş yanlışlardan, devlet partili zihniyetinden dolayı 'Hayatlarına da mal olsa imam hatipleri kapatacağım.' diyen o eski siyaset kafasından dolayı özür dileyin ama dileyemezler.
Dileyemedikleri gibi bu Cumhuriyet Halk Partisi hiçbir şekilde değişmez, eski tas, eski hamamdır. Türkiye'de her şeyin değiştiğini görürsünüz de bunların değiştiğini görmek çok kolay değildir."