Hakan Ural, Güllü'nün ölümünü araştıran savcıyla konuştu! Kaygan zemin detayı dikkat çekti
Yalova'nın Çınarcık ilçesinde, 26 Eylül 2025 gecesi evinin 6. katındaki pencereden düşerek hayatını kaybeden ünlü şarkıcı Güllü'nün ölümüyle ilgili soruşturma devam ediyor. Soruşturma kapsamında ev içi kamera kayıtları, otopsi raporları ve tanık ifadeleri incelenirken, yeni detaylarda gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Soruşturma savcısıyla görüştüğünü söyleyen Hakan Ural önemli bir detayı açıkladı.
Yalova'nın Çınarcık ilçesinde, 26 Eylül 2025 gecesi evinin 6. katındaki pencereden düşerek hayatını kaybeden ünlü şarkıcı Güllü'nün (Gül Tut) ölümüyle ilgili soruşturma, Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde devam ediyor. Soruşturma kapsamında ev içi kamera kayıtları, otopsi raporları ve tanık ifadeleri incelenirken, yeni detaylar kamuoyuna yansımaya başladı. Olayın kaza mı yoksa başka bir neden mi olduğu yönündeki belirsizlik, uzman ekiplerin detaylı analizlerini bekliyor.
OLAY GECESİ NELER YAŞANDI?
Olay, 26 Eylül 2025 saat 01.30 sularında, Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi'ndeki apartmanın 6. katında meydana geldi. Güllü, kızı Tuğyan Ülkem Gülter ve arkadaşı Sultan Nur Ulu ile evde vakit geçirirken, Roman havası eşliğinde eğlendikleri sırada pencereden düştü. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Güllü, müdahalelere rağmen kurtarılamadı.Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan ön otopsi raporunda, yüksekten düşmeye bağlı yaralanmalar tespit edildi. Raporda darp veya cebir izine rastlanmadığı belirtildi. Kan örnekleri ve doku numuneleri, alkol veya uyuşturucu etkisi olup olmadığının belirlenmesi için Bursa Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. İncelemelerin sonuçları henüz açıklanmadı.
KIZININ İFADESİ
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan kızı Tuğyan Ülkem Gülter, olay gecesini detaylıca anlattı. İfadesinde, annesinin sıkça alkol tükettiğini ve o gün de salonda içki içtiğini belirtti. Ülkem, "Annem salondaydı, biz Sultan ile odama geçtik. Televizyonda müzik çalıyordu, annem odaya geldiğinde Roman havası oynuyorduk. Bize eşlik etti, elimi tuttu ve birlikte oynadık. Hatta sarıldık" dedi.
Ülkem, devamında şu detayları paylaştı: "Annem oynarken arkama dönük olduğum pencereye doğru geçti. Birden patırtı sesi duydum, arkamı döndüğümde annemin elbisesini gördüm. 'Anne' diye bağırarak aşağı koştum. Şok içindeydim, her şeyi net hatırlamıyorum. Annemin tuvaletten çıktığı anki 'O ne lan' ifadesini duymadık, çünkü odadaydık. O gün annem çok neşeliydi, düşman bildiği kimse yoktu."
Ayrıca, evdeki camların her zaman açık tutulduğunu ve annesinin asistanı Çiğdem ile sadece ufak bir kırgınlık yaşadığını ekledi. Ülkem, annesinin düştüğünü görmediğini, sadece elbisesini gördüğünü vurguladı.
OĞLUNUN İFADESİ
Güllü'nün oğlu Tuğberk Yağız Gülter de Yalova Adliyesi'nde ifade verdi. Olay gecesi İstanbul'da uyuduğunu belirten Yağız, ablası Tuğyan'dan gelen telefonla uyandığını söyledi. "Eve vardığımda annem hayattaydı, gözlerini açtı ama kurtarılamadı" diye konuştu.Yağız, ifadesinde annesinin kemiklerinin sızladığını ima eden spekülasyonlara tepki gösterdi. Aile avukatları, asılsız iddialara karşı suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Oğlu, olay günü evde üçüncü bir kişinin varlığına dair herhangi bir bilgi olmadığını belirtti.
Soruşturmanın dönüm noktalarından biri, evdeki yapay zeka özellikli güvenlik kamerasının görüntüleri oldu. Görüntülerin tamamı ortaya çıktı ve Bursa Bölge Kriminal Laboratuvarı'nda ses çözümlemesi yapılıyor. Kameranın hareket ve insan sesine duyarlı olduğu, televizyondan gelen müziğin bu nedenle kesintiye uğradığı belirlendi.Görüntülerde, Güllü'nün kapıdan çıktığı an net şekilde görülüyor. Polis ve savcı incelemelerinde, evin zemin döşemesinin kaygan olduğu tespit edildi. Parkelerin Arap sabunu ile silinmiş olması, ayağın kayma ihtimalini artıran bir unsur olarak değerlendiriliyor. Temizlik görevlisinin ifadesi de alındı. Yeni bir detay olarak, Güllü'nün bir hafta önce aynı yerde kayarak düştüğü ve hastanede polise "Zemin kaygan, bu yüzden düştüm" diye ifade verdiği ortaya çıktı. Bu, olayın kaza yönünü güçlendiriyor.
KOMŞU VE TANIK BEYANLARI
Çevredeki kamera kayıtları ve komşu görüşmeleri, olay günü herhangi bir olumsuzluğa işaret etmiyor. Görgü tanıklarından biri, "Güllü'nün düştüğü anı cep telefonuyla görüntüledik, kızı sinir krizi geçiriyordu" dedi. Başka bir tanık, olay sonrası çekilen videolarda Güllü'nün hareketsiz yattığını ve ambulansın gecikmediğini belirtti.Evde üçüncü kişi iddiaları araştırıldı ancak delil bulunamadı. Komşular, Güllü'nün neşeli bir gün geçirdiğini ve herhangi bir tartışma sesi duymadıklarını ifade etti.
SAVCININ İFADELERİNİ AKTARDI
Öte yandan soruşturma savcısıyla görüşen Hakan Ural, canlı yayında yeni bilgileri ilk kez aktardı.
Hakan Ural, "Savcımızdan aldığım bizzat bilgi, biz Güllü'nün kapıdan çıktığı anı görüyoruz. Savcımız, Güllü’nün kapıdan çıktığı anın kayıtlarda net şekilde görüldüğünü söyledi. Hem polis hem savcı inceleme yaptı, olay yerinden örnekler alınıp kimyasal analize gönderildi. Hem polis arkadaşlar hem savcı kayıyor. Savcı hanım söyledi bana. Polisler de kaydı oraya yolladığımız savcı arkadaş da kaydı. Savcı hanım, evlatlarının anlattıklarıyla birebir örtüştüğünü, şu an için kazaya kurban gitmiş gibi göründüğünü ifade etti" dedi.
SORUŞTURMA CİNAYET BÜRO TARAFINDAN YÜRÜTÜLÜYOR
Soruşturma, şüpheli unsurlar nedeniyle cinayet masasına devredildi. Uzmanlar, 7 maddelik bir listeye göre inceleme yapıyor: Kamera ses çözümlemesi, otopsi detay raporu, zemin kayganlığı testi, tanık tutarlılıkları, üçüncü kişi iddiaları, önceki düşme olayı ve tıbbi kayıtlar.Aile avukatları Rahmi Çelik, Mert Erdoğan, Muharrem Çetin ve Hakan Sezer, "Tüm ihtimaller değerlendiriliyor, spekülasyonlara son verilsin" çağrısı yaptı. Adli Tıp ve kriminal raporların tamamlanmasıyla dosyanın seyri netleşecek.Güllü'nün ölümü, ailesini ve sanat camiasını yasa boğdu. Cenazesi 28 Eylül'de İstanbul Tuzla'da toprağa verildi. Soruşturma sonuçlandığında yeni detaylar paylaşılacak.