Kandil ve DEM süreci tıkama peşinde: Duran Kalkan’dan İmralı ve YPG üzerinden “Terörsüz Türkiye” sürecine tehdit! “Apo İmralı’da rehine oldukça süreç ilerlemez”

TBMM çatısı altında kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, şehit aileleri ve gazilerden STK’lara kadar farklı kesimleri dinlerken, Kandil’den süreci baltalamaya dönük açıklamalar geldi. PKK elebaşları Mustafa Karasu ve Duran Kalkan, İmralı ve YPG üzerinden pazarlık şartları öne sürerken, Kalkan “Apo İmralı’da rehine konumunda kaldıkça komisyon bir milim ilerleyemez” ifadeleriyle süreci tıkama peşinde olduklarını itiraf etti.

Türkiye’de “Terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda Meclis’te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, şehit annelerinden Diyarbakır Annelerine, gazilerden farklı STK’lara kadar çok sayıda kesimi dinledi.

Komisyonun çalışmaları kamuoyunda olumlu karşılanırken, Kandil’den bu süreci baltalayacak açıklamalar geldi.

ÖNCE KARASU, SONRA KALKAN

PKK/KCK elebaşlarından Mustafa Karasu, komisyonun kuruluş şekline itiraz ederek “Yasayla kurulmalıydı” diyerek süreci değersizleştirmeye çalıştı.

Ardından Duran Kalkan sahneye çıktı ve açıkça pazarlık şartları öne sürdü:

“Apo İmralı’da rehine konumunda kaldıkça komisyonun bir milim ilerlediğinden söz edilemez. Sadece konuşur durur. İmralı’da rehine sistemi sürer, görüşmeler bile yapılmazsa, Meclis çalışması ne olursa olsun, hep tek yanlı işler, oradan sonuç çıkmaz.”

ŞARA PARİS’E NEDEN GİTMEDİ? TÜRKİYE’Yİ SUÇLADI

Suriye’deki gelişmelerden rahatsız olan Duran Kalkan, Türkiye’yi hedef aldı. YPG bahanesiyle süreci tıkama girişiminde bulunan Kalkan, şu sözleri sarf etti:

“Koalisyon güçleri Paris’te toplantı öngördü. Hakan Fidan gitti, bir günde reddettirdi. Herkes biliyor ki; Şara, Hakan Fidan’ın görüşleri temelinde Paris toplantısına katılmadı.”

Kalkan, Türkiye’nin politikalarını “Kürt karşıtı” diyerek hedef aldı.


YPG’Yİ BAHANE EDEREK TEHDİT SAVURDU

PKK elebaşı Kalkan, Suriye’deki YPG yapılanmasına olası müdahaleyi de tehdit unsuru yaptı.

“YPG’ye müdahale edilirse Terörsüz Türkiye süreci bozulur. Bu kadar Kürt karşıtı politika nasıl Kürt sorununu çözer? Böyle bir durum gerçekleşemez.”

DEM PARTİ'DEN DE DİKKAT ÇEKEN ÖCALAN ÇIKIŞI: SİYASET CESUR OLMALI, ÖCALAN'LA GÖRÜŞELİM

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan da bugün komisyon sürecini değerlendirerek Öcalan'la görüşülmesi gerektiğini savundu. 

İşte Doğan'ın o sözleri:

"O yüzden Sayın Öcalan'la görüşmek mi gerekiyor? Görüşelim. Sayın Öcalan'ın önerilerini mi almak gerekiyor? Alalım. Sonuçta Sayın Öcalan yaptığı çağrılarla bugüne kadar barışa dair ortaya koyduğu ısrarlı ve kararlı tutumla bu süreci ivme kazanmasını sağladı. 27 Şubat çağrısı, 9 Temmuz'daki videolu mesajı 11 Temmuz'daki sonucu ortaya çıkardı. O halde, önerilerini alalım, korkmayalım. Siyaset kurumu cesur olmalı, inisiyatif kullanmalı, ön açıcı bir şekilde adımlar atılmasını sağlayabilecek bir sorumlulukla hareket etmeli. Eğer geçmişten dersler çıkaracaksa, çıkarmamız gereken dersler önce bunlar" dedi.

ÖCALAN: KENDİ ÖZGÜRLÜĞÜMÜ SORUN OLARAK GÖRMEDİM

Abdullah Öcalan PKK'nın silah bırakması öncesi örgüte yaptığı videolu çağrıda tecridinin problem yaratmadığını belirtmişti. 

Öcalan, özgürlüğünün vazgeçilmez bir şart olarak belirmediğini dile getirerek "Biliyorsunuz ki ben hiçbir zaman kendi özgürlüğümü bireysel bir sorun olarak görmedim" ifadelerini kullanmıştı. 

Sonraki Haber